Bildiğiniz uzere "kara kutular (ucuş veri