Suregen bicimi, mide ya da onikiparmak ulserlerinin, demir eksikliğine bağlı kansızlığın ya da mideyle ilgili başka hastalıkların belirtisi olabilir.
Gelişmiş toplumlarda insanların %10'unda, gelişmemiş toplumlarda ise %80'inde bulunan Helicobacter pylori de insanlarda midenin ic yuzeyinde kronik inflamasyon yaratarak gastrite neden olan bir bakteridir. Helicobacter pylori bakterisi yok edilmeden tedaviden sonuc almak mumkun değildir.
Gastritin sebepleri:
1. Helicobacter pylori (HP) : Kronik gastritin en sık gorulen nedenidir. HP ağız yoluyla alınarak midede yerleşen ve burada gastrit olarak adlandırdığımız bir iltihap oluşturan, spiral şeklinde bir bakteridir. Mide mukozasını orten mukus tabakasının altında yerleşerek mide asidinden ve diğer etkenlerden korunarak yaşamını surdurur. HP hem salgıladığı toksinlerle ve hem de vucudun bakteriye karşı oluşturduğu immun yanıt (vucudun bağışıklık sisteminin bakteriye karşı oluşturduğu yanıt) sonrasında ortaya cıkan bazı maddelerle mukus tabakasını zayıflatarak mide mukozasını asit ve diğer saldırgan faktorlere duyarlı hale getirir.


Gelişmekte olan ulkelerde genellikle cocukluk cağında alındığından tedavi edilmediğinde mide mukozasında hayat boyu suren bir kronik iltihaba sebep olur.Yaşlı populasyonda daha fazla olmak uzere toplumumuzun yaklaşık %80 inin bu bakteri ile enfekte olduğu gosterilmiştir. HP enfeksiyonu ulser oluşumunda onde gelen faktorlerden biri olarak kabul edilmekle birlikte bu bakteri ile enfekte olan insanların hepsinde ulser oluşmaması ve son yıllarda giderek artan oranlarda HP negatif ulserlerin saptanması ulser oluşumunda HP yanında başka faktorlerin de etkili olduğunu duşundurmektedir.
Gunumuzde HP enfeksiyonun neden olduğu kabul edilen hastalıklar şekilde gorulmektedir. HP Dunya Sağlı Orgutunce (WHO) 1.derece kanserojen faktorler arasında kabul edilmiştir.
Bakterinin midede varlığı endoskopik biyopsi, ure-nefes testi ve kan ve dışkıda antikor ve antijen aranması gibi testlerle gosterilebilir. Midede HP varlığı saptanan hastalarda bazı ozel ilac rejimleri kullanılarak bakteri mideden temizlenir. Bu tedavinin etkinliği %80-85 civarındadır.
2. Aspirin ve antiromatizmal ilaclar : Bu tur ilaclar mide mukozasındaki koruyucu mekanizmaların zayıflamasına yol acmak suretiyle mukozanın asit ve diğer saldırgan faktorlere karşı hassasiyetini artırırak gastrit oluştururlar. Oluşan gastrit hicbir belirti vermeden sessiz gecirilebileceği gibi kronik formda ve ulser / kanama gibi komplikasyonların oluşumu ile birlikte de seyredebilir.
3. Otoimmun gastrit : Vucudun bağışıklık sistemi (immun sistem) bazı durumlarda yanlışlıkla kendi doku ve organlarına karşı aktif hale gelebilir ve bu doku ve organları hasarlayıcı maddeler ve hucreler oluşturabilir (Otoimmunite ve otoimmun hastalıklar). Hipotiroidi (Hashimato tiroiditi), Sjogren sendromu, romatoid artrit, lupus, tipI diabet bu gurup hastalıklar arasında sayılabilir. Mide mukozasındaki bazı hucreler de immun sistemin hedefleri arasında olabilir ve bu durum kronik gastrit ve mide mukozasında asit salgılayan hucrelerin kaybı ile giden bir hastalığın ortaya cıkmasına sebep olur. Bu hastalarda mide asidinin azalması yanında vucutta demir ve B12 vitamini eksikliğine bağlı kansızlık da gorulur ve bu durum otoimmun gastrit ve pernisiyoz anemi olarak adlandırılır. Bu tur midelerde yaşamın ilerleyen donemlerinde mide kanseri oluşma olasılığı normal kişilere gore artmıştır.
