Lemmy kariyerinin 40'ıncı yılında yoluna tam gaz devam ederken kaydettiği "Kiss Of Death" (Olumun Opucuğu) ile "son"a bir gonderme mi yapıyor bilemiyoruz. Bildiğimiz şey ise bir insanın 62 yaşında bile gurultulu ve Rock'N'Roll dolu bir albume imza atabildiği gerceği.
Israrla album yapmaya, ısrarla Rock'N'Roll yapmaya, ısrarla Rock'N'Roll yaşamaya, ısrarla turnelere cıkmaya ve konserler vermeye devam eden Lemmy dedenin o eşsiz sesine aşina olan her bunye icin hic kuşkusuz ki heyecan verici bir album bu. Zira bu bunyeler icin Lemmy'nin sesinin olduğu, Motorhead muziğinin olduğu her album heyecan vericidir! Fakat bazı gercekleri de gormezden gelmek olmaz. Soz konusu albumun sahibi bizler icin tanrı katmanında olan Lemmy Kilmister olsa bile…
Nedir bu gercekler?
Her şeyden once Motorhead'in ozellikle 80'li yıllardan beri itinayla uyguladığı "bir album iyi-bir album vasat"(kotu diyemememizin sebebi, carpılmaktan korkmamızdır) cıkarma politikasının 2000'li yıllardaki uzantısı icerisindeyiz. Muhteşem "We Are Motorhead"in ardından gelen vasat "Hammered". Onun ardından gelen super album "Inferno" ve "Inferno"ya gore cok daha vasat bir album "Kiss Of Death"…(Bu vasat tanımlamaları kesinlikle Motorhead standartları goz onunde tutularak kullanılmıştır.) Her ne kadar Lemmy bu albumun "Inferno"dan daha iyi bir album olduğunu soyluyorsa da ve işin ucunda carpılmak tehlikesi olsa da bu konuda Lemmy dedeye katılmadığımı soylemek zorundayım.
Hemen hemen tum Motorhead albumlerinde olduğu gibi oldukca gaz bir ritmik yapıya sahip olan acılış parcası klasiği bu albumde de devam ediyor. "Sucker" uzun suredir Motorhead dinlemeyenlerin aclıklarını giderecek, klasik Motorhead kalıplarıyla orulmuş, doyurucu bir konser parcası.
Ardından gelen "One Night Stand" tempoyu orta seviyeye cekse de dalgalandırıcı sozleri ile dikkat cekiyor. 3'uncu şarkı "Devil I Know" da Motorhead kalıpları icerisinde, zaman zaman kopan zaman zaman hız kesen bir "formul" şarkısı. Fakat 2'inci nakarat sonrası giren 10-15 saniyelik riffler durumu toparlıyor. Şarkının geneli icin ise fabrikasyon diyebiliriz. Bu saatten sonra da Motorhead'den yaratıcı besteler beklemediğimiz icin normal karşılıyoruz.
Ve sırada albumun en heyecan verici şarkılarından (bence en iyi iki şarkıdan biri) "Trigger" var. Sadece nakarat kısmındaki vokal-gitar melodileri uyumu bile yeter. Geri kalan kısımlar da Lemmy'nin o kirli haykırışlarıyla, guclu gitar rifflerine eşlik etmesiyle geciyor. Nakaratın eğlenceli ve vurucu yapısını grup da cok iyi anlamış olacak ki şarkının sonuna doğru epey bir tekrar ediyorlar.
"Under The Gun" aynı rifflerin surekli tekrar ettiği gosterişsiz, duz ve biraz da filler (albumlerde boşluk doldurmak icin yazılmış olan) bir parca. Sonundaki gitar solosunun uzunluğu da durumu kurtaracak nitelikte değil.
Albumun yarısına geldiğimizde bizi karşılayan "God Was Never On Your Side" bundan yıllar sonra Motorhead klasikleri sayılmaya başlandığı zaman bahsedilecek şarkılardan biri olmaya aday. Akustik giriş ve şarkının huzunlu atmosferi bunu sağlayacak olan temel etkenler. Lemmy şarkı soylemiyor da ağlatıyor bu sefer, boşalan kadehler coğalırken… "Tanrı hicbir zaman senin yanında değildi yavrum!"
Albumun ikinci yarısı ritmik yapısı oldukca kuvvetli olan ve albumun Rock'N'Roll'dan ziyade en "Metal" şarkılarından "Living In The Past" ile başlıyor. Lemmy bu şarkıda icindeki muzik tutkusunu en katıksız şekilde şarkıya yansıtmış. Bu şarkı albumdeki favorilerimden.
8'inci şarkı "Christine" yine klasik Motorhead kalıpları ile oluşturulmuş bir şarkı. Lemmy'nin sadece nakaratta değişen standart vokalleri, aynı rifflerle bezenmiş bir background, şarkı ortasında ve sonlarında birer gitar solosu, guclu fakat fazla klişe davullar… Şarkıdaki riffler ne kadar mid-tempo olmasa ve ne kadar "mutlu" havada olsalar da, bunun gibi milyonlarca Motorhead şarkısı var… Eğlenceli denebilir ama gayet sıradan bir şarkı.
Bir Manowar şarkısı ismini andıran "Sword Of Glory"de ise bu durum yer yer atraksiyonu bol davullar ile ve nakarat kısmındaki guzel gitar melodisi ile kurtarılıyor. Şarkı başında Lemmy dede "Listen!" diye emrediyor. Aksini yapmak olmaz! Bu şarkıdaki gitar solosu da klasik Motorhead sound'u duşunulduğu vakit oldukca ayrıksı kacıyor acıkcası. Ve bence cok guzel bir solo!
"Be My Baby" sert ve Metalik rifflere dayalı bir şarkı. Nakarat kısmına geldiğimiz zaman kendimizi ickinin ve Rock'N'Roll'un gırla gittiği bir parti ortamında hissediyoruz. Lemmy'nin soz yazımına hayran olmamak elde değil. Phil Campbell bu şarkıda da Motorhead icin sıradışı sayılabilecek bir solo atmış ve bu solo da olukca etkileyici!
"Kingdom Of The Worm" ise karanlık bir şarkı. Lemmy'nin hızlı cumleleri korku salacak cinsten. Albumde beğendiğim şarkılardan biri aynı zamanda. Son ses dinlemeniz tavsiye edilir.
Albumun son şarkısı "Going Down"da, bu Rock'N'Roll ilahı uc ihtiyar delikanlı eğlenceli ve coşkulu bir veda sunuyor size. Albumun bence en iyi şarkısı! Şarkının sonunda uzun sure tekrar eden riffler, headbang dolu bir nokta koymanızı sağlayacaktır bu albume!
"Kiss Of Death" sonuc itibariyle bir Motorhead fanı değilseniz dinlemeseniz de olur diyebileceğim bir album. Klasik gurultulu ve kirli Rock'N'Roll'a dair olan Motorhead kalıplarını aşmayan, standart ve bence vasatı aşamayan yapıya sahip. Albumdeki favorilerim melodik ve eğlenceli "Trigger", ballad "God Was Never On Your Side", sert "Kingdom Of The Worm" ve eski alışıldık Motorhead coşkusunun yakalandığı son şarkı "Going Down". Fakat bu şarkılar da tum Motorhead kariyerini duşunduğum vakit one cıkamıyorlar. Gerci Motorhead'den bu saatten sonra kariyerlerinin en iyi albumunu bekleyen de yok ama…
__________________