Kızlar karın cevresi ve gobekte biriken yağların hayatı tehdit edici bazı problemlere yol acabileceği kesin..Gobek herkeste az cok vardır.Peki gobek ne gibi hastalıklara yol acabilir?Şimdi beraber okuyalım..


Genelde “govdesel şişmanlık” veya “elma tipi kilo alma” olarak tanımlanan bizim “gobek-gıdık kilosu” diye adlandırdığımız bu tur kilo kazanımlarının yol actığı sağlık sorunlarının en onemlisi kalp krizleri ve inmelerdir. Bunları yetişkin tipi şeker hastalığı ve hipertansiyon izler.
Bel cevresinin kalınlaşmasıyla kendini gosteren bu tur şişmanlık kozmetik bir sorun olmaktan cıkmış yaşadığımız gunlerin en onemli sağlık tehditlerinden biri haline gelmiştir.
Gobek-karın yağlarının onemini bircok kez yazdık ama konu onemli olduğu icin yazmaya ve aklınızda tutmaya devam edeceğiz. Cunku son yıllarda yaşadığımız diyabet ve hipertansiyon patlamasının kalp-damar hastalığı salgınının arkasında onemli olcude bu problem var.
ŞEKER HASTASI YAPABİLİYOR
Orta yaşlı kişilerde gorulen ve yetişkin tipi şeker hastalığı olarak bilinen sorunun kilo artışıyla ilgisi kesindir. Bu tur diyabet vakalarının neredeyse dortte birinin gereksiz yere alınan kilolarla oluştuğu ozellikle beş kilo ve uzerindeki kilo kazanımlarının Tip2 diyabeti tetiklediği bilinmektedir.
Bunun nedeni insulin-şeker ilişkisinin bozulması karın gobek ve ic organlar cevresinde ozellikle karaciğerde biriken yağların insuline cevapsızlık halini yani insulin direncini ortaya cıkarmasıdır. Eğer genetik mirasınızda diyabet varsa bu mirasa bir an once kavuşmanın en etkili yolunun gobeklenmek olduğunu soyleyebilirim.
TANSİYONU YUKSELTİYOR
Karın gobek kalca kilolarının kalp-damar hastalığı ve felc riskini artırdığı da kesindir. Bu artışta insulin direnci kadar kan-yağ dengesinin bozulmasının ve muhtemelen kilo artışına bağlı hipertansiyonun da katkısı vardır. Oyle gorunuyor ki vucut ağırlığının yuzde 20’sini gecen artışlar koroner kalp hastalığı riskini de aynı oranda yukseltiyor.
Kilonuz arttıkca kan basıncınızın da yukseleceğini aklınızdan cıkarmayın. Kilo artışı gobek-karın bolgesindeyse bu tehlikenin kacınılmaz olduğunu unutmayın. Fazla kilo vucudun kan basıncını ayarlayan sistemlerini calışamaz hale getiriyor. Pek cok yolla kan basıncını yukseltiyor.
KANDA YAĞ DENGESİNİ BOZUYOR
Gobek bağlamanın iyi kolesterolu azalttığı kotu kolesterolu yukselttiği de biliniyor. Bu surec hipertansiyon diyabet ve kan şekeri yukselmesi gibi diğer risklerle birleştiğinde felc-inme riskini de tetikliyor.
Ozetle fazla kilolar herkeste eklemlere yuk bindirir safra taşı riskini yukseltir mutsuzluğa ve depresyona yol acar yorgunluk bitkinlik halsizlik yapar osteoartrozdan topuk dikenine guttan bel fıtığına pek cok romatolojik-ortopedik probleme yol acar hormonal sistemi bozar reflu hastalığını azdırır solunum sistemini zorlar varis ve benzeri problemleri selulit yakınmalarını erken yaşlara kaydırır ama ozellikle karın-gobek bolgesine yerleştiğinde yaşamı tehdit eden bu sonucları nedeniyle daha cok ciddiye alınmalıdır.
Kansızlık neden oluşur?
