Animal Crossing: New Horizons İnceleme: Şehir hayatından iyice bunalmış durumdayım. Hemen hemen bu bunalımı yaşayan bircok kişi gibi, doğayla ic ice, kafamı dinleyebileceğim ya da her şeyin belki de daha basit olduğu bir hayata başlamak istiyorum. Neyse ki bu konuda iyi bir acenta buldum gecenlerde. Gercekten boyle bir acenta olması cok zor ama bana bu yeni hayatıma yelken acmakta oldukca yardımcı olacaklar gibi duruyor. Kararımı verdim, bavulumu topladım ve bu şehir kalabalığından, keşmekeşinden kurtulmak icin yola cıkıyorum.
Yeni hayatıma başlayacağım bu yer biraz ıssız. Meyve ağacları ve balık tutabileceğim akarsuları dışında pek bir şey yok gibi. Benimle birlikte acenta yetkililerini saymaz isek sadece iki kişi daha var. En azından alışma surecinde yalnız kalmayacağım icin sevincliyim. Her ne kadar bir sure basit bir cadırda kalacak olsam da bu şartlar beni aldığım karardan geri donduremez.
Animal Crossing: New Horizons İncelemeAdadaki ilk gunlerim biraz sakin geciyor. Karnımı doyurmak icin meyve ağaclarından topladıklarımı yiyor, balık tutuyor ve ada halkına yardım etmeye calışıyorum. Acenta sahibi olan Tom Nook eğer gerekli adımları atarsam kendi evime sahip olacağımı bile soyluyor. Başımın uzerinde bir dam olması icin neredeyse 100.000 Bell harcamam gerekiyor ve benim cebimde sadece 100 Bell var. Neyse ki burada emeğimin karşılığını alabiliyorum, kendi evimin olması bile beni heyecanlandırıyor. Topladığım meyveleri, balıkları, bortu boceği satıyor ve para biriktirmeye devam ediyorum. Benimle birlikte gelenler de oldukca calışkan, onlar da hemen hemen eşit şartla başlayıp ev borcuna girmişler bile.
Bir yandan para biriktirirken diğer yandan da ada halkına yardımcı olmaya calışıyorum. Biraz daha bocek toplar, balık avlar ya da etraftaki fosilleri toplarsam adaya bir muze bile acılacağı soyleniyor. Ne de olsa burası benim hayatımı gecireceğim yer olacak. Her ne kadar borclanmış olsam da insanın kendi evi gibisi yok. Ustelik dekorasyonu da dilediğim gibi yapabileceğim. Dilersem evin onune kocaman duble bir yol yapabilir ya da bahce sınırlarımı belirleyecek citleri bile dikebilirim. Ama once biraz etrafı araştırıp, evin borcunu odemem gerekiyor.. Şu ağacları kessem daha fazla yer sahibi olabilir miyim acaba?
Evet, işte bu saydıklarım Animal Crossing: New Horizons'ın sadece ilk saatlerinde karşımıza cıkan olaylardan sadece birkacı. Kısacası yeni yaşantınızdaki ilk gunleriniz hemen hemen boyle geciyor. Sizin de fark edebileceğiniz gibi şehir karmaşasından, silahlı klasik oyunlardan uzaklaştığımız bu yapım oldukca basit bir şekilde başlıyor. Fakat kısa bir sure sonra aslında kacmaya calıştığınız o hayatı şekillendirmeye calıştığınızı, cok daha iyi eşyaların peşinde koşmaya başladığınızı fark etmeye başlıyorsunuz. Oyun ile ilgili her ne kadar cok fazla tartışma donse de, alt metninde cok fazla detay barındırsa da aslında Animal Crossing: New Horizons oldukca basit bir oyun. Onemli olan borca girdiğiniz ve yavaş yavaş emperyalizme doğru evrilen bu oyunda yapacaklarınızın, size sunmuş olduğu muthiş ozgurluk oluyor(Faşo Nook).
