Cocukların yaklaşık % 10’unda horlama; % 2’sinde ise uyku apnesi gorulur. Burun tıkanıklığı sonucu horlama gelişir. Ağızdan nefes almaya calışan cocukta ust solunum yollarında titreşim sonucu horlama duyulur.
Solunum yolu zaman zaman kendi uzerine kapanarak nefes almayı durdurur. Cocuk uykusunda huzursuz olur, horlar, zaman zaman nefesi durur. Yirmi saniyeden başlayıp 40-60 saniyeye uzayabilen bu nefes almama sureclerinin ardından vucut oksijensiz kalır. Beyne giden sinyalle hafif uyanıklık durumu oluşur ve cocuk derin bir nefes alır. Bu dongu gece boyunca tekrarlanır.
Geniz etinin buyumesi ve burnun tıkanması gece uykuda solunumu daha da zorlaştırır. Cunki burun tıkalı, damak kasları da uykuda tamamen gevşediğinden hava yolu tumuyle tıkanmıştır. Ağızdan başka solunum yapacak yer kalmaz. Bu nedenle solunum merkezi vucudu ağızdan solunum yapmaya zorlar. Bunu yapabilmek icin solunum kasları daha da cok calışır. Bunun sonucunda ağızdan solunum zorla da olsa sağlanır ama bu gurultulu olur. Bu nedenle geniz eti buyukluğu olan cocuklar horlar ve ağızları acık uyumak zorunda kalırlar.
Geniz eti buyukluğu eğer belli bir ust sınırı daha da aşmışsa bu cocukların ağızdan solunumları da bir sure sonra imkansız hale gelir. Cunki aşırı kas aktivitesi icin gerekli uyanıklık hali de yetersiz hale gelir. Bu da solunum durması sonucu geniz eti buyukluğu olan cocuklardaki en tehlikeli durum olan “uykuda solunum durmaları = Uyku apnesi” gelişmesidir ve hayatı tehdit edici bir tablodur.