Kan hucrelerinin kanamalar nedeniyle kaybedilmesi ya da bu hucrelerin gelişip buyumeleri işlerini doğru durust yapabilmeleri icin lazım olan maddelerin vucutta yeteri kadar kazanılmadığı durumlarda kansızlık sorunu başlar.
Basit bir hemoroid kanamasından mide bağırsak kanamasına genc kız ve kadınlarda gereğinden uzun veya yoğun gecen periyodik kanamalardan ağrı kesicilere (mesela aspirine) bağlı mide erozyonlarına kadar bircok neden kan kaybına bağlı kansızlık yapabiliyor.
Yoğun ve uzun suren ya da cok sık tekrarlayan periyotlar nedeniyle oluşan kansızlık ozellikle doğurganlık cağındaki genc kız ve kadınlarda sık gorulen bir durum. Ayrıca demir eksikliği de onemli bir kansızlık nedeni.
Demir noksanlığı da ozellikle kadınlarda kanamalara ve sık doğumlara bağlı kansızlıkların onde gelen nedeni. B12 ve folik asit gibi B grubu vitaminler de kansızlığa yol acabiliyor.
B12 vitaminine bağlı kansızlık sık diyet yapanlarda vejetaryenlerde et yemeyi ihmal edenlerde ve bağırsaklarda B12 emiliminin bozulduğu yaşlı insanlarda sık goruluyor.
Folik asit eksikliğine bağlı kansızlık daha seyrek gorulen bir durum. Ayrıca genetik kokenli kansızlıkların olduğu da akılda tutulmalıdır.
Sezaryen gerekceleri nelerdir?
Doğum yapan kadınların dortte birine yakını bazı gerekcelerle sezaryene gitmek zorunda kalabilir. Normal şartlarda yuzde 15-20 civarı bir sezaryen oranı kabul edilebilir olarak gorulmektedir. Ultrason ve fetal monitor gibi erken teşhis yontemleri ve bunların kullanımının yaygınlaşması ise sezaryen oranlarını etkileyebilir niteliktedir. Doktorun sezaryen onerebileceği durumlar şunlardır:
Onceden sezaryen gecirilmişse veya rahimle ilgili bir operasyon yapılmışsa
Bebek cok iri ise
Bebek makat veya ayak ile geliyorsa
Bebek omuzuyla geliyorsa (yan duruş)
Plasenta (eş) ile ilgili problem varsa (erken ayrılması veya onde gelmesi gibi)
Kuvvetli ağrılara rağmen doğum yavaş ilerliyorsa veya ilerleme durmuşsa
Kordon sarkması varsa
HIV veya genital herpes varsa
Coğul gebelik mevcutsa (ikiz ucuz gibi)
Bebeğin kalp atımları bozulmuşsa
Şeker veya yuksek tansiyon gibi ciddi ve yoğun bakım gerektiren bir durum varsa
Bebeğin belirli bir doğumsal anormalliği varsa
Selenyum ne işe yarıyor?
Selenyumun guclu bir antioksidan olan glutatyon perokzidazın yapıtaşı olması bu doğal mineralden antioksidan olarak faydalananların sayısını artırdı. Araştırmalar ozellikle yoğun tarım yapılan topraklarda yetişen yiyeceklerin selenyumdan yoksun kaldığını ve bu nedenle yiyeceklerle kazandığımız selenyum miktarının her yıl biraz daha azaldığını gosteriyor.
Vucuda daha cok selenyum kazandırmanın en iyi yolu daha cok balık kırmızı et yumurta tavuk ve baklagil yemektir. Eğer bundan emin değilseniz zaman zaman 2-3 aylık surelerle 50-100 mikrogram gunluk dozlarda selenyum kurleri uygulayabilirsiniz.
Selenyum desteğinin tavsiye edildiği durumlardan biri de Haşimato hastalığı. Haşimato hastalarında selenyum desteği kullanmanın sorunu kontrol altına almayı kolaylaştırabileceği belirtiliyor.