TELKİN VE KONSANTRASYON - Cavit UTKU
Dikkat edecek olursak; gunluk yaşamımız icinde, bilerek ya da farkın*da olmadan cevremize telkin yapmak*ta ya da telkin almaktayız. Yaşamın her kesitinde, eğer bilirsek, bu gucu kullanmanın yolu vardır.
Telkin bir kehanet değildir. Bu*nun ilmi ve tıbbi bir sozcuk olarak ka*bulu ilk kez Dr.J .Breid tarafından ol*muştur. Breid, bu ozelliği; sinir siste*minin gorevleri icinde kabul etmiş ve bunu, beşer zihninin bir yeteneği ola*rak değerlendirmiştir.
TELKİN VE İMAJİNASYON
Bu kadar bilgiden sonra bireylerin, telkin ve imajinasyon yoluyla, bedenleri uzerinde egemenlik kurabi*lecekleri, hatta kokeni psikolojik ba*zı rahatsızlıkların iyileşmesine yararlı olabileceklerini duşunebiliriz.
Konsantrasyon, nefes tekniği*nin yanısıra, telkin ve imajinasyona (zihinde canlandırmaya) dayanmakta*dır. Derin gevşeme, kuşkusuz bir cır*pıda oğrenip uygulanacak bir calışma değildir. Bir calıştırıcının yardımıyla bedenimizdeki tum kasların, isteğe bağlı olarak gevşetilmesi, bilincaltı ile olan bağlantımızı sağlayan bir arac*tır.
Bu bağlantı kurulmadan, ima*jinasyonlar ve yapıcı telkinler etkisiz kalır. Ruhsal yapımızın yeteneklerin*den biri olan imajinasyon sayesinde başarımız oranında, olaylara ve bede*nimize etkili olabiliriz. Bir başka deyiş*le beden sınırlarını aşan bir etkinliği belirterek, imajinasyonun bir şeyin ruhta goruntulenmesi (şekillendirilmesi, resimlendirilmesi) olduğunu soyleyebiliriz. Bu, tasarımdan farklı olup; ruhsal gucun, etkinin, maddeyi bicimlendirmesidir.
Zihinde canlandırılan bir şey, fizik planda gozukmeden once, esiri (evrensel) planda oluşur. Bunu, bir şeyin once enerji olarak oluşturulması gerektiği şeklinde ele alabiliriz. O halde, şoyle bir sıralama yapmak yerinde olacaktır:
İstek, İrade, İmajinasyon
Once istek gelir, istek onemli*dir ve istek iradeye bağlıdır. İmajinasyonda irade ile başlar, irade ile son bulur. Biz bu iradeyi belirgin olarak goster*mesek bile, gercekte vardır.
Telkin olaylarının en onemli nedeni, imajinasyonun psişik yapımıza olan guclu etkisidir. Bir isteğin yerine gelebilmesi icin, o konunun zihinde iyice canlandırılması. elle tutulur du*ruma gelmesi gerekir. Kişide imajinas*yon yeteneği arttıkca, telkin alma yete*neği de gelişir ve bu şekilde duşunce*lerini uygulama olanağı doğar. İrade ve imajinasyonlarıyla olgunlaşmış bir birey; kendine sahip, sağlığını, hu*zurunu ve mutluluğunu duzenleyen bireydir.
TELKİN VE BİLİNCALTI
Telkin; zihne, bilincaltına bir fikri yerleştirmek demektir. Bilincaltı*mız tıpkı bir cocuk gibidir. Onu iyi eğitmek gerekir. Siz onu neye ikna ederseniz, once onu yapar. Bilincaltı*nızı terbiye ediniz.
Telkin edilen şey, sozcuk cok onemlidir, bir su damlasına benzer. Bilincaltımızın yuzeyini kaplayacak şekilde, ona daha bir cok damlalar ka*tınız. Orneğin, "konsantrasyon fikrini duşunduğum zaman; bedenime hemen bir gevşeme gelecek, hemen derin gev*şeme durumuna gireceğim." diyebilirsiniz.
