Biraz derviş ruhlu olacaksın bu hayatta.

Yaradılana yaradandan oturu sonsuz bir değer veriyorsan eğer kendine değer vermeyi hic unutmayacaksın.

İncitmemeye calışırken karşındakini, incinmemeyi de oğreneceksin.

Aldatacaklar belki seni. Hatta belki de paramparca edecekler ruhunu.

Her bir parcanın bir tarafa savrulduğunu hisseder gibi olacaksın belki ama kendini kullerinden yeniden yaratma gucunun sana doğduğun anda verilen bir hediye olduğunu da hatırlayacaksın hep.

Gorunenin altından simyanı bozacak gariplikler dahi cıksa, en derindeki mutlak gerceğe ulaşmaya calışacaksın. Gercekle yuzleşmekten asla korkmayacaksın.

Asla kaybetmeyeceksin dengeni.

Kendi merkezinde kalacaksın hep... O yıllar boyu, hayatın ve acıların imbiğinden cekerek oluşturduğun merkezinde.

Saklayacak bazıları kendini sahte guluşlerin, sahte sevgi ve dostluk sozcuklerinin ardına.

Bunun farkına vardığın an, kapanacaksın icindeki o kutsal mabede. Kutsayacaksın orada hayatı. Yeniden ve kendi kendine. Yaraların şifa bulduğu zaman, eskisinden de guclu olarak cıkacaksın meydana...

Bazıları da oyunlar kuracaklar sana.

Dervişce guleceksin oyuncuna.

Yaramaz bir cocuksa eğer o, başını okşayacak ve abartmamasını soyleyeceksin. Hayatın ve gerceğin kendisinin yeterince heyecanlı olduğunu, dozu kacmış oyunların, hayatın buyuleyici ritmini bozmaktan başka bir işe yaramadığını anlatacaksın.

Anlarsa ne ÂlÂ. Anlamazsa zaten senden değildir o.

Yok eğer kotucul bir yaratıksa oyuncu, ‘'Sonsuza kadar gule gule.'' diyeceksin ona. ‘'Gule, gule ve bir daha asla cıkma karşıma.''

Hic uzulmeyeceksin. Bir kayba uğramış gibi hissetmeyeceksin kendini.

Her yanlış insanın, her yanlış işin, her yanlış durumun hayatından en kısa zamanda cıkarak doğru olanlara yer acması icin dua edeceksin.

Biraz derviş ruhlu olacaksın bu hayatta.


sevgiyle kalına.s.