'ŞİDDET BAZEN COK HOŞTUR!'


CEZAEVİNDEN CIKTIKTAN SONRA DORT ELLE İŞLERİNE SARILAN, UFKUNU YENİLEYEN UNLU MANKEN TUĞBA OZAY CARPICI ACIKLAMALAR YAPTI.

Yaşadığı ilişkiler yuzunden zaman zaman başı derde giren Ozay, “Şiddet bazen cok hoştur. Hani boyle bir tatlı sertlik vardır ya ilişki icersinde, hatta bu cezbedici de olabilir' dedi.

Peşmerge kızı Zine'yi canlandırdığınız 'Saddam'ın Askerleri' sizin ilk sinema filminiz oldu değil mi?

Evet, ilk filmim. Bugune kadar başka projeler ilgili teklifler de geldi ama kabul etmemiştim.

Niye?

Toyluk ve amatorlukten dolayı reddettim.

İcinize ne sinmemişti?

'Karışık Pizza' adlı bir filmden teklif aldım ama kombinezonlu bir sahne yuzunden kabul etmedim. Hic unutmam, 'Zehirli Cicek' dizisinde Kerem Alışık'la opuşme sahnesini bir turlu cekememiştik. 'Opuşmem' demiştim. Cok utanmıştım. Komikti, Kerem'in boyu bana yetişmediği icin altına beşlik takoz koymuşlardı. En sonunda kamera sırtımdan beni gorup opuşurmuşuz hilesiyle o sahneyi cekmişti. Yine başka bir dizide Karahan Cantay'la birlikte oynadığımız bir sahnede cok zorlanmıştım. Yapmam gereken şey, onu opup yataktan kalkmak. Yok, yapamadım. 'Omzuna bir buse kondurup, yataktan kalk' deyince iş halloldu. O donemdeki erkek arkadaşımla birbirimize girmiştik. Kıyamet kopmuştu.

Ama şimdi Zine olarak tecavuze uğradınız?

Oyunculukta sınırları zorluyorum. Rolum icime sindiyse, her şeyi yaparım. Ben bugun bir peşmerge kızını canlandırdım, yarın bir fahişeyi de canlandırabilirim ya da bir lezbiyeni de oynayabilirim. Zine de hayatın icinden gercek bir karakter.

Film, Kuzey Irak'ta, Saddam doneminde geciyor. Irak'ta koylulere yapılan baskı ve işkence anlatılıyor. Vurgulanan ana tema nedir?

Olaylara sebep olan Saddam değil, esas guc Amerika! Bu da gunumuzde bilinen bir gercek zaten. Amerika 'teror' diyor ama en buyuk teroru Irak'ta kendi yapıyor. Ben halkların kardeşliğine inanıyorum.

Bu rolu kabul ederek yanlış anlaşılabileceğinizi hic duşundunuz mu?

Her ne kadar biz barış ve kardeşlik mesajı veriyor desek de, bu işin icinde yer almam farklı anlaşılabilirdi acıkcası. Bu beni kaygılandırdı. 'Acaba bir propaganda mı yapılıyor?' denilebilir. Eğer fesatsanız, yureğiniz kotuyse zaten her şeyi kotuye cekersiniz. Bu, niyetle ilgili bir şey. Babama sordum, 'Kabul etmelisin' dedi. Sinemacılar ve başka oyuncularla da bu konuyu goruştum, onlar da hem fikirdi.

Medyada sevgililerinizden dayak yediğinize dair bir-takım haberler cıktı. Sizin gibi bir kadın nasıl tokat yer ya da yediği tokata nasıl karşılık vermez, aklım almıyor?

Herkes bana bunu soruyor. Ben hayatı cok seven biriyim. Bize bir kere yaşama şansı veriliyor. Karşımdaki insan kim olursa olsun once dostluğa inancım var. Bazen şiddet cok hoştur ama kalkıp da pata kute dovmek değil. Boyle bir tatlı sertlik vardır ya ilişkide. Hatta bu cok cezbedici ve tahrik edici de olabilir.

Nasıl yani bir tokat gibi mi?

Yok, tokat değil. Ortalık ayağa kalkmasın şimdi. Şiddete karşıyım ama tatlı sert erkek iyidir. Dunyadaki her kadın yeri geldiği zaman maco olan adamı ister. Hele bir coğu tamamen maco istiyor. Maco demek, yaradana sığınıp kadın dovmek değildir.

İlişkilerde yaşanan şiddet sizce normal midir?

Bir ilişki icinde şiddet varsa, bu surekli hale geldiyse o ilişkiden hayır gelmez. Bugun bir cok kadın unlu unsuz, zannediyor musun ki her şeyleri toz pembe gidiyor? O, 'X' adındaki kadın televizyon televizyon gezip cok mutlu olduğunu soyluyor, ama kocası kadını aldatıyor da, dovuyor da, her şeyi yapıyor. Benim şanssızlığım şu, herkes her şeyi yaşıyor, kimseye bir şey olmuyor, olan bana oldu. Hak etmediğim şeyler yaşadım. Bazı şeylerin bedelini cok ağır odedim.

Tecavuz sahnesinde ne hissettiniz?

O anda tamamen rolume konsantre oldum. Tecavuz sahnesine kendimi kaptırdım. Psikolojim bozuldu, gercekmiş gibi geldi. O sahnede cok buyuk bir de kaza atlattık. Film icabı ben tecavuze uğrarken, annemi canlandıran Ayla Hanım olumden dondu. Bana tecavuz eden adama vurdu, o da onu ittirdi. Yerdeki tahtanın uzerine duşen zavallı kadının kafasına paslı civi girdi. Kanlar icinde kaldı. Hemen onu kucakladım, dışarı cıkardım. Yureğim ağzıma geldi. Kotu bir tecrubeydi.

Elime, filmdeki Kalaşnikof'lu fotoğraflarınız gecince şaşırdım, silah kullanabiliyor musunuz?

Silah kullanmayı bana babam oğretti. Karadenizli bir aileyiz biz. 7 yaşından beri silah kullanıyorum. Atıcılığı spor olarak goruyorum ve cok seviyorum. Cocukluğumda poligonlara falan gider, polislerle atış yapardım. Asla bir canlıya ateş edemem, etmem. Kuş olur, tavşan olur ne olursa olsun. Gecenlerde ciftlikteydik, 20 metreden beş şişeyi rahatlıkla vurdum. Hedefte hic ıskalamam. 12'den vururum. Niye bana bu tur rolleri veriyorlar sanıyorsun?

Uzerinizde silah taşır mısınız?

Asla taşıma taraftarı değilim. Ben motosiklet de kullanıyorum. 260'yı gordum hız olarak. Bircok arkadaşım motosiklet sevdasından oldu.