Şimdi biraz dikkatimizi yoğun*laştırarak, bu kısmı iyice kavramaya calışalım. Kendi kendine telkin, caba harcamadan yapılmalıdır. Telkin for*mulleri bir plak gibi tekrar edilmelidir. Tekrar sırasında hic bir caba gosteril*mez, sadece makine gibi tekrar edilir.
Şu onemli ozelliği de belirtmek*te yarar goruyoruz: Telkinde irade gos*terilmez. Cunku irade, bilince ozgu zihinsel bir etkinliktir. Oysa telkin, bilincaltına ait bir calışmadır. Telkin ancak bilincaltı aracılığıyla gercek*leşir. Telkinde, daha once sozunu ettiğimiz gibi, imajinasyonu da kullanmak, o is*teğin gercekleşmesini sağlar.
KONSANTRASYONUN ONEMİ VE İRADE
Konsantrasyon, zihnin bir nok*taya yoğunlaşmasıdır. Bu merkeze bağlanmasını gerektirir. Zihin kon*santre olmuştur, cunku irade bir iste*ğe yoğunlaştırılmıştır. "İnsanı insan yapan kararlarıdır." derken; Ike Marvel iradenin onemini belirtmiştir.
Bizler kendi gucunun farkında olmayan varlıklarız. Bireyi dev yapan, yucelten iradedir. Dikkat ise, iradenin dışa vuran kanıtı... Bir fikrin uzerinde dikkatimizi yoğunlaştırdığımızda, onu sanki besleyerek, gucunun ne kadar buyuduğunu goruruz.
Dikkat, zihnin etkin bir şekil*de, o anda kendini sunan şeye yonel*mesidir. Duşunceler dikkat edilen şeye doğru uzar. Bu nedenle, iyi eğitilmiş bir irade, dikkati en onemsiz şey uze*rinde bile toplayabilir. İrade ve dikkat:
"Raja Yoga" biliminin temelinde yatan bir sırdır. Yogi' ler zihinlerini buyuk bir gucle yonetebilirler. Bir buyutecten ge*cerek tek noktaya toplanan guneş ışınlarının kumaşı tutuşturması gibi, zihinlerini olağanustu bir keskinlikle, en kucuk şeyler uzerine bile yoğunlaş*tırabilirler.
ARZU EDİLMEYEN FİKİRLER
Konsantre olurken arzu edilmeyen ba*zı fikirlerin de hucumuna uğrarız. Can sıkıntısı, gelecek endişesi, tamamlan*ması gereken bir odev; bunların tumu bireyin zihnine uşuşur, icini (bedensel benini) sarar. Bunlar sonsuz bir duşunce gecidi gibidir. Bu durumda zihni tek bir nok*taya toplamak olası değildir. O halde ne yapabiliriz? Daha once de soz etti*ğimiz gibi; insanın, imajine etmek gibi guclu bir melekesi vardır. Bilincaltı*mıza gercek bir gorunum vererek imaj*lar oluşturup, bunları zihnimizde can*landırmak yeteneğine sahip olduğu*muzu kendi kendimize kanıt1ayabili*riz. Evinizde kucuk bir eşya, orneğin bir kolonya şişesi secerek beş dakika kadar bu eşyaya bakın ve daha sonra gozlerinizi kapayarak onu zihnen gor*meye calışın. Goreceksiniz ki, bilinci*niz bu eşyanın resmini yapacaktır. Olağandır ki, başlangıcta tum ay*rıntıları zihninizde canlandıramaya*caksınız. Fakat biraz calışma bu başarıyı sağlamaya yetecektir.
Yogiler, "Yaşamda başarı, kon*santrasyona bağlıdır." diyorlar. En iyi konsantrasyon yontemi, dinginlik du*rumu ve gevşemedir. Cunku bu du*rum, beyne kolay ve etkili bir tarzda duşunme kudreti verir. Bu konu ile il*gilenmeyen kişilerin de, duşunmek ya da bir organizasyon yapmak icin, otu*rup başlarını ellerinin arasına aldıkla*rını, gozlerini kapayarak bedenlerini serbest bıraktıklarını, beyne tam bir serbest calışma olanağı verdiklerini bi*lirsiniz. Biz de amacımız doğrultusun*da bu olanağı değerlendireceğiz.
