Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, "Avrupa, Rusya, ABD'nin de aralarında olduğu bazı yerlerde Turkiye'nin Otomobili'nin tasarımları icin tescil başvuruları yapıldı." dedi.​
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Anadolu Ajansı (AA) Editor Masası'nda gundeme ilişkin acıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.

"Turkiye'nin Otomobili"nde bundan sonraki yol haritası ve gelecek donemde atılacak adımlara ilişkin detayları paylaşan Varank, bunun buyuk heyecan uyandıran onemli bir proje olduğunu soyledi.

Varank, bu projenin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vizyoner liderliği ve takipciliği sayesinde hayata gecirildiğini ifade ederek, bunun ulkenin 60 yıldan beri beklediği bir proje olduğunu dile getirdi.

Devrim arabası tecrubesinden sonra bu konunun adeta bir tabu haline getirildiğini ve etrafında siyasi tartışmaların yapıldığını anlatan Varank, "Kimileri Turkiye'nin gucune inanmamış, 'Yerli otomobil yapamayız.' demiş, kimileri ise 60 sene evvelinden Turkiye'ye guvenerek bizim bu işleri başarabileceğimizi dile getirmiş. Bu tartışmalar cercevesinde bugun geldiğimiz noktada, Sayın Cumhurbaşkanımızın ısrarla talep etmesiyle bu vizyoner projeyi hayata gecirmiş olduk." diye konuştu.

Vatandaşın gosterdiği ilgiden son derece memnuniyet duyduklarını vurgulayan Varank, Turkiye'nin Otomobili'ne ilişkin yapılan araştırmanın sonuclarını da paylaştı.

"Turkiye'nin Otomobili'ni satın almak isteyen vatandaşlarımızın oranı yuzde 89"​Varank, araştırmaya ilişkin şu bilgileri verdi:

"Vatandaşımıza 'Bu aracı kac kişi gordu?' diye sorulmuş. Vatandaşımızın yuzde 95,4'u bu aracları gormuş ve Turkiye'nin Otomobili'nden haberdar olmuş. Bu projeyi destekleme oranı yuzde 97,6. Sanırım bu oranda Turkiye'de desteklenen başka proje gorulmemiştir. Tasarımların beğenilme durumunu vatandaşlarımıza sormuşlar. Tasarımların beğenilme oranı yuzde 98,4. Bu aracı satın almak isteyenlerin oranı yuzde 89. Burada onemli bir nokta var, soru sorulan katılımcıların sadece yuzde 55'inin aracı var. Aracı olmayanların satın alma isteği ise yuzde 96,2. Turkiye'nin Otomobili'nin bir dunya markası olabileceğine inanma oranı yuzde 90,3. Gercekten bu oranlar muthiş rakamlar. Turkiye genelinde 1500'den fazla denekle yapılmış bir araştırma. Bunu TOGG'dan bağımsız olarak bir firma calışmış, bizimle paylaştılar. Yakında kamuoyuyla da diğer rakamları paylaşacaklar. Vatandaşımızın bu kadar toplumsal kabulle bu işe sahip cıkması hem bizim acımızdan gurur verici hem de bizleri onemli bir sorumluluğun altına soktu. Sayın Cumhurbaşkanımız, bu projeyi an be an, gun gun takip ediyor. Bizler de Turkiye'nin Otomobili Projesi'ni başarmak icin elimizden gelen gayreti gosteriyoruz."

"Plan cercevesinde 2022 sonunda ilk otomobiller seri uretimden cıkacak"​Bakan Varank, bu projenin ozel teşebbus tarafından yurutulduğunu, devlet olarak onların işlerini kolaylaştırma, gerekli mevzuat calışmaları yapma, teşviklerle bu projenin başarılı olmasını sağlama hususlarında calıştıklarını bildirdi.