Animal Crossing kendini diğer oyunlardan soyutlamayı başarmış bir yapım. Serinin ilk oyununda olduğu gibi gercek zamanlı bir oynanış sunuyor. Aslında oyunun ana mantığı ve kemik yapısı hep aynı tutulmuş durumda. Gercek zaman olgusu bu noktada oldukca onemli. Yani normalde saat kacsa, ayın hangi gunuyse, oyunda da aynı zaman dilimiyle yaşıyorsunuz. Gece oyuna girerseniz gokyuzunde parlayan yıldızların seyrine dalıyor, şafak vakti guneşin doğuşuna diğer ada sakinleri ile birlikte tanık olabiliyorsunuz. Ya da ilk bahar aylarında ağacların cicekler actığını goruyorsunuz. Nitekim oyunun incelemesini yazdığım bu gunlerde, yani baharın gelişi ile birlikte adanın her yeri de rengarenk olmuş durumda.
Bu zaman olgusu oldukca onemli. Cunku oyundaki zaman olgusuna bağlı olarak hem ekoloji değişiyor hem de yapılacakların ne kadar farklılaşabildiğine tanıklık ediyorsunuz. Envai ceşit balık, kelebek, bortu boceğin hep ayrı bir zamanı, mevsimi var. Yine aynı şekilde gece ya da gunduz girmenize gore adada ne kadar farklı olaylar yaşanabileceğini goruyorsunuz. Aslında Animal Crossing'te gunluk yapacaklarınız cok fazla zamanınızı almasa da adanızın orada oluşu, komşu ilişkileri, sizi hep oyuna bakmaya mecbur ediyor. Bir nevi bu olgular sizi adanıza bağlıyor da diyebiliriz. Gece yarısı bile olsa "Yahu dur bakalım nelerle karşılaşacağım" diyerek konsolu elinize almaya başlıyorsunuz. Ya da "Acaba adama biri mi geldi, Tom Nook bu sefer nasıl bir duyuru yapacak, evi genişletmek icin borca girmiştim acaba o iş ne oldu, şuraya bi kacak kat mı cıksak?" soruları ile boğuşurken kendinizi hep o adada hayal etmeye başlıyorsunuz. Kısacası siz hayatınıza devam ederken Animal Crossing: New Horizons icerisinde ayrı bir hayatınızın olduğunu da fark etmeye başlıyorsunuz diyebilirim.
Adada yapılacak tonla şey var. Bunları yapmak icin ise etraftan gerekli malzemeleri toplamanız gerekiyor. Bazı anlarda bir tefeci gibi uzerinize duşen Tom Nook ve ekibi yardımınıza koşsa da kilit nokta hep siz oluyorsunuz. İlk etapta kucuk bir cadır ile başlayan bu ada maceranız kısa bir sure sonra kocaman bir kasabaya donuşuyor. Komşularınız oluyor, adaya bir market acılıyor, hatta demin de soylediğim gibi devasa bir muzeye sahip oluyorsunuz. Yakaladığınız ya da bularak bağışladığınız canlıların, fosillerin bu muzede sergilenmesi size de gurur vermeye başlıyor. Bu arada muze diyince aklınıza ufak bir şey gelmesin. Animal Crossing'te fizik ve gerceklik kuralları biraz farklı işlediği icin dışardan ufak gibi dursa da icerisine girdiğinizde uc bolume ayrılmış devasa bir muze ile karşılaşıyorsunuz.
Craft sistemi oyunun da belkemiğini oluşturmuş. Hem tum bu eşyaları ortaya cıkartmak icin hem de gunluk kullanımda yardımınıza koşan olta, balta, kurek gibi alet, edavat icin craft sistemine baş vuruyorsunuz. Oyun başında sadece balık, meyve ya da dal peşinde koşarken oyundaki eşya sayısı o kadar cok artıyor ki bu gelişimin ne kadar geniş caplı olduğu, adadaki değişimi de beraberinde getiriyor. Hatta ilerleyen aşamalarda toprak uzerinde yapacağınız değişikliklerle birlikte "Bu ada benim ve ben nasıl istersem oyle olacak" olgusu da beraberinde geliyor.