Size bu bilgileri mucizeler ya*ratın diye vermiyoruz. Bunda amac; daha once de belirttiğimiz gibi, zihni*mize uşuşen gereksiz fikirlerden arı*narak tek noktaya konsantre olmaktır. Bilim adamlarının super bellek dedik*leri yerde derin gevşeme durumunda bilgileri yukleyip alabilmek icin, bu alıştırmalar cok yararlı olacaktır.
ANIMSAMA SANATI
Anımsama, konuya verilen onemden kaynaklanır. Bizi bir sure ge*cici olarak ilgilendiren konu ya da olaylar, bilincimize kaydolup, belleği*mizde gerekli yere girmezlerse, bir sure sonra unutulurlar. Orneğin, hoş zaman gecirmek icin gazetedeki komik karikaturlerden birine bakabilir ya da bir fıkra okuyabiliriz, fakat bu gecici il*giyi gercekleştirmeye kalkmayız. Bun*lar kayda gecmeyecektir. Bu fotoğraf ve yazı o an icin dikkatimizi cekmiştir, fakat bizim icin hic bir onemi yoktur. İlgimiz sadece yuzeysel ve bir anlıktır. Eğer bize yararlı olacak ve onem verdi*ğimiz bir şeyse, ona daha geniş bir gercekleşme olanağı tanınz.
DUŞUNMEYİ BİLMEK
Duşunce bir enerjidir, beyni*mizin ozel bir titreşim hareketidir. Eğer guclu bir şekilde yinelenir, belli bir amaca yonlendirilirse ve ozellikle bellekte bir plan yapılmışsa, bu isteğin gelecekte gercekleşmemesi icin bir neden yoktur. En azından koşullara uy*gunluğu bakımından oluşması doğal*dır.
Bir şeyi hatırda tutmak ya da bir konuyu anımsamak icin bey*nin başka duşuncelerden arınması gerekir. Zihin aynı anda iki şeyin birden bilincinde olamaz. Biz, unutmamak icin karmaşık bir yontem uygularız. Orneğin, kendimizi zorlayarak anımsamaya caba gosteririz. Fakat bunların tumu, belleğimizi harekete geciren ya*salara aykırıdır. Aşağıdaki bolumu dikkatli okuyarak yorumlamanızı isti*yoruz:
Bellek zihnin kitaplığıdır. Belleğimiz buyuk bir bilgi deposudur. Oraya gi*ren olaylar, otomatik olarak sınıflan*dırılırlar. Bunları anımsamak icin konsantrasyon gereklidir. Buraya ka*dar acıklamaya calıştıklarımızın ozu; yine derin gevşemeye dayanıyor. An*cak, zorlamadan yapacağımız bir gev*şeme ile tam konsantrasyona ulaşabi*liriz. Gevşemede zihinsel caba cok az olmalıdır.
Ornek verelim: Psikoloiik veya benzeri deneylerde suje, tek noktaya konsant*re olabilmek icin sanki buyuk bir su akışını dar bir yatağa sokmaya zorla*mışcasına zihinsel aktivitesini inatla uyarmaya kalkışır. Bu inatcı uyarma, aksine, gevşemeye engel olur. Kon*santrasyon, aktif olmaktan cok pasif bir cabaya dayanmalıdır. Konsantras*yon tum zihinsel aksiyonların gevşek hale gelmesi, gevşek halde olmasını gerektirir. Bu halde bulunan bir kim*se, cevresiyle ilgili objektif bilincini kullanamaz.
Yaşamın tum zorlukları icinde yoğrulan beynimiz, ancak belirli bir alan uzerine kendini yoğunlaştırabilir. Enerjimizi dar bir alana yayarsak, yapacağımız etki ve aksiyon, o derece derin ve etkili olur.
