Hanımlar merhabalar,
Kendimi bildim bileli yaşadığım ruhsal problemlerim son bir yıldır uclarda seyrettiği icin yeniden psikoloğa gitmeye karar verdim ve bir klinik psikologdan randevu alıp ilk seansıma gittim.
Tahmin etmeyeceğim kadar iyi gecti seans. Genelde şunu şunu da anlatacağım diyip anlatamadan donerdim ya da seanslar sohbet havasında gecmezdi, sadece konuşan ben olurdum gelen sorulara ustunkoru cevaplar verirdim kendimi rahat hissetmediğim icin. Bu sefer oyle olmadı, dokuldukce dokuldum.
Belli başlı konular belirledik ancak konuların tek tek ustunden gecmemiz gerektiğini, anlattığım şeylerin onu bir yere goturduğunu ama bir şey soylemek icin henuz erken olduğunu soyledi.
Ama icime sinmeyen bir şeyler var...Cok ozel bir zihne sahip olduğumu, kendi kafamda oluşturduğum ve coğu insanın “normal insan” olarak nitelendireceği kalıplara hicbir zaman giremeyeceğimi, girdiğim her ortamda parlayacağımı ve beni tanımaktan cok mutlu olduğunu soyledi. Beni rahatsız eden de tam bu kısmı.
Bir yandan kendimi aşırı rahat hissettim yanında, bir yandan da niyeyse soylediklerinin bir kısmını sırf kendimi iyi hissedeyim diye oylesine soylemiş gibi geliyor. Belki de soylediklerine vereceğim tepkiyi olctu bilemiyorum. Ya da terapinin surekliliğiyle ilgili bir kaygısının olduğunu duşunuyorum. Bir şekilde emin olamadım bu sozlerindeki samimiyetten.
Aramızdaki psikolog hanımlardan ve danışanlardan fikir almak istiyorum. Sizce duşuncelerim yersiz mi? Bir iki seans daha devam edip oyle mi karar vereyim aynı psikoloğa gidip gitmemeye? Yoksa hazır kendimi yanında rahat hissettiğim birini bulmuşken devam mı edeyim?