Bu ozel teşebbusun, en rasyonel, en ekonomik, en mantıklı ve en verimli kararları alarak profesyonel yonetimleriyle yollarına devam edeceğine dikkati ceken Varank, gelecek surecte iki temel konunun gundemlerinde olacağını ifade etti.

Varank, fabrika alanı icin Gemlik'te 1 milyon metrekarenin biraz uzerinde bir arazinin tahsisinin yapıldığı bilgisini vererek, "İlk hedef, 2020'nin birinci yarısında temel atma torenini yapıp fabrikanın inşaatına başlamak. Projede firma profesyonel bir şekilde onumuzdeki 15 yılını tasarlamış, planlamış durumda. Hangi yatırımları yapacaklar, hangi modelleri geliştirecekler, hangi yatırımlara ihtiyacları var, marka stratejileri nasıl olacak, bunların tamamı planlanmış durumda. Plan cercevesinde 2022 sonunda ilk otomobiller seri uretimden cıkacak." değerlendirmesinde bulundu.

"Bu sene icinde marka belirlenecek"​İkinci oncelikli konunun da marka oluşturulması ve marka tanıtımı olduğunu belirten Varank, şunları kaydetti:

"TOGG, oncelikle geniş bir pazar araştırmasıyla calışmaya başladı. Bundan sonra da markayla ilgili, tasarımlarla uyumlu, Turk karakteristiğini yansıtan, Turk milletinin sahiplenebileceği, uluslararası arenada da aykırı kacmayacak, kolay telaffuz edilebilen, tescil edilebilecek bir marka oluşturabilmek icin cok detaylı calışma yapılıyor. Bu sene icinde marka belirlenecek."

Varank, TOGG isminin vatandaşlar tarafından sahiplenildiğini ve Turkiye'nin tamamının bu ismi duyduğunu sozlerine ekledi.

"On sipariş uygulaması daha başlamadı"​Turkiye'nin Otomobili icin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın verdiği on siparişin manevi değerinin cok yuksek olduğunu ifade eden Varank, "Onun cağrısından sonra hem biz hem TOGG cok fazla talep alıyoruz. Aracı almak isteyenler, yurt ici ve dışından bayilik isteyenler, gonullu calışmak isteyenler, projede calışacak oğrencilere burs vermek isteyenler. Bu taleplerin hepsini biz kaydediyoruz." diye konuştu.

On odemeli sipariş modelinin teknik bir konu olduğuna dikkati ceken Varank, dunyada bu konuda hem başarılı hem de başarısız uygulamaların olduğunu anlattı.

Varank, on odeme alınarak sipariş kaydının yapılmadığına işaret ederek, "Bizi arayan herkesi kayıt altına alsak da bu, marka lansmanından sonra şirketin duşunup, uygulayacağı metot olacak. Bu hem halkın sahiplenmesi hem de finansmanda kolaylık getirmesi acısından onemli uygulama. Bu konuda TOGG kararını kamuoyuyla paylaşacak. Şu aşamada para odenerek on sipariş modeli uygulaması başlamadı. Bunu TOGG ileriki gunlerde ilan edecek." değerlendirmesinde bulundu.


"Lansman icin yaklaşık 1,5 ay calıştık"​Aracın lansman surecinin heyecanı yukselttiğini anımsatan Varank, lansman icin yaklaşık 1,5 ay calışıldığını ve insanların etkilenmesini istediklerini soyledi. Urun, geleceğin cizgilerini taşısa da bunun nasıl sunulduğunun da onemli olduğunun altını cizen Varank, cok sıkı calışma yaptıklarını aktardı.

Varank, cok uygulanmayan bir yontemin kullanıldığını ifade ederek, arabanın yerden hidrolik sistemle yukarı kaldırılıp, kendi etrafında dondurulmesinin oldukca riskli ancak cok etkileyici lansman metodu olduğunu kaydetti.

