Bu kitaptaki yazılarda, milliyetciliğin teksesleştirici, kıyıcı, baskıcı, boğucu dinamiğinin en yakınımızdaki -?tepemizdeki?- kuvveti olan Turk milliyetciliği, sol bir eleştirel ve muhalif acıdan ele alınıyor (2. Bolum). Kitabın 1. Bolumundeki yazılarda ise globalleşme ve ?Yeni Dunya Duzeni? bağlamındaki yerleşik-kurumsal duzenin (establishment) milliyetcilik eleştirisi aynı acıdan eleştiriye tÂbi tutuluyor. Cunku, birincisi, bu yerleşik eleştiri de milliyetciliğin ideolojik kalıbına oturuyor ve onu yeniden uretiyor. İkincisi, milliyetciliği kolayca anakronik ilÂn eden yerleşik eleştiri; bu ideolojinin mağduriyet ve yoksunluk algısına dayalı kimlik inşasıyla ezilenlere, ?aşağıdakilere? hitap etme potansiyelini gozden kacırıyor. (Bu ihmalin, milliyetciliğin bir ideoloji olmanın otesinde sosyolojik gerceklik vechesinin de gozden kacırılmasına neden olabildiğini ekleyebiliriz.) Boylece, oyle bir hitabın yankı bulabileceği yoksul Guney yarıkurenin ve/veya medeniyetle ilişkisi şupheli addedilen Doğu?nun gercekliği de gormezden gelinmiş oluyor. O gercekliği dışlamak da, kendini bir tur şovenizm olarak gosteriyor. Neticede, Doğu ile Batı veya Guney ile Kuzey arasındaki zıdlaşma da, dunya olceğinde milliyetciliğin ?genişleyen? yeniden uretimini sağlıyor. Milliyetciliğin -kitschleşen deyişle- ?21. yuzyılın şafağında? kazandığı onem ve ağırlık, bu genişleyen yeniden uretimine, sarmal yayılma etkisine bağlı.
Pdf tek sayfa
Pdf cift sayfa
Epub
Mobi