Halen beş milyara yakın insanın yaşadığı yeryuzunde, başka hicbir ek faaliyete gerek duyulmaksızın mevcut nufusun on mislini besleyebilecek seviyede bir uretim yapıldığı halde, milyonlarca insanın aclıkla penceleştiği soylenirse ortada bir bozukluğun var olduğunu ileri surmek icin zeki olmak şart değildir.
Ureticilerin, fiyatları duşurmemek icin piyasaya mal arz etmekten kacınıp stoklama yolunu tercih ettikleri bir dunyada, bir kısım insanların cıplak gezdiğini gorunce, bu işin icinde bir; bozukluk olduğunu soylemek icin ekonomi tahsil etmeye gerek de yok.
Kaliforniya?nın portakal bahcelerinde portakal toplamaya cıkmış yuzbinlerce tarım işcisinin gunde uc portakal karşılığında butun gun calışmaya mecbur bırakıldıkları icin karınlarını doyuramadıkları, fakat bahce sahiplerinin fiyatları duşurmemek sin toplanan portakalları denize doktukleri bir dunyada, bir bozukluk olduğunu gorebilmek icin Kaliforniya?ya portakal toplamaya gitmiş olmamız da gerekmez.
Afrika?da, Hindistan?da, Guneydoğu Asya?da, Guney Amerika?da, aclıktan kemikleri cıkmış bebelerin resmini cektirmek icin yarışa giren ve bu yarışta binlerce lirayı bir kalemde sarf edebilen gazete ve dergilerin bulunduğu bir dunyada; en ac insanın fotoğrafını ceken foto muhabiri altın madalya ile taltif edilirken, fotoğrafı cekilen ac bebenin sırtındaki para kazanabilen becerikli gazeteciler tebriklere boğulurken, ac insanların kendi halleriyle başbaşa bırakılmasında bir bozukluk olsa gerek.
Yoksul cocukları esirgeyip korumak adına duzenlenen balolarda, gobekleri yeterince şişmiş adamların sabahlara kadar vur patlasın cal oynasın vakit gecirirlerken, bu cocukların okuma kitaplarını nasıl satın alabileceğinin hesabının yapıldığı bir dunyada bir bozukluk var demektir.
Ac kalma tehlikesiyle nufus planlaması yapmak icin teşkil edilen ekiplere binlerce liralık harcırahlar tahsis edilip bir o kadar hastane ve doktor masrafına katlanılırken, doğmamış cocukların rızıkları yuzunden uykuların kactığı dunyada bir bozukluk olsa gerek.
Doğmuş cocuğu beslemek icin sarf edilecek paranın ana rahmindeki cocuğun doğmaması icin sarf edildiği bir dunyada bir bozukluk, bir terslik var demektir.
Daha en az kırk milyar insanın rahatlıkla barınabileceği bir dunyada, kırk katlı binaların yapılmasına rağmen insanların mesken sıkıntısından şikÂyetci oldukları bir dunyada akla aykırı bir duzenin işlediğinden şupheye duşmemeli.
Okullarında cocuklarına cinsel eğitimin verildiği ulkelerde ve en cok bu ulkelerde, akla gelmez sapıklıkların en yaygın bicimde yerleşmiş olması vakıası ile ırza tecavuz olaylarının, alkolizmin, klinik akıl ve ruh hastalarının en cok bu ulkelerde yoğunlaştığının gorulduğu bir dunyada, bu işlerin duzenlenmesinde de bir bozukluğun olduğunu kabul etmek gerekecektir.
İletişim araclarının gecmişin hic bir doneminde gorulmemiş bicimde coğaldığı ve gunluk hayatımızı doğrudan etkilediği bir dunyada, insanların fertler olarak iletişimsizlikten bu kadar yakındığı bir tablo ile karşılaşıyorsak, bu işte de bir bozukluğun olduğunu teslim etmek zorundayız demektir.
Kısaca soylersek, bugun problem alanı olarak onumuze getirilen konuların tumune duzmece problemler diye bakılmalıdır. İnsanlar her neyi put olarak gormuşlerse, o putlar karşılarına problem olarak cıkmaktadır. Bu acıdan bakıldığında, gunumuz dunyasında asıl problemlerin problem diye uğraşılan konular olmadığını, fakat asıl problemin kafa yapısından doğduğunu soylemek gerekecektir. (kitap icinden bir bolum)
Rasim Ozdenoren
Muslumanca Duşunme Uzerine Denemeler
Yeni Şafak Gazetesi Kultur Eki
111 Sayfa / 2.98 mb