TARİHCE:
1895'te kurulan Adolf Arnold ile "Arnold, Schwinn & Company", 30'lu yıllarda yuksek kaliteli, yeni tasarımlı, "balon lastikli " ve ucuz bir bisiklet ile yeni bir devrin başlangıcını mujdeler. İşte bu bisiklet dağ bisikletinin babasıdır.
Kısaca "Clunkers" olarak da tanınan Schwinn Excelsior modeli 40'lı-50'li yılların moda bisikleti oldu. Hatta dunyada Amerikan tipi bisiklet olarak anıldı.
1974'de California'da bisiklet yarışcıları Gary Fisher ve Charles Kelly onderliğinde patikalardan aşağı cılgın hızlarla inilen "toplama" yarışları duzenlenmeye başladı. Bunlara "toplama" denmesinin nedeni, her inişten sonra dağılan bisikletleri "toplamak" gerekiyordu. 1976'da yarışlara ilgi iyice artmıştı. Ulkenin her yerinden gelen bisikletciler muthiş suratlerle 3 milde 500 m. irtifa kaydederek yarışıyorlardı.
1977'de Charles Kelly, kadro ustası arkadaşı Joe Breeze'den ozel bir kadro yapmasını istedi. Joe ayrıca bisiklete sağlam ve kullanışlı fren kolları, cantilever fren sistemi ve 5 vites ekledi. O gunlerde oldukca ağır (17 kg.) ve pahalı (1500 dolar) olmasına rağmen "Breezer"lara talep hic bitmedi. Bu ilk dağ bisikleti bugun Colorado Crested Butte'da Bisiklet Muzesi'nde bulunmaktadır.
1979'da artık yarışlar festivale donuştu ve TV'den yayınlanarak tum dunyaya yeni bir bisiklet patlamasını mujdeledi. Son yarış 1984'de duzenlendi ve rekor hala Gary Fischer'da.
70'lerin sonuna doğru, uygulanan yenilikler ile bisiklet daha da hafifledi. Artık insanlar şehirlerden kacıp, motorsuz bir aracla ve kendi gucleriyle doğa koşelerini keşfe cıkıyorlardı. Fakat yeni bir sporun doğduğundan kimse farkında değildi.
Bu arada Gary Fisher ve Tom Richey bir gunde kurdukları şirketin ismini "Mountain Bikes" koydular. Boylece mountain-bike ismi ortaya cıkmış oldu.
Don ve Eric Koski "Trailmaster", Jeff Hindsay de "Mountain Goat" marka bisikletleri 1980'de Long Beach'deki fuarda sergiledi. O zamanlar zarif, suratli yarış bisikletleri ağır, hantal gorunuyordu. Buna rağmen, bir yıl sonra 15 firma daha dağ bisikleti pazarına girdi.
80'lerin başında dağ bisikletleri hala pahalıydı. (1200-1500 dolar arası). 4 adet Ritchey kadrosunun satın alınıp Japonya'ya goturulmesine kadar devam etti. Japonlar bu kadronun kopyalarını seri halde uretmeye başladılar. Boylece bisikletin maliyeti %50 ucuzlamış oldu.
Batı'daki bisiklet pazarının gelişmesini gozleyen Japonlar hic vakit kaybetmedi. Suntour, Shimano, Sugino, Dia-Compe ve Araya gibi firmalar hızla yeni pazarda yerlerini aldılar. Gunumuzde Shimano firması, dağ bisikleti komponentlerinin buyuk bir kısmını sağlayan firmadır.
80'lerin sonunda Japonya'da uretilen kadroların da maliyeti arttı. Bisiklet uretim pazarını Taiwan ele gecirdi. Bugun dunya bisiklet ihtiyacının buyuk bir bolumunu Taiwan karşılar. Fakat son yıllarda bu ustunluk Cin 'e gecmektedir..
30 yıl once, Schwinn, Gary Fischer, Charles Kelly, Tom Ritchey ve Joe Breeze hobilerinin gunumuzde dev adımlarla ilerleyen bir endustrinin ilk tohumlarını attığını her halde hic duşunemezlerdi.
