• 17-07-2022, 23:41:09
    #1


    Tanrı, kendisine meydan okuyarak, goğe erişecek bir kule yapmaya kalkışan insanları cezalandırır: Babil Kulesi´ni yıkar ve kulenin yapımına dek ortak bir dili konuşan insanları farklı diller konuşmaya mahkum eder... Roma´nın dilsel ve siyasal birliğinin cokmeye yuz tuttuğu, Latince´nin yerini Avrupa´da bugun de konuşulan dillerin almaya başladığı yuzyıllarda Avrupa kulturu Babil Kulesi olgusunun yeniden duşunur ve kendisine şu soruyu sorar: Dillerin coğalması ve farklılaşmasına, Adem´in Dili´ni yeniden bularak ya da onu "Kusursuz Dil" olarak yeniden kurarak cozum getirilemez mi?

    Umberto Eco, her zaman olduğu gibi, yepyeni keşifler yapmamızı, dil, kultur, tarih, uluslararası ilişkiler, iletişim gibi bircok konuya yeni bir gozle bakmamızı sağlayarak, bize bu arayışın oykusunu anlatıyor.

    Batı kulturunun temellerini atan bircok onemli duşunur icin Kusursuz Dil duşu buyuk bir cekim alanı oluşturmuştur. Eco, "Avrupa Kulturunde Kusursuz Dil Arayışı" adlı kitabında bu duşun izlerini suruyor. Kitabın en anlamlı jestlerinden biri ise, son sozu Doğulu bir yazara, İbn Hazm'a vermesidir. Eco'nun bu heyecanlı kultur yolculuğuna katılmak ve sonunda İbn Hazm'ın "kusursuz" demokratik yaklaşımını gormek isteyen herkese...


    Bu nadide eseri sizinle paylaşmaktan mutluluk duyuyorum.

    Gizli İçerik:
    Gizli içeriği görmek için mesaj yazmalısınız.