4. Alkol : Alkol ve diğer kimyasal maddeler mide mukozasında hasarlanma oluşturabilirler.
5. Hipertrofik gastritis : Midenin ic yuzunu kaplayan mukozal kıvrımların inflamasyon nedeniyle kabalaşması ve genişlemesi sonrasında ortaya cıkan gastrit hipertrofik gastrit olarak adlandırılır. Bu tur gastritin bir turu Menetrier hastalığı olarak bilinir. Mide mukozasından aşırı protein kaybı sonucunda kanda protein seviyesi duşer ve odem oluşur.
Gastritin Belirtileri:
Gastritin belirtileri akut veya kronik oluşuna gore değişir. Akut gastritte karnın ust kısmında ağrı, gaz, geğirme, yanma, ekşime,bulantı ve kusma gibi bulgular gorulurken kronik gastritte ağrı daha az belirgin olup yemek sonrasında şişkinlik ve dolgunluk hissi, erken doyma, bulantı hissi, geğirme, iştahsızlık ve ağızda kotu tat gibi dispeptik yakınmalar daha sık gorulur. Kronik gastritte ağrı belirginleştiğinde gastrit zemininde ulser veya başka hastalıkların gelişmiş olabileceği duşunulur. Aspirin ve antiromatizmal ilacların kullanımı sonrasında oluşan akut gastritte gizli veya aşikar kanama oluşabilir.
Gastritin Teşhisi:
Hastadan ayrıntılı bir hikaye alınması ve dikkatli bir beden muayanesi sonrasında, gastritten şuphelenildiğinde doktorunuz size şikayetlerinizi hafifletecek bir tedavi duzenleyebilir. Bununla birlikte gastritin kesin teşhisi icin endoskopi (gastroskopi) yapılarak mukozanın gorulmesi ve mutlaka patolojik inceleme icin doku orneği alınması gerekir (biyopsi). Gastrit duşunduren şikayetlerle başvuran her hastada endoskopi yapılması gerekli değildir. Ozellikle 40 yaş altındaki hastalarda, endoskopi yapılmasını gerektirecek başka bir sebep yoksa, kan veya dışkı orneği kullanılarak yapılan testlerle HP enfeksiyonun varlığı araştırılabilir.
Gastritin Komplikasyonları:
HP nin sebep olduğu kronik gastrit zemininde sık olmasada mide ve oniki parmak barsağı ulseri, lenfoma ve mide kanseri gibi ciddi koplikasyonlar gelişebilir. HP gastritinin sebep olduğu lenfoma erken donemde MALT lenfoması (MALT = Mucosa associated lenfoid tissue) olarak adlandırılır ve hastalığın erken doneminde bakterinin temizlenmesi ile tam iyileşme sağlanabilir. Aspirin ve antiromatizmal ilaclaların sebep olduğu gastrit bazen ciddi olabilen kanamarla birlikte olabilirler.
Gastritin Tedavi Yontemleri:
Gastritin tedavisi sebebe gore yapılır. Coğu zaman mide asidinin azaltılması şikayetlerin hafiflemesini sağlar. HP pozitif bulunan olgularda bakterinin temizlenmesine yonelik en az iki antibiyotik iceren 1 veya iki haftalık tedavi kurleri uygulanır. Aspirin ve antiromatizmal ilaclar kullanan hastalarda bu ilacların kesilmesi ve / veya kullanım gerekliliğinin gozden gecirilmesi uygun olur. Daha ozel gastrit tiplerinde ve komplikasyon gelişen vakalarda sebebe ve ortaya cıkan komplikasyonlara yonelik tedavi yontemleri uygulanır.