Tabi adadaki duzeni geliştirmek icin farklı adalara, hatta diğer oyuncuların adalarına da seyehat edebiliyorsunuz. Mesela oyunun başında benim adamda sadece kiraz ağacları bulunuyordu. Diğer oyuncular ve ada ziyaretleri ile birlikte adaya şeftali, elma, hatta hindistan cevizi ağacları bile dikebildim. Yine aynı şekilde hem NPC karakterler ile hem de diğer oyuncular ile iletişime girmek mumkun. Onları adanıza davet edip, topladığınız meyvelerden ikram edebiliyor, muzede topladığınız fosiller ile hava atabiliyor ya da birlikte mehtabın tadını ateş başında cıkarabiliyorsunuz. Bu arada turp inanılmaz değerli arkadaşlar. Haftanın bazı gunleri daha yuksek fiyatlardan satılan turpların, zamanla kara borsaya bile duştuğune şahit olabiliyorsunuz. Yeri gelmişken her NPC'nin ayrı bir kişiliği var ve onlarla da surekli iletişim halinde olmanız gerekmekte. Benim favorim ise muze muduru olan Blathers. Biraz once de belirttiğim gibi fosil, bortu bocuk ne varsa toplayıp goturebileceğiniz Blathers oldukca bilgili bir abimiz. Her ne kadar coğu zaman uykuya yenik duşse de topladığınız bocek, fosil ya da kelebekler hakkında verdiği bilgiler, oyunun bir yandan da ne kadar eğitici olduğunu gozler onune seriyor.
Animal Crossing New Horizons gorsel olarak da oldukca şirin bir yapıya sahip. Birbirinden renkli karakterler ve yaşayan bir dunya hissiyatı oyunun bu konuda en sevdiğim noktaları arasında yer alıyor. Hayvanların kişilik kazandığı oyunda dilerseniz karakterinizi ozelleştiriyor ve aynı zamanda adanın ne kadar değişebildiğine tanık olabiliyorsunuz. Oyunda tabi ki statik işleyen bircok olay var ama ada yaşamı ve ekolojinin dinamizmi fazlasıyla on plana cıkmış. Oyunda bu kadar ozellik varken hepsini tekrar tekrar yaptığınızda aynı sahneler, diyaloglar ile karşılaşabiliyorsunuz. Aslında bu benim icin bir eksi değil, nitekim Animal Crossing hicbir zaman acelesi olan bir oyun olmadı. Buna rağmen yukleme surelerinin canımı sıktığını soylemeden de edemeyeceğim. Tamam Switch'in sınırları belli ama bu gorsellere sahip bir oyunda, gercek zamanlı işlese de daha kısa yukleme sureleri beklerdim.
Sonuc olarak Animal Crossing New Horizons her Switch sahibinin mutlaka edinmesi gereken bir oyun olmuş. Tabi aksiyon bekliyor ve bu ture tutku ile bağlıysanız, oyun sizi hayal kırıklığına uğratabilir. Bunu goz ardı ettiğinizde ise sizi bitmeyen bir oyun bekliyor diyebilirim. Oyun hakkında Nook Miles, hediye sistemi, online altyapı gibi daha anlatacak, konuşacak o kadar cok konu var ki, hepsini anlatmaya gercekten de kelimeler yetmez. Dediğim gibi Animal Crossing acelesi olmayan bir oyun ve size bir nevi yepyeni bir hayatın kapılarını acıyor. Siz de tabir-i caiz ise bu kapıdan bodoslama girmekten kendinizi alıkoyamıyorsunuz..
Animal Crossing New Horizons İnceleme
Oyun İncelemeleri0 Mesaj
●4 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Teknoloji Forumları
- Oyun Dünyası
- Oyun İncelemeleri
- Animal Crossing New Horizons İnceleme
-
12-09-2022, 17:10:21