Bazen zararını gorduğumuz, bazen de kısa sureli bize faydası dokunan ama hepimizin karşılaştığı bir gercek var: Yalan. Kucuğumuz buyuğumuz, yaşlımız, gencimiz hepimizi bir şekilde yalan soyluyoruz. Aslında hepimiz yalan soylememiz gerektiğini cok iyi biliyoruz. Yalanın zayıf karakterli insanların silahı olduğunun da farkındayız. Peki bunları bilen bizler neden yalan soylemeye devam ediyoruz? Soruyu daha da genişletecek olursak, neden herkes yalan soyluyor, yalan soyleme hastalığı biz de nasıl yerleşiyor? Ve daha da onemlisi cocuklarımızı yalandan nasıl uzak tutabiliriz?
İki ana nedenden dolayı yalan soyluyoruz:
a) Cezadan kac(ın)mak. Babasının dayağından korkan cocuk yalan soyler cunku doğru soylerse ceza ile karşılaşacaktır. Odevini yapmayan oğrenci yalan soyler cunku, oğretmenin kendisine duşuk not vermesini istememektedir.
b) Mukafat (odul) elde etmek. Kucuk cocuk ilgiyi uzerine cekmek icin yalan soyler, goreceği ilgi onun mukafatıdır. Tuccar kalitesiz malı kaliteli diye anlatır, alacağı ucret onun oduludur.
Cezadan kurtulmak ya da odule ulaşmak amacıyla yalan soyleyen bizler acaba yalanı nereden oğreniyoruz?
a) Ailemizden. Kucukluğumuzden beri anne babalarımız bize yalan soyluyor. “Oğlum sesiz ol sana cikolata alacağım. “ “Akşam baban gelince sana oyuncak getirecek”. Sakın demeyin, bebek ne anlar yalandan. Bilinci anlamayabilir ama bilincdışı zihni sizlerin bu yalanlarınızı otomatik olarak kaydeder. Cocuk biraz buyur ve sonra başka yalanlara şahit olur. Eve gelen telefona baba “evde yok de oğlum” der. Annesi 9 yaşındaki oğluyla minibuse biner ama uc beş kuruş kar yapabilmek icin “o henuz 5 yaşında, okula gitmiyor” diyerek yalan soyler. Evde cekiştirdiği komşusunu, mahallede gorse guleryuz gosterip over. Boyle bir ailede buyuyen cocuk yalanın gayet doğal bir şey olduğunu duşunerek kendisi de yalan soylemeye başlar.
b) Basılı ve gorsel yayınlardan. Lutfen bir gun televizyonunuzu sadece izlediğini programlardaki yalanları bulmak icin izleyin. Aşk dizilerinde, aksiyon filmlerinde, magazin programlarında, sabah programlarında, reklamlarda, haberlerde sizce ne kadar yalana rastlarsınız? Maalesef yalan soylemeyi biz daha kucukluğumuzde televizyonlardan oğreniyoruz. En masum cizgi filmlerde, romanlarda bile yalana maruz kalan bizlerin bilincaltına yalan o kadar normal bir şey olarak kazınıyor ki, sonrasında onu icimizden sokup atmak cok gucleşiyor.
c) Cevremizden. Ailemiz yalan soylemese, televizyon izlemesek de cevremizde yalan soyleyen o kadar kimse var ki. Kısacası arkadaşlarımız, komşularımız, amcalarımız, teyzelerimiz gozumuzun icine baka baka yalan soyleyebiliyorlar. Bazen şaka olsun yalan soyluyorlar ama sonucta netice değişmiyor ve biz in yalana muhatap oluyoruz.
Peki cocuklarımıza durustluğu nasıl aşılayabiliriz?
Hasta bir insana istediğiniz ilacı verin, ancak onu mikroplu ortamdan uzak tutamıyorsanız sizin ilaclarınız işe yaramayacaktır. Bu sebeple ilk yapmamız gereken cocuklarımızı yalanın bulunduğu ortamdan uzak tutmak olmalıdır. Bu ortamları ise yukarıda ozetledik.