MALZEME:
Dağ bisikleti: Bu bisikletler belli disiplinlere gore dizayn edilir. Biz en bilindik iki turune değineceğiz. Birincisi hepimizin bildiği, normal doğa koşullarında kullanılan, belli seviyede suspansiyon sistemiyle donatılmış dağ bisikleti. Bunların vites sayısı 18 ile 27 arasıdır. Eğimli arazide bu vitesler cok işe yarar. Bisikletin iskeleti yani kadrosu hafif malzemeden(aluminyum, karbon alaşım) yapılmıştır. Arazi tipi lastikler ve kuvvetli frenlere sahip olması gerekmekte. İkinci tip bisikletler ise downhill yani iniş icin kullanılıyor. Bu tarz sporda, engebeli dik yamaclardan son hız iniş ana amactır. Bu yuzden, vites sayısı duşuk olup (genelde 9 vites) cok yuksek suspansiyonlar kullanılır. Kullanılan aparatlar arazi tipi motosikletlerdekine benzer. Hidrolik disk frenler, yuksek suspansiyon, titanyum yada karbon alaşımlar. Buna paralel olarak fiyatları da o olcude yuksektir. On binlerce dolar olabiliyor. Seviyenize, sectiğiniz disipline ve maddi durumunuza gore pek cok seceneğe sahipsiniz Turkiye'de dışarıdan gelen pek cok bisikletin yanında yerli uretimin de cok gelişmiş modellerini bulmak mumkun.
Anti-bakteriyel ped olan tayt ve t-shirt: Bu giysiler, soluyabilen kumaşlardan yapılmakta ve vucut terinin % 90'ını dışarıya vermektedir. Terin vucuttan uzak tutulması sayesinde aktivite saatlerce surdurulebilmekte, vucut dengesi korunmaktadır. Boylece bisikletci sıcak havalarda serinlemiş, soğuk havalarda hastalanmaktan korunmuş olur.
Kask: Bircok spor dalında olduğu gibi, kaskın yaşamsal onemi vardır. Bisikleti kullandığımız her zaman (şehir ici veya arazi olsun) kask takmak kesinlikle şarttır. Kasklar kafamıza uygun olcude olmalı. Alın ve enseyi koruyucu yapısına, hava alış ve cıkış deliklerinin olmasına, renkli olmasına dikkat etmek gerek.
Bisiklet ayakkabıları: Bu ayakkabılarla yeni tanışanlar, kilitli sistemi tehlikeli bulabiliyorlar. Aslında tam tersine kilitli ayakkabılar son derece guvenlidir. Cunku pedaldan ayağınız kaymaz, performansınızı arttırır. Bircok avantajı olan bu sistemde ayakkabılar, yine soluyabilen bir yapıya sahiptir.
Eldiven: Basit bir korunma yontemi ama bildiğiniz gibi avuc icleri, duşunce ne hale gelir.
Gozluk: Kimi zaman boceklerden, kimi zaman ağac dallarından, guneşten, ruzgardan kısacası butun dış etkenlerden koruma sağlar. Bu yuzden kaliteli ve sağlam bir model secin...
NEREDE YAPILIR?
Zaten adı uzerinde dağ bisikleti yapabilmeniz icin asfalttan ayrılıp dağlık alanlara sapmanız gerekiyor. Dolayısıyla butun ihtiyacınız doğal alan olduğu icin MTB, dunyanın her yerinde yapabileceğiniz bir spor.
İstanbul'da akla gelen ilk isim ise tabi ki Belgrad ormanı - Parkur Alyans:
- Uzunluğu 2.5 km.
- En duşuk rakımlı yeri 126m
- En yuksek rakımlı yeri 199 m.
Bunun yanısıra Kartal'da Aydos tepesi, Şile, Ağva, İznik , Adapazarı, Saros, Gokova, Kapıdağ, Kackar, Uludağ, Trakya'da Istranca dağları ve Polonezkoy dağ bisikleti denince akla ilk gelen yerlerden.
Dunyada en beğenilen ilk 10 yer neresi derseniz:
1. Slickrock Trail, Utah, U.S.A.
2. King's Trail, Grand Paradiso National Park, Italy.
3. Big Boulder Ride, California, U.S.A.
4. Queen Elizabeth National Park, Uganda.
5. Deer Trail, Colorado, U.S.A.
6. Kettle Valley Railbed, Canada.
7. Gauley Headwaters Trail, West Virginia, U.S.A.
8. North Face of the Eiger, Switzerland.
9. Centennial Trail, South Dakota, U.S.A.
10. Route of the Conquistadors, Costa Rica.
FAYDALI BİLGİLER:
Her zaman kask kullanın.
Her zaman pompa ve yedek lastik; hatta yama takımı ve alyan cakısı taşıyın.
Her zaman fazlalık suyunuz ve gofret turu abur cuburunuz olsun.
Uzun, tehlikeli, bilmediğiniz ve karışık rotalara tek başınıza gitmeyin.
Parkurlar hakkında duyduğunuz şehir efsanelerine; 4 saat ceken bir parkuru 2 saatte bitirdim diyenlere, 15 km hızla donulemeyen virajları 30 km ile dondum diyenlere, inanıp; kendinizi yıpratmayın, tehlikeye atmayın.
Kabullenilebilir risklere hazır, maksimum risklere ise uzak olun. Kendi teknik beceri ve yeteneklerinizin sınırını bilin ve her zaman kendinizi geliştirmeye calışın.