Bu, dikkat alanının daralması gibidir. Zihin kudretinin aynı noktaya cevril*mesi, tek bir konu uzerinde yoğunlaş*maktır. Konsantrasyon, dağılmış guc*leri toplayarak, karşımıza cıkan engel*leri aşmak icin, zeka ve iradeye baş*vurmaktır. Duşuncesini, varmak iste*diği amaca doğru yonlendiren kişi, kudret ve etki araclarını arttırmış olur.
Zihin tek bir amac uzerinde durdurulmak isteğiyle, dışarıdan ge*len başka saptırıcı izlenimleri iterek, yalnız duyulması gerekeni aldığı za*man, oğrenci başka koşullarda elde edi*lemeyecek bir bilginin sahibi olur.
Konsantrasyon; zorlanmadan, pasif bir caba gerektirirse de, pasif bir durum değildir. Yaygın, derin ve icsel bir etkinliktir. Zihni kalıcı bir dikkat halinde tutmaktır. Bu durumda zihin tam bir sessizlik icerisinde pasifleş*miştir. Ancak unutmayalım ki, bu ye*teneği kazanmak, sabır ve caba ister.
GEVŞEME UYGULAMASIYLA İLGİLİ ONERİLER
Sizi sıkan her şeyi ustunuzden cıkararak gevşeyin. Gozluk, kemer, ayakkabı, hanımlarda fermuar, korse, sutyen, vb. gibi. Uzerinizde olabildiğince bol ve hafif giysiler bulun*durun. Cok sıkı yakalardan, solunu*mu gucleştiren her turlu giysilerden kacınınız. Bu calışmalarda eşofman giyilmesi en uygun olanıdır. Yavaş ve derin nefes alıp, verin (daha once 6. sayımızda gorduğunuz nefes tekniğini uygulayarak) Kollar vucuda paralel acılmış ve gev*şek durumda olsun. Kendinizi ılık bir kuvet icinde ya da yeşil bir cayır uze*rinde yatar durumda duşunun. Size hangisi uygunsa onu secin ve "hic" sozcuğunu duşunun. Onunuzde mas*mavi bir deniz, uzerinde parlak mavi bir gokyuzu. Yalnızsınız... Ilık bir ruzgar esmekte ve sizi sanki okşamak*ta... Guneş ışınlarını hissediyor ve o sıcaklıkta rahatlıyorsunuz... İşinizi, gunluk sıkıntılarınızı geride bıraktı*nız... Şu anda sizi hic bir şey ilgilendir*miyor, huzurlu bir şekilde gevşiyorsu*nuz... Yavaş ve derin nefes almayı surdurerek, esneyin ve kendinizi salı*verin... Nasıl nefes aldığınızı icinizden hissediyorsunuz... İcsel rahatlık duru*muna ulaşıyorsunuz.
Gevşeme hali; zihnin bir noktaya yo*ğunlaşmasıdır. Guclu bir arzu (derin bir istek), inanc ve guvenerek bekleme (başara*cağına inanma ve sabır), irade gucu (tam bir kararlılık)...Bedeninizin icinde yaşadığınızı, bir evi kullandığınız gibi, kendi gelişim ve ra*hatınız icin onu kullandığınızı anlayı*nız. Daha sonraları, bedeninizi tama*men unutacaksınız.
Butun gerginlik duygularından sıyrıl*dığınız zaman, kafanızdan başlamak uzere, baş adalelerinden, ağızdan, bo*yundan, omuzlardan itibaren aşağıya inerek, sağdan sola gecmek suretiyle, ayak parmaklarına kadar, ağır ağır be*deninizi zihinsel bir denetimden geci*rin. Adalelerinizin gevşemesi icin emirler verin. Gevşeme tam olmaz*sa, calışmayı endişelenmeden sabırla surdurun. Kaslarınızı yumuşatın. Tekrar sertleşen, gerilen olursa, bu sizi uzme*sin. Tekrar bedeninizi dolaşmayı surdurun. Uyku olmayan, uyku ile uyanıklık arası, alışılmamış bir gev*şeklik ve rehavet (tatlı bir gevşeme) durumuna girdiğiniz zaman, başarmış oldunuz demektir. Bedeninizde yaptı*ğınız bu gezide yolları tam oğrendi*ğiniz zaman, her şey kendiliğinden oluşacaktır.
