Miyomda Tedavi Secenekleri


Miyom hastalarında tedavinin amacı, hastanın ağrı ve kanama gibi şikayetlerini azaltmak ya da ortadan kaldırmaktır. Bu nedenle, belirgin şikayetleri olmayan hastalarda herhangi bir tedavi gerekmez. Şikayeti olan hastalar icin dort tedavi seceneği vardır.


Hormon Tedavisi


Bu tedavide, hastaya GnRH agonistleri denen ve menapoz oluşturup ostrojen duzeyini duşuren ilaclar verilir. Boylece, miyomlarda kuculme ve miyomu besleyen damarlarda incelme gorulebilir, buna bağlı olarak hasta şikayetleri azalabilir. Ancak bu iyileşme kalıcı değildir. Hormon tedavisi kesilirse, miyomlar hızla buyurler ve damarları da hızla eski haline doner. Ayrıca bu ilaclar uzun sure kullanılırsa, hastada osteoporoz (kemik erimesi) ve şiddetli menapoz belirtileri gorulebilir. Bu nedenle, hormon ilacları miyomların kalıcı tedavisi icin kullanılamaz. Ancak diğer tedavi seceneklerini reddeden hastalarda kısa sureli iyileşme sağlamak ve miyomektomi amaliyatından once miyomların ameliyatta daha az kanamasını sağlamak amacıyla kullanılabilir.


Miyomektomi






Genel anestezi altında rahimdeki miyomların ameliyatla teker teker dışarı alınmasına dayanır. Bu şekilde, rahim alınmadan miyomların tedavisi sağlanabilir ve ozellikle genc kadınlarda doğurganlık potansiyeli korunabilir. Miyomektomi, genellikle karından acık cerrahi şeklinde yapılır, ancak laparoskopik ya da histeroskopik olarak da uygulanabilir. MR tetkikinde rahim icinde tek miyom saptanmışsa, miyomektomi genellikle ideal tedavi yontemidir. Ancak miyom sayısı arttıkca ameliyat gucleşir ve sonucları daha az yuz guldurucu olur.


Rahimde cok sayıda miyomu olan hastalarda, miyomektomi ameliyatı daha uzun surer, kan kaybı daha fazla olur ve ameliyattan sonra ağrı ve diğer komplikasyonlara daha fazla rastlanır. Ameliyattan sonra hastanede kalış suresi histerektomiden bile fazla olabilir. Cok sayıda miyomu olan hastalarda, ameliyatla tum miyomları temizlemek guctur, ayrıca hangi miyomun hasta şikayetlerine yol actığını saptamak da zorlaşır. Bu nedenle bu tur hastalarda, ameliyat başarıyla yapılsa bile hastaların yaklaşık %20-25 inde hasta şikayetleri tekrarlar ve ikinci bir ameliyat (genellikle histerektomi) gerekebilir.


Histerektomi






Genel anestezi altında rahimin tumu ameliyatla dışarı alınır. Hasta eğer 40 yaşın uzerindeyse, genellikle yumurtalıkların da alınması tercih edilmektedir. Genellikle, cok sayıda miyomu olan, menapoza girmiş ya da artık hicbir şekilde hamilelik istemeyen hastalarda uygulanır. Radikal bir tedavi yontemidir, rahim alındığı icin tum miyomlar tedavi edilmiş olur, ayrıca rahim ve yumurtalık kanseri riski (yumurtalıklar da alınırsa) ortadan kalkar. Yumurtalıklardan salgılanan hormonlar hastaya ameliyattan sonra ilac olarak verilir (hormon replasman tedavisi).


Histerektomi ameliyatı, gunumuzde rahim miyomları icin en cok uygulanan tedavi yontemidir. Amerika Birleşik Devletleri’nde, her yıl 650.000 histerektomi yapılmakta ve bunların yaklaşık %90 ı miyom gibi “iyi huylu” hastalıklar icin uygulanmaktadır. Ancak bu yaklaşımın doğruluğu son zamanlarda ciddi olarak sorgulanmaktadır. Yapılan bir cok calışmada, histerektomi olan hastalarda koroner kalp hastalığı, osteoporoz (kemik erimesi), demans (erken bunama) ve depresyon riski daha fazla bulunmuştur. Ayrıca histerektomi ameliyatından sonra, kabızlık, idrar tutamama, psikoseksuel sorunlar ve “şiddetli menapoz” gibi yaşam kalitesini duşuren bir dizi problem ortaya cıkabilir. Bu nedenlerden dolayı, histerektomi gunumuzde, embolizasyon ve miyomektomi gibi yontemlerle tedavi edilemeyen miyom hastalarında son care olarak duşunulmesi gereken bir yontem olarak kabul edilmektedir.


Embolizasyon




Lokal anestezi altında, kasıktan ince bir kateterle rahimi besleyen atardamarlara girilir ve bu damarları tıkayıcı tanecikler verilir. Damarları tıkanan miyomlar beslenemezler ve doku olumu sonucu gittikce kuculurler, boylece ağrı ve kanama gibi şikayetler kaybolur ya da belirgin olarak azalır. Normal rahim dokusu ise, karın bolgesindeki diğer damarlardan da beslenmeye devam ettiğinden embolizasyon işleminden etkilenmez.


Embolizasyon, rahim miyomlarının tedavisinde ozellikle 2000 li yıllarda gittikce daha sık olarak kullanılan bir yontemdir. En onemli avantajları, lokal anestezi yardımıyla bir “anjio” işlemiyle yapılması, herhangi bir ameliyat kesisi olmaması ve hastaların coğunun ertesi gun hastaneden ayrılabilmesidir. Bu yontemin histerektomiye ustunluğu, rahimin korunması, miyomektomiye ustunluğu de sadece ameliyatla alınan miyomlara değil, rahimdeki tum miyomlara etkili olmasıdır. Ancak her yontem gibi embolizasyon tedavisi de “doğru secilmiş” hastalara uygulandığı zaman başarılıdır ve bu secim girişimsel radyologlar ve kadın doğum uzmanları tarafından yapılmalıdır