Merhaba hanımlar. Belki hatırlayan olur, ben birkac ay once bir konu acmıştım. Kadın-erkek ilişkileri konusunda deneyimli hanımların tavsiyelerni bekliyorum cunku habire madara olmaktan bıktım elin adamı karşısında. Kısaca hatırlatayım: ben bir proje icin gecici olarak başka bir ulkedeyim. Gecen senenin sonunda bu ulkede benim gibi yabancı olan bir Fransız erkekle tanışmış ve ondan hoşlanmıştım, ismi Paul'du. Paul de benden hoşlandığı izlenimini vermişti ve ilgiliydi bana, ama ben ondan cok hoşlandığım icin kasılmıştım ve şehir dışında minik kasabaya gitme davetine sıcak bakmamıştım, sonra Paul'un ilgisi azalmıştı ve ara ara mesajla yoklasa da girişimde bulunmamıştı. Son olarak ben bu Ekim ayı başında tum cesaretimi tolayıp kahve icmeye gidelim teklifi yapmıştım ama Paul kibar bir şekilde "ay yoğunum bu aralar, yakında goruşuruz inşallah" tarzı bir cevap vermişti ve ben cok uzulmuştum hatırlarsanız. O uzuntuyle buraya konu acmıştım siz de Paul'u boşver onune bak demiştiniz.O gunden sonra oyle yaptım ben işime gucume baktım ve Paul kafamdan tamamen cıktı. İlk anda onu sosyal medyamdan silmeyi duşunmuştum o ofkeyle onu bile yapmadım yani o derece unuttum onu.

Yaşadığım bu şehirde orta yaşlı Fransız bir hanım var, bazı konularda bana yardımcı olmuştu. Bir gun beni arayıp şirketinin yemek organizasyonuna davet etti, gelirim dedim. Cunku cok bunalmıştım ve sosyalliğe ihtiyacım vardı. Yemek gunu ben sac makyaj vs. yaptırdım şık giyindim. Akşama hazırlanırken aklıma Paul geldi, o da Fransız ya, "ya Paul de ordaysa" diye aklımdan gecti. Bir de cok onceden bu hanımla Paul'un fotosunu gormuştum sosyal medyada birbirlerini tanıyorlar. Sonra kendi kendime "yok ya ne işi var, o gecelere akar partiler, şirket yemeğine gelmez, hem belki memleketine gitmiştir zaten noel icin" diye duşunup bu duşunceyi sildim aklımdan.