Bisikletinize guvenemediğiniz kırıcı parkurlara girmeyin. Bu hem sizi, hem hevesinizi, hem de bisikletinizi yıpratacaktır.
Uzman goruşu/ Puf Noktası
Sizler icin konunun uzmanı Gursel Akay'a sorduk, oğrendik. Dağ bisikleti kullanırken medeniyetten uzak ortamlardasınız. Bir terslik olduğunda uygulayabileceğiniz basit cozumler var. Lastiğiniz patlayabilir, gidonunuz kırılabilir... Ama caresiz değilsiniz...
Pratik On Camurluk:
2.5 litrelik bir pet şişeyi uzunlamasına ikiye bolun. Dip ve ağız kısımlarını kestikten sonra 4 adet delik delin ve bu deliklerden plastik kelepceler gecirin. Bunlarla yarım şişeyi ici dışarı bakacak şekilde kadronun alt borusuna, on tekerle yuzunuz arasına gelecek şekilde tutturun. İşte size pratik bir on camurluk. Bu ozellikle camurluğun takılması problemli olan on amortisorlu bisikletlerde oldukca işe yarar.
Patlak Lastik:
Doğadasınız. Lastiğiniz patladı. Bir de baktınız ki yama takımınızı almayı unutmuşsunuz. (Veya yapıştırıcınız kurumuş) Fakat pompanız yanınızda. Yontem 1: Patlağı bulun ve deliğin bulunduğu yere bir duğum atın ve iclastiği janta yerleştirip şişirin.
Yanınızda ne yama takımı ne de pompa var: Fakat doğadasınız. Yapabileceğiniz tek şey yeteri kadar ot, yaprak, calı veya saman toplayıp dış lastiğin icine tıkmaktır. Cok konforlu olduğu soylenemez fakat eve donmeniz icin yeterlidir.
Pratik lastik levyesi:
On ve arka tekerleklerde (bazı bisikletlerde) bulunan"quick release" sapları dış lastikleri janttan ayırmaya yarayabilir. Sele mandalları da bu işi gorebilir. Uzeri plastik kaplı olmayanlar buna daha uygundur.
Doğada Gidon kırılması:
Kucuk bir olasılık da olsa gunumuzdeki hafif alaşım gidonlarda birkac yıl kullanımdan sonra kırılma gorulebilir. Hala "sağlamsanız" kırılan gidonun ic capından biraz daha kalın sağlam bir dal parcasını kırıp icine cakın. Sonra diğer gidon parcasını da bu dalın dışına sıkı olacak şekilde gecirip ekleme işini bitirin. Donerken cok dikkatli olun ve unutmayın ki bu sefer sağlam kalmayabilirsiniz.
On vites teli koptu:
(Dolayısıyla zincir en kucuk dişlide kaldı) Doğadasınız ve zinciri orta veya buyuk ayna dişlide tutmanız gerekirse vites uzerindeki minimum ayar vidasını vites kafesi istediğiniz dişli uzerine gelinceye kadar sıkın. Bu işlemi yaparken vites mekanizmasını dışarı doğru cekerseniz vidalama işlemi daha kolay olur. Eğer vidaları herhangi bir nedenden dolayı ayarlayamazsanız vites mekanizmasıyla kadro arasına uygun bir dal parcası sıkıştırıp dişli uzerine gelmesini sağlayın.
Gidon elciklerini kolay sokmek icin:
En iyi yontemlerden biri saf alkolu (veya kolonya) elciğin altına enjektorle sıkmaktır. İnatcı elcikler icin uzunca yıldız tornavida veya şiş benzeri bir cubuğu elcik ve gidon arasına sokup, alkolu akıttıktan sonra tornavidayı elcik altında 1 tur cevirin. Elcik anında cıkacaktır. Alkol lastikler uzerinde once kayganlık sağlar. Uctuğu zaman da elcik sıkıca gidona yapışır. Diğer bir yontem de sac spreyi kullanmaktır. Bu da once kayganlık, kuruyunca da daha sağlam bir yapışma sağlar. Unutmayın gevşek bir gidon elciği her zaman tehlikelidir.
Yarışcılara ozel:
Jantınıza sibop deliğinin tam karşısına bir delik daha acın. Dış lastiğin icine 2. bir ic lastik daha yerleştirin. Bu lastiğin sibobunu da deldiğiniz delikten cıkarın. İc lastiklerden birini şişirin. Lastiğiniz patladığı zaman, patlakla uğraşmak yerine yedek lastiğinizi şişirip yola devam edin... Denemesi bedava...
Dağ Bisikleti
Sağlık0 Mesaj
●1 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Dağ Bisikleti