Bilincaltının Gucu
--------------------------------------------------------------------------------
BİLİNCALTINI YONLENDİRMEK Cunku bakış acılarımız, dunyayı ve kendimizi değerlendirme kriterlerimiz de farklı. Başınıza gelen bir olaya uzulup hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Bunu bir deneyim olarak gorup yeni oğrenim ve farkındalıklarınıza da odaklanabilirsiniz. Secim sizin… Cok gelişmiş bir bilgisayar saniyede 100 milyonun uzerinde işlem yapabiliyor. Bu bilgisayarın 100 sene boyunca yapabileceğini bizim beynimiz 1 dakikada yapabilecek kapasiteye sahip. Peki bu muazzam gucumuzun ne kadar farkındayız? Eğer farkındaysak ne yonde kullanıyoruz? Evimize, kendimize yeni bir eşya alırken onu; kalitesi, fiatı, işlevselliği gibi belirli kriterler bakımından imtihana tabi tutuyoruz. Duygularımızın, duşuncelerimizin, davranışlarımızın kaynağı; bizi oluşturan her şeyi kontrol eden beynimiz hakkında neler biliyoruz? Zihnimizi temel olarak bilinc ve bilincaltı olarak iki kısımda inceleyebiliriz. Bilincli zihnimiz zihnimizin rasyonel duşunen kısmı.Yani farkında olduğumuz duşuncelerimiz. Siz bu yazıyı okumaya karar verdiniz. İşte bilincli zihniniz şu anda calışıyor. Biraz sonra belki karnınız acıkacak. Tarhana corbası icmeye karar vereceksiniz. Bu da bilincli zihninizin bir tercihi.. Yapılan araştırmalara gore zihnimizin bu kısmı 5 ila 9 arası veri alabiliyor. Bilincaltımızı bir depoya benzetebiliriz. Zihnimizin % 88lik bir kısmını oluşturuyor. Beş duyumuz vasıtasıyla alınan her bilgi, yani butun yaşamımız, bir kameraya cekilmiş gibi orada kayıtlı. O uyku da uyumuyor. 24 saat calışıyor. Nefes alışımızı, kalbimizin atışını, kan dolaşımımızı, sindirim sistemimizi; kısaca size ait olan her şeyi siz duşunmeden sizin icin kontrol ediyor. Bilincaltı bu kadar gucune karşın o kadar aptal ki, gercekle gercek olmayanı ayırt edemiyor. Yani kor ve sağır. Cunku ona soylediğiniz her şeyi gercek gibi algılıyor. İşte biz bunu avantaj olarak kullanabiliriz. Bilincaltımızı kullanarak hayatımızı değiştirebilir, istediğimiz her şeye kavuşabiliriz. Nereye gittiği belli olmayan bir arabanın kontrolunu elimize alabiliriz. Hadi arka koltuktan direksiyona gecelim. Arabayı istediğimiz yone doğru surelim. 90’lı yılların başında bir bilim dergisi olan Research Qarterly’de yayınlanan cok ilginc bir araştırma var. Bu araştırmada basketbol oynayan oğrenciler uc guruba ayrılıyorlar. İlk gurup basketbol topunu fileye sokabilmek icin 20 gun boyunca fiziksel antreman yapıyor. Ter dokuyor. İkinci gurup hicbir şey yapmıyor,yan gelip yatıyor. Ucuncu gurupsa 20 gun boyunca her gun zihinse antreman yapıyor. Yani zihinlerinde hayali olarak topu tutuyorlar, paslaşıyorlar, cok guzel atışlar yapıyorlar, terlediklerini hissediyorlar, inanılmaz guzellikte bir mac cıkararak seyircinin alkış seslerini duyuyorlar, mac bitiminde gelen tebrikleri kabul ediyorlar. 20 gunun sonunda her gun antreman yapan ilk gurubun performansında % 24‘luk bir artış oluyor. Yan gelip yatan ikinci gurupta, beklenilebileceği gibi, hicbir değişiklik yok. Zihinsel antreman yapan ucuncu gurubun performansında da % 23’luk bir artış oluyor. Dikkat edin! Topu ellerine bile değdirmeden hemen hemen ilk gurup kadar başarı sağlıyorlar. Yani bilincaltı beş duyunun etkili bir şekilde kullanıldığı ve canlı hayallerin kullanıldığı bir senaryonun surekli tekrarlanmasıyla, aslında henuz gercekleşmemiş şeyleri gercekmiş gibi kabul etmeye başlıyor ve beyne bu sinyali gonderiyor. Ne muthiş bir guc oyle değil mi? Maalesef korkularımız da bu yolla oluşuyor. İnsanoğlunun doğuştan sahip olduğu iki temel korku var. Duşme ve ses korkusu. Kalan butun korkularımızı surec icerisinde oğreniyoruz… Nasıl mı? Hepimizin korktuğumuz şeylerle alakalı senaryolarımız var. Bunlar olumsuz goruntuler, sesler ve hisler iceriyorlar. Duşuncelerimiz kendilerini gercekleştirme kehanetine sahiptirler… Cevremizdekilerin iyi yonlerini gorursek hep iyi insanlar, kotu yonlerini gorursek hep kotu insanlar cıkar karşımıza… Odaklandığınız şeyler yaşamınızın kalitesini belirler…
Bilincaltının Gucu
Psikoloji, Ruh Sağlığı0 Mesaj
●4 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Psikoloji, Ruh Sağlığı
- Bilincaltının Gucu