Civi topuktan apartman topuğa, kayık burundan kut burunlulara kadar modası gectiği icin vestiyer bekleyen ayakkabılar, “Ayakkabı Kuaforu” ya da “Lostra” (ayakkabı boyanan yer) diye adlandırılan salonlarda modaya uygun hale getiriliyor.

Sahiplerinin, astronomik rakamlarla satın aldıkları, bu yuzden modası gecmesine rağmen atmaya kıyamadıkları ayakkabıların ya burnu kesilip yuvarlanıyor, ya da civi topukları kalınlaştırılıyor. İsteyen muşterilere dolgu topuk ve platform da yapılabiliyor.

Adana’nın en işlek ve elit caddelerinden birinde “Lostra” adı altında hizmet veren iki katlı bina neredeyse ayakkabı mezarlığını andırıyor. “Apartman topuk” diye tabir edilen ayakkabılardan “civi topuk” ve “kut burun”lulara kadar yuzlerce ayakkabı modaya uygun hale getirilmeyi bekliyor.

Salon işletmecisi Halil Goydeniz, eskiden koşkerlerin yaptığı işe benzer bir mesleklerinin olduğunu ancak, onlar gibi ayakkabıya boya ve bakım yapmakla kalmayıp neredeyse yeniden urettiklerini soyledi.

Baba mesleğini cocukluktan beri yaptığını anlatan Halil Goydeniz, ”Eskiden bir ayakkabı alınır, yıllarca koşkere tamir ettirilerek giyilirdi. Koşkerlerin en iyi muşterileri yoksul kesimdi, şimdi tam tersi olmaya başladı” dedi.

Yoksulundan sosyetesine kadar her kesimden muşterilerinin olduğunu belirten Halil Goydeniz, “Hatta, oranlama yaparsak gelir seviyesi yuksek kesim muşterilerimiz arasında ilk sırayı alıyor. Cunku, onlar ucuz ayakkabı giymiyor. Bugun hakiki deri bir ayakkabının fiyatı 350-400 TL’den başlıyor. Bu ayakkabı cizme ya da bot ise fiyat katlanıyor. Bu ayakkabıların fiyatları binlerle ifade ediliyor. Bu durumda o ayakkabının modası gecince hic kimse atmaya kıyamıyor, vestiyerleri bekliyor. İşte bu durumda biz devreye giriyoruz” dedi.

Son yıllardaki muşteri yoğunluğunu hicbir donemde yaşamadığı arttığını anlatan Halil Goydeniz, şoyle devam etti: “Bunun nedeni gelir seviyesindeki artış. İnsanlar, gelir seviyesi yukseldikce hem daha fazla sayıda ve kaliteli ayakkabı giyiyor, hem de modayı daha yakından takip ediyor. Ayrıca ozellikle ayakkabıda moda cok sık değişiyor. Bir yıl sivri burun modaysa, ertesi yıl burunlar yuvarlanıyor. Bu da herkesin butcesine kulfet getiriyor. İnsanlar oyle bir an geliyor ki bir zamanlar seve seve aldıkları ayakkabının modası gecince ’ben bunu nasıl giymişim’ diyebiliyor. Biz modelleri yadırganan bu ayakkabıları muşterilerin istediği modele donuşturuyoruz.”

Muşterilerinin arasında elinde eski moda ayakkabı kalan mağaza sahiplerinin de bulunduğunu anlatan Halil Goydeniz, “Yurt dışından bile modası gecmiş ayakkabılar bize geliyor. En fazla İspanya’dan apartman topuk ayakkabılar geliyor. Bunları modaya uygun hale getirip tekrar gonderirken ulkemize doviz girdisi de sağlıyoruz” dedi.

Halil Goydeniz, bu işi yapan cok az sayıda sanatkar bulunduğunu, modası gecmiş bir ayakkabıyı, modaya uygun hale getirmenin yeni ayakkabı uretmekten daha zor olduğunu belirterek, yetiştirecek cırak bulmakta gucluk cektiklerini kaydetti.

Lostra salonunda, modası gecmiş ayakkabılar 10 TL’den başlayan ve en fazla 50 TL olan fiyatlarla modaya uygun hali getiriliyor.​