• 15-07-2022, 05:41:29
    #1
    Kultur Yorumları
    Terry Eagleton

    AYRINTI YAYINLARI
    Kitabın ozgun adı: The Idea of Culture
    Ceviren: Ozge Celik
    Yayın Yılı: 2005

    alpdeniz'e

    Gizli İçerik:
    Gizli içeriği görmek için mesaj yazmalısınız.


    Kendine yeten doğal varlıklar olmadığımız gibi, doğuştan kulturel varlıklar da değiliz. Hayatta kalmak icin doğayla aramızdaki ucurumu kulturle kapatmak zorundayız. Eagleton, her zamanki akıcı ve carpıcı anlatımıyla, boylesine mecbur olduğumuz kultur duşuncesinin gecmişten gunumuze izini suruyor. Farklı kultur yorumlarını titizlikle irdeleyerek tartışmaya acarken, bir yandan toplum tasarımlarına, bir yandan da ideolojinin belirleyiciliğine dikkat cekiyor.
    Egemenlik kurma/direnme sureclerinde, aslında doğası gereği politik olmayan kulturun politikanın aracı haline getirilişini de ortaya koyan Eagleton, orneğin, kendini evrenselleştirme cabasında olan Batı kulturunun, yeni dunya duzeninde klasik sanat eserinde olduğu gibi, butunun gelişmesi icin her bileşenin istikrarı gerekir duşuncesiyle diğer kulturlerin işlerine burnunu sokuşunu ve kendi evi saydığı dunyayı istediği gibi duzenlemeye kalkışını gozler onune seriyor. Bizlere, "İnsani olan hicbir şey bana yabancı değil" sozunun bugun eski inceliğinden oldukca uzaklaşmış bir şekilde "Yeryuzunde her geri kalmış bolge cıkarlarımız icin tehdit oluşturabilir"e donuşturuluşunu izletiyor ve ister istemez duşunduruyor. Kulturun din, milliyetcilik, kulturelcilik, seckincilik, doğalcılık, ulus-devlet, kapitalizm, modernizm ve postmodernizmdeki yeri nedir? Butun bu anlayışların kulturu yorumlayışları nasıldır? Uygarlık, ozdeşlik ve ticari ilişkiler olumlu kavramlar gibi algılanırken nasıl oluyor da en buyuk kultur savaşlarının sebebi olabiliyor? Kultur kavramının yazgısı ya somutlaştırılmak ya da indirgenmek mi?

    "Butun `iyi' şeylerin altında ne cok kan ve vahşet yatıyor!" diyen Nietzsche, bir anlamda kultur savaşlarının en kısa ve carpıcı ozetini veriyor. Yine de hicbir kultur tumuyle olumsuz olamaz. Cunku şeytani amaclarına ulaşmak icin olsa da her zaman erdemden de dem vurmak, muhakeme, inisiyatif ve zekÂya alan acmak durumundadır. Bu anlamda butun kulturler kendisiyle celişir, celişirken de bize umutsuzluk icin olduğu kadar umutlanmak icin de neden verir. İşte kultur politikalarının amacı, umudumuzu gerceğe donuşturmek olmalıdır.

    Edebiyat eleştirisinin ve "edebiyat eleştirisi"nin eleştirisinin gunumuzdeki en etkili kalemlerinden olan Eagleton, modern dunyanın ucucu olduğu kadar seckinci de olan "kulturlu olma" mitini ve "kulturlu insan"ı kriz, savaş, farklılık ve doğa gibi farklı acılardan, keskin ve ironik bir bicimde yorumluyor.