Soz konusu metot uygulanırken hic olmayacak sorunlarla karşılaşma riskinin bulunduğunu belirten Varank, "Bu işte başarma şansınız da var, rezil olma şansınız da var. Devrim otomobilinde, benzin konmadığı icin koca proje kenara itilmiş. Biz cok gayret gosterdik, cok guzel lansman oldu." ifadelerini kullandı.

Varank, Anadolu'da gittikleri her yerde insanların once arabayı sorduğunu belirterek, once teşekkur eden insanların, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a selam gonderdiklerini ve "Bize bunu başardığımızı, başarabileceğimizi gostermesi bizim icin gurur verici" dedikten sonra konuşmaya başladıklarını, bunun kendilerini sevindirdiğini soyledi.

"Rekabetimizde hicbir engel yok"​Otomotiv sektorunun yuz yıllık bir surec olduğunu, cok geleneksel markaların bulunduğunu ancak elektrik bağlantılı ve otonom aracların yeni teknoloji olduğunu dile getiren Varank, "Biz bu araclarla yeni bir teknolojinin kapısını aralamış oluyoruz. Yuz yıldır araba ureten firmalarla, yeni teknoloji gundeme geldiğinizde sizler yeni başlayan ulke olarak aynı seviyede işe başlamış oluyorsunuz. Bu fırsat penceresi onlar icin de sizin icin de aynı." diye konuştu.

Bakan Varank, aracı sıfırdan elektrikli olarak uretirken yeni teknolojileri, start-upların geliştirdiği teknolojileri de işin icine katacak şekilde proje geliştirdiklerini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bu manada bizim bunlarla rekabetimizde hicbir engel yok. Zaten dış basındaki yansımalarda, ozellikle bizdeki muhalif medya ile karşılaştırdığınızda cok daha insaflı ve ayakları yere basan yorumları gorebiliyorsunuz. Cunku bu işin doğası bunu gerektiriyor. Cin'de de Avrupa'da da Amerika'da da bu işler, yeni cıkan firmalarlarla, elektrikli otomobil uretimiyle surecler işliyor. Biz de bunu doğru zamanda yakalamış bulunmaktayız ve bunu doğru yerde yapıyoruz."

"Arac piyasaya cıktığında altyapı hazır olacak"​Otomobilin 7-8 saatte ucuz maliyetle şarj edebileceğini dile getiren Varank, aracın kısa surede şarj edilmesi istenilmesi durumunda bir altyapı ihtiyacının ortaya cıkacağını anlattı. Varank, "Bu altyapıyı oluşturmak icin Cevre ve Şehircilik, Enerji Bakanlığı ile Enerji Piyasası Duzenleme Kurumu ile calışmalara başladık. Benzin istasyonlarının bunlara entegre edilmesi, fazla ziyaret edilen yerlerde 3-4 istasyonun zorunlu hale getirilmesi uygulamalarına yakın zamanda başlayacağız, bunun yol haritasını bitirmek uzereyiz. 2022'de arac piyasaya cıktığında altyapı hazır olacak." diye konuştu.

Aracın fiyatıyla ilgili soruya ise Varank, "Bugunden aracla ilgili bir fiyat verme şansımız yok. Bu ticari bir girişim. Bunun butun calışmalarını TOGG yapıyor. Aracın rakipleriyle rekabet edebilecek bir fiyatla piyasa cıkacağını soyluyorlar." dedi.

"Fabrikanın temeli birkac ay icinde atılacak"​Bursa Gemlik'te inşa edilecek fabrikanın temelinin birkac ay icinde atılmasının planlandığını anlatan Varank, şoyle devam etti:

"Şu anda 100-150 prototipi arkadaşlarımız uretecek. Bunların bir kısmı testlerde kullanılacak. 2022'nin başında muhtemelen fabrika calışmaya başlar ve o yılın sonunda nihai uretimler yapılır hale gelir. 2022'nin sonunda Holografik Asistan Teknolojisi'ni belki de bu aracta goreceğiz, dunyadaki tek teknoloji olarak piyasaya cıkmış olacak. Bu sistem yolculukta bircok avantaj sağlayacak."