GERİLİMSİZ OĞRENMEK
Gerilimsiz oğrenmenin başlıca yolu, gevşemeyi oğrenmektir. Sıkıntı duyguları kaslardaki gerilimlerden kaynaklandığı icin, kaslarımızı ku*rallı olarak serbest bıraktığımız sure*ce, zihinsel bir dinlenme elde edebili*riz. Cunku kasların gevşetilmesi, sinir*sel bir gevşemeyi sağlar.
Ozetle gerilim; psikolojik olay*lardan dolayı vardır. Kas gucuyle yapı*lan bir işten dolayı değil. Ozel bir gev*şeme tekniğiyle uygulanan bu yontem*de, araştırmalar sonucu anlaşılmıştır ki, doğuştan bazı psişik yeteneklere sahip olan oğrenciler, bu uygulamalar sırasında acığa cıkan yeteneklerini cok rahat kullanabilmektedirler.
GEVŞEMENİN BEDENE ETKİLERİ
Davranışlarda: Bu teknikte gevşeyen bir kimsenin, normalin iki katı bir ca*lışma gucu kazandığı, topluma uyum sağlamasının cok daha kolay olduğu kanıtlanmıştır.
Heyecanlarda: Gerek fiziksel, gerekse zihinsel heyecan halleri, normale do*nerek, karmaşıklıklar ortadan kalkıp, kendine guven ve rahatlık oluşmakta*dır.
Kalpte: Kalp ritmindeki duzensizlikler ortadan kalkarak, nevrozlar yok ol*maktadır.
Damar tansiyonlarında: Gevşeme, heyecan hallerine etki ettiğine gore, aşırı halde ve ani yukselen damar tan*siyonlarına da etkili olmaktadır.
Gevşeme aşağıdaki hallerde de etkili*dir:
Astım: İc daralması astımı arttırır. Gevşeme buna engelolur.
Akciğer veremi: Kurlere uyum sağ*laması ve nekahat devresinde, ciğer*lerin iyi hava almasını sağlar.
Mide, bağırsak rahatsızlıkları: Spazm, ulser, kabızlık ve ishale iyi gelir.
Cinsel bozukluklar: Heyecan fakto*runun kaybolmasıyla, sıkıntı ve başa*ramama korkusu gider.
Doğum: Doğumu kolaylaştıracak bir rahatlık durumu yaratır.
Sinirsel bozukluklar: Titremeler, ya*zı yazarken gelen kramplar, hafif ba*yılmalar, uykusuzluk ve benzeri hal*lerde yararlı olur.
SONUC
Biliyorsunuz, gunluk yaşamımızda pek cok olay yaşıyor, değişik streslere ekran oluyoruz. Cevremizde bulu*nan (beden cevresinde) "aura" diye adlandırdığımız ışın duvarına, her tur enerji (negatif, pozitif) carpmakta ve kişiyi etkilemektedir. Derin gevşe*me calışmalarıyla, o ortamdaki negatif enerjiler polarize edilmekte ve pozitif bir ortam oluşturulmaktadır.
Sonuc olarak şunu soyleyebiliriz: Gev*şeme tekniği, yaşamınızın her devre*sinde size duşunemeyeceğiniz yararlar sağlayacaktır. Bu sayede kendinizde saklı guclerin kaynağına ulaşarak on*ları kullanacaksınız.
Zaman, gunumuzde cok değerli bir enerji, bunu hepimiz biliyoruz. Unlu bilimci Einstein zamanın değerini ne guzel acıklamış: "Dunyaya yeniden gelseydim, saniyelerin nabzını tutardım. ".
Telkin Ve Konsantrasyon
Psikoloji, Ruh Sağlığı0 Mesaj
●3 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Psikoloji, Ruh Sağlığı
- Telkin Ve Konsantrasyon