Durust davrandığı zaman cocuklarımızı odullendirmek bu alanda atacağımız en onemli adımlardır. “Doğruyu soylediğin icin sana teşekkur ediyorum”, “Babası bugun cocuğumuz cok guzel bir davranış sergiledi ve hep doğruları soyledi.” tarzındaki cumleler cocuklarımızı ileride daha fazla durust davranmaları icin yureklendirecektir. Şu nokta cok onemlidir: Bazen cocuklarımız doğruyu soyler ama bu doğru cok acıdır. Mesela “Baba ben senin yeni aldığın saati kaybettim”, “Anne senin cok sevdiğin vazoyu kırdım”. Eğer cocuğumuz bu durust davranışı sergilediğinde anne ve baba kızar ve ozelliklede cocuklarını doverseler cocuklarını bilmeden yalana sevk etmiş olurlar. Cunku, doğruyu soyleyen cocuk bunun neticesinde cezalandırılmıştır ve bu cocuk bir dahaki sefere dayak ve fırca yememek icin yalana başvuracaktır. Bu durumda soylenmesi gereken cumle “Oğlum/kızım ilk olarak doğruyu soylemekle cok erdemli bir davranış sergiledin seni tebrik ediyorum. Sana da bu yakışırdı. Bundan sonra daha dikkatli olman gerektiğini sanırım soylememe gerek yok.” Tarzında ovguyu ve uyarıyı icinde barındıran bir cumle olmalıdır.
Yalan soylediklerini gorduğumuzde cocuklarımızı uyarmak da cok onemlidir. Yalanı hoş gorulen bir cocuk yalana tekrar başvurması icin teşvik edilmiş demektir. Bu yuzden şaka da olsa ciddi de olsa, kucuk de olsa buyuk de olsa yalan hicbir zaman hoş gorulmemelidir. Cocuklarımın yalanlarını hoş gormeyip kendimiz yalan soylemek gibi bir hataya duşmek ise yapacağımız hataların en buyuğu olacaktır.
Cocuklarımıza durustluğun onemini anlatan hikayeler, kıssalar, olaylar anlatmak bu konuda hazırlanmış cizgi filmleri izletmek de yapacağımız onemli etkinlikler arasında yer almaktadır. Direk soylenen nasihatler hepimizin bildiği gibi faydalı olmamaktadır. Bunun yerine cocuğumuza dolaylı bir şekilde durustluğu aşılayacak yontemleri kullanmak daha etkilidir.
Cocuklarımıza karakter sahibi olmanın onemli olduğu vurgulanmalıdır. Yani ‘Yalan gecici olarak bizi bir sıkıntıdan kurtarabilir ya da bize gecici kazanclar sağlayabilir ancak durust bir kişiliğe ve karaktere sahip olmak cok daha buyuk bir kazanctır. Zengin ama yalancı damgasını yemiş birisi olmak, kimsenin isteyeceği bir şey değildir. Sonunda kazananlar yine durust olanlardır’ gibi mesajlar hikayelerin ve olayların icine gomulu olarak cocuğa iletilmelidir.
Sevgi ile durustluk cocuklarımızın zihninde birbirine bağlanmalıdır. Bu iki kavram devamlı birlikte zikredilerek sevilmenin yolunun durust olmaktan gectiği vurgulanmalıdır. Yani cocuk annesinin, babasının, cevresindeki insanların, peygamberlerin, ve Allah’ın sevgisini kazanmanın durust olmaktan gectiğini oğrenmelidir.
* * *
Ozetle mukafat elde etmek ve cezadan kacınmak icin yalan soyler bizler yalanı ailemizden, cevremizdeki insanlardan ve basılı ve gorsel medyadan oğreniyoruz. Daha durust bir toplum yetiştirmek istiyorsak başta yeni gelen nesilleri yalanın kol gezdiği ortamlardan uzak tutmalı, onların durust davranışlarını pekiştirmeli, yalan sozlerinde onları uyarmalı, kıssalar ve hikayelerle onları beslemeli, kişiliğin ve karakterin her şeyden onemli olduğunu vurgulamalı ve sevgi ile durustluk arasında onların zihninde bir bağ kurmalıyız…
yalan psikolojisi
Psikoloji, Ruh Sağlığı0 Mesaj
●59 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Psikoloji, Ruh Sağlığı
- yalan psikolojisi