Ama hanımlar aklıma gelen başıma geldi! Yemeğin olduğu salona gittim, yemek oncesi kokteyl vardı ve birileri konuşma yapıyordu ve yan tarafta Paul'un olduğunu farkettim! Eyvah eyvah dedim, sakin olmaya calıştım kokteylin olduğu salonun en ucuna gecip dikkatimi konuşmalara verdim. Beni davet eden Fransız hanım dışında kimseyi tanımıyordum o ortamda, o hanım da meşguldu konuklarla ilgileniyordu. Neyse kokteyl faslını atlattık bir şekilde. Ama esas rezillik silsilesi yeni başlıyordu neden mi? Yemeğin olacağı salona ilerledim bir panoda hangi masada kimin oturduğu yazıyordu. Yaklaşık 15 masa vardı ve bilin bakalım ne gordum, benim masamda Paul'un de ismi vardı!! O an başımdan aşağı kaynar sular dokuldu ve topuklamaya karar verdim arkama bir dondum, baktım beni davet eden Fransız hanım "angleangle, hoşgeldin seni gorduğume cok sevindim" diye bana doğru geliyor! Topuklayamadım, "ben gidiyorum" diyemedim ve caresizce yemek salonuna doğru ilerledim ama inanılmaz panik haldeydim ve gerilmiştim. Masada onunla yanyana gelmekten korkuyordum ve neyse ki onunla yanyana oturmamayı başardım ama oyle bir şekilde oturduk ki o benim karşımdaydı, masa yuvarlaktı ve yanlamasına doğru karşımdaydı yani (garip bir tarif oldu idare edin). Hatta telefonumu masanın o tarafına koymuşum unutmuşum, bir baktım Paul elinde benim telefonum "b u kimin?" diye soruyor rezalet kere rezalet! "Aaa benim o" deyip aldım telefonu. Ben berbat bir haldeydim vucudumdam ter boşalıyor kalbim carpıyordu ve Paul'le goz goze gelmemek icin azami gayret sarfettim. Neyse ki yanımda İsvecli bir hanım oturuyordu o hanıma minnettarım kendisi farkında değildir tabi Cunku yemek boyunca ona donup onunla sohbet ettim. Ben normalde konuşkan sosyal kelebek tarzı biri değilim ama oyle gergindim ki dilime vurdu, beynimdeki "kahve icme teklifini redddeden adam karşında rezil oldun" diyen sesi duymamak icin kendimi sohbete vurdum. Sağ tarafımda da Hollandalı fırlama bir abi vardı, ilerleyen dakikalarda o da sohbete katıldı. Ben gerildikce kendimi sohbete vurdum şarapları ictim ve icimden adeta dişi Cem Yılmaz cıktı şakalar komiklikler espriler kahkahalar o bicim bende. Bu arada Paul'un bana şaşkınlık ve hayranlık karışımı şekilde baktığını farkettim (hayranlık kısmı benim yorumum oalbilir tabi) ama ben ona bakmamak icin cok kastım eminim farketti. Bir ara lavaboya gittim elimi yıkarken başka biri grip kapıyı aralık bıraktı, bir baktım aralık kapıdan ve koridordaki Paul ile gozgoze geldik ve kalp krizi gecireceğim sandım lavabodan cıkışta o Ekim ayındaki rezillikten bahsedecek sandım neyse ki benle konuşmaya kalkmadı. Yemeğin olduğu kapalı alanın yan tarafında bir bahce var, bir sure sonra insanların coğu o bahceye hava almaya sigara icmeye vs. cıkmıştı Paul de o taraftaydı. Ben "bana ayrılan surenin sonuna geldik" diye duşundum, zaten konuştuğum İsvecli hanım coktan gitmişti ve Hollandalı fırlama abi de ickiyi fazla kacırmıştı ve bana yurume girişimlerinde bulunmaya başlamıştı. Taksi cağırdım ve taksiye gitmem icin o kucuk bahceden gecmem gerekiyordu, Paul bahcede biriyle konuşuyordu camdan goruyordum. Caresiz gecmek zorundaydım ve ben naptım dersiniz hanımlar? Filmlerde Şener Şen'in topuklarını vura vura koştuğu gibi koştum bahceden doğru, sanki cok acelem varmış imajı vermeye calıştım ama Paul farketti eminim ve napıyo bu salak demiştir. Gerizekalılık bende ahh keşke telefonla konuşuyor gibi yaparak koşsaydım daha iyi olacaktı aklıma gelmedi o an. Kısaca hanımlar, benim acımdan rezil bir geceydi ama "tamam rezillik oldu ama en azından şıktım guzeldim Paul beni bu şekilde gordu ve neşeliyken, sohbet ederken gordu. komedi eşittir trajedi artı zaman, şimdi utanıyorum ama ilerde guleceğim" diye duşunup kendimi teselli etmeye calıştım.

Ama hanımlar rezillik silsilesi burda bitmemişti bitmiyordu. Paul bana sosyal medyadan mesaj attı şu şekilde "angleangle selam nasılsın? gecen gece birlikte konuşmadık yazık oldu." aynen boyle yazdı ben şok oldum cunku beklemiyordum boyle bir mesaj. ne yazacağımı bilemedim gormezden gelsen bir dert cevap yazsan bir dert. Gormezden gelsen cevap vermesen "bu kız bana nasıl kapılmış" diye duşunecek, ki yemekte ona bakmamaya calıştığımı soylemiştim ve bir soz vardır bilirsiniz: "bir yere bakıyorsan orda ilgilendiğin birşey vardır. biryere hic bakmıyorsan orda kesinlikle ilgilendiğin birşey vardır." anladınız sanırım beni. zaten o gece yeterince rezil oldum cool olmak cool gorunmek istiyorum artık ama ne yazsam bilemedim.

"aaa lenslerimi takmamıştım o sen miydin tanımayadım?" (yer mi bilemedim)

"ya ben aslında sana merhaba dedim sen duymadın" (36 yaşında uyanık biri bunu da yemez ve gulunc duruma duşmek istemiyorum)

"Uzgunum erken ayrılmak zorundaydım" (bu bir nebze daha cool gorundu bana)

Hic cevap vermemek ya da

Gulumsene emojisi koymak

Tavsiyelerinizi bekliyorum hanımlar artık daha fazla rezil olmak gulunc duruma duşmek istemiyorum