"'Mobilite ekosistemini' hayata gecireceğiz"​Dunyayla rekabet icin yeni teknolojilerin kullanıcısı değil ureticisi olunması gerektiğini ifade eden Varank, bunun teknoloji geliştirme bolgeleriyle yapılabileceğini soyledi.

Varank, "Bilişim Vadisi ile ilgili hedeflerimiz var. Turkiye'nin Otomobili Geliştirme Grubunun (TOGG) buraya gelmesiyle 'mobilite ekosistemini' hayata gecireceğiz. Burada 'akıllı mobilite' geliştirecek bir kumelenmeyi oluşturmak istiyoruz. Lansmandan sonra 32 firmanın başvurusu oldu. Ar-Ge faaliyetlerinde, bağlantılı teknolojilerde, 5G sisteminde, otonom suruş teknolojilerinde ve pil yonetimi sistemlerinde faaliyetler yuruten firmalar burada calışmalarına başlamak istiyor." diye konuştu.

Gecen yıl oluşturulan Turkiye Acık Kaynak Platformuna da değinen Varank, burada yerli acık kaynak kodlu yazılımların daha fazla geliştirilmesini, bu sayede dışa bağımlılığın azaltılmasını ve olası risklerin onune gecilmesini istediklerini bildirdi.

Varank, bu alanda ABD'de guzel ornekler olduğuna işaret ederek, "Acık kaynağın etrafında kumelenmelerle guzel işler başarılabiliyor. Turkiye'de bunun fitilini ateşlemek istiyoruz. Bilişim Vadisi'ne yeni nesil bir yazılım okulu kuracağız. Burası yeni nesil acık kaynak eğitimi verecek okullardan biri olacak." ifadelerini kullandı.

"Yeteneği olan herkese kapılarımızı acacağız"​Okulda inovatif cozumlerin yer alacağını vurgulayan Varank, şoyle devam etti:

"Oyunlaştırılmış ve proje odaklı yazılım eğitimleriyle mezuniyet duzeyine bakmaksızın yeteneği olan herkese kapılarımızı acacağız. Başarılı bir program ve mezunlarının yuzde 90'ının iş bulabileceği bir uygulama. 2023'e kadar en az 500 bin yazılımcı geliştirme hedefimiz var. Bu okulların bu hedefe faydası olacak."

Dunyayla rekabet icin Ar-Ge ve inovasyonla katma değerli urunler uretilebileceğine dikkati ceken Varank, şunları kaydetti:

"İşcilik, lojistik, enerji maliyetlerinin birbirine cok yaklaştığı donemde Ar-Ge ve inovasyonla katma değerli ve farklı urunler uretmeniz mumkun. Bunun icin bir ekosistem gerekiyor. Universiteleri sanayiyle entegre etmek, akademik bilgiyi ticariye donuşturebileceğiniz, girişimciliği destekleyeceğiniz ortamları oluşturmak, gelecek icin mentorluk yapabilmeniz gerekiyor. Bunları yapabileceğiniz alanlara biz teknoloji geliştirme bolgeleri diyoruz. Bu manada Bilişim Vadisi cok onemli. Cumhurbaşkanımızın mujdelediği İzmir'de kurmayı planladığımız İzmir Teknoloji Ussu Projemiz vardı, biz bu projeyi de Bilişim Vadisi ile entegre ediyoruz. İzmir'de Yuksek Teknoloji Enstitusunun yanındaki arazide yine Bilişim Vadisi'nin devamını hayata gecireceğiz. Aynı zamanda burasının Marmaray ile bağlantılarını da kuracağız, bu sayede İstanbul ile bağlanacak. Yani İzmir ile İstanbul arasında Gebze, Kocaeli ve Bursa gibi endustri olan bolgeyi cok onemli bir konum haline getireceğiz."

Mustafa Varank, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'in de Turkiye ziyareti sırasında Bilişim Vadisi'ni gezdiğini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile goruşmesinde "Burasını Turkiye'nin Silikon Vadisi olarak değerlendiriyorum." dediğini aktardı.
"Turkiye gercekten otomotiv konusunda guclu bir ulke"​Turkiye'nin yuksek oranda yerlilikle urettiği araclar olmasına rağmen kendi markası bulunmadığını belirten Varank, "Markaya, firmaya bağlı olduğunuz icin fikri sınai mulkiyet haklarına sahip olamıyorsunuz. Ozellikle ticari araclarda yuzde 70-80'lere ulaşan yerliliğe sahip araclarımız var. TUBİTAK eliyle motorları geliştiren araclar var ama bir markanın altında calışıldığı icin onlara bağlı kalmanız gerekiyor. Yerliliğe calışıyoruz ama yatırımcıları uzmeyelim. Sonucta bunlar Turkiye'deki yatırımlar ve dunyanın en buyuk firmaları Turkiye'de arac uretiyorlar, ihracat yapıp katma değer oluşturuyorlar. Kazan-kazan ilişkimiz var." şeklinde konuştu.

Varank, Turkiye'nin Otomobili icin tescil başvurularının yapıldığını hatırlatarak, "Avrupa, ABD, Rusya ve Turkiye'de bunların tescil başvuruları yapıldı, bir kısmının surecleri de devam ediyor. Turkiye gercekten otomotiv konusunda guclu bir ulke. Biz coktan bu işi yapabilecek kabiliyete sahiptik ama 60 yıldır bu gercekleşemiyordu. Cesur bir siyasi anlayışla neticeye ulaşmış olduk. Fikri ve sınai mulkiyet hakları yuzde 100 bize ait olan, yatırım ve muhendislik kararlarını bizim verdiğimiz, kazanılan her kuruşun Turkiye'de kalacağı bir aracımız oldu." ifadesini kullandı.

Turkiye'nin Otomobili icin alım garantisinin Volkswagen icin uygulanacağı soylentilerinin doğru olmadığını belirten Varank, "Alım garantisini ilk kez sadece Turkiye'nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) icin uyguladık. Kendilerine devletimiz 2035 yılına kadar 30 bin arac alım garantisi verdi. Bunun dışında hicbir firmaya garanti vermedik. Volkswagen konusunda basına yansıyan coğu mesele asparagastan ibaret. Asla alım garantisi soz konusu değil." diye konuştu.

Ana Muhalefet Lideri Kemal Kılıcdaroğlu'nun, "yerli otomobil projesine karşı cıkmanın Turkiye ’nin cıkarları acısından doğru olmadığı ve otomobili denemek istediğini" ifade ettiği hatırlatılarak, "Size resmi bir teklif ulaştı mı?" diye sorulması uzerine Varank, şunları kaydetti:

"Sayın Kılıcdaroğlu'nun ilgisini ben medyadan gordum. Gerci bu bilgi bir hafta gec basına yansıdı. Cunku kendi partisinin belediye başkanlarının sosyal medya paylaşımları oldu, 'Biz bunu destekliyoruz, satın alırız.' diye. Kendisi bir hafta sonra destek acıklaması yaptı. Resmi herhangi bir talep gelmedi. Gelirse tabii ki değerlendiririz. Bu Turkiye'nin otomobili, gorduğunuz gibi halkımızın sahiplendiği bir proje. Kendisi gelip TOGG'u, Ar-Ge merkezini, Bilişim Vadisi'ni de gezebilir, oradaki ekosistemi ve Ar-Ge'ye ne kadar onem verdiğimizi de gorebilir."

26 projeye 76 milyar liralık destek​Proje Bazlı Teşvik Sistemi ile 2016'dan bu yana 26 projeye destek verdiklerini belirten Varank, "Bunlar kritik ihtiyacları karşılayıp dışa bağımlılığı azaltacak Turkiye'deki teknolojik donuşumu hızlandıracak dev yatırımlar. Bunların buyukluğu 76 milyar lirayı buluyor. Faydalanmak icin hem yerli hem yabancı yatırımcılarımız başvurularını yapıyor. Bir kısmı son aşamada bir kısmı devam ediyor. Ozellikle yer tahsisi ve finansal konuların netleşmesi bekliyoruz." şeklinde konuştu.

Varank, bu yıl soz konusu projelerin bir kısmında temel atmalar gercekleştirilerek, ekonomide oldukca onemli getiri ve istihdam sağlanacağını aktardı. Teşvik kapsamında kimya, petrokimya, ulaştırma ve maden gibi sektorlerde projelerin yer aldığını vurgulayan Varank, şoyle devam etti:

"Orneğin petrokimya, ulkemizin 13 milyar dolarlık ithalat yaptığı bir sektor. Oldukca gelişmiş petrokimyaya dayalı bir sanayimiz var. Mesela bu teşviklerden birisinin Ceyhan Petro Kimya Endustri Bolgesi'nde temelleri bu yıl atılacak. Teşvikler zaman zaman tartışma konusu oluyor. Bu surecler oldukca şeffaf. Butun firmalara aynı teşvikleri uyguluyoruz ve tamamı Resmi Gazete'de yayınlanıyor, yani teşvik verdiklerimiz ya da iptal edilenler. Bu sene itibarıyla tamamlanan yatırım teşvik belgelerini de yayınlıyoruz. Boylece onemli verileri kamuoyuyla paylaşıyoruz. 2019'da 137 milyar liralık 5 bin 691 proje icin yatırım teşvik belgesi duzenledik. Bu projeler tamamlandığında 210 binin uzerinde yeni istihdam oluşmasını bekliyoruz. Ayrıca 107 milyar liralık 4 bin 92 yatırım teşvik belgesinin tamamlama vizesini gercekleştirdik. Bu yatırımlarla 170 bin kişiye istihdam sağlanacak."

Milli Uzay Programı ilan edilecek​Turkiye Uzay Ajansının faaliyetlerine ilişkin soru uzerine Varank, bunun Turkiye'nin 20 yıllık hayali olduğunu soyledi.

Varank, ulkeler arasındaki uzay yarışının hızlandığını vurgulayarak, "Bu alanda oyuncu olmayan ulkeler uzay alanında faaliyet yurutuyor. Turkiye'nin Uzay Ajansı ile ulkemizdeki uzaya donuk faaliyetleri tek elden yurutmek icin bir yapı oluşturduk." diye konuştu.

Milli Uzay Programı'nın 2020'de ilan edileceğini anlatan Varank, programın ulkeyi uzay alanında ust lige taşıyacağını dile getirdi. Varank, "Program teknolojik yeterlilik seviyelerini yakalamak icin faaliyetler yurutecek yol haritaları cizecek. Ulkemizi uzay alanında dışa bağımlılığını azaltacak kabiliyetlerin geliştirilmesi icin destekler verecek. Bu alanda insan kaynağının geliştirilmesi icin faaliyetler yurutecek. Meteoroloji, doğal afetler gibi alanlarda uzay teknolojilerinin daha iyi kullanılması icin yol haritası belirlenecek." değerlendirmesinde bulundu.

Varank, Turkiye'nin uzay ve havacılık alanında faaliyetlerine değinerek, şunları kaydetti:

"Ulkemizde bu alanda faaliyetler yurutuluyor. Kendi uydumuzu uretebiliyoruz. Turk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) uydu test merkezimiz var. Turksat gibi uydu işletmecisi bir şirketimiz var. Universitelerde uzaya donuk faaliyetler var. Uzay Ajansı tum faaliyetleri tek bir elden yurutecek. Aynı alanda farklı kurumların calışmasının onune gececek, verimliliği artıracak. Uluslararası arenada ulkemizin uzay alandaki hak ve menfaatlerini ajans sayesinde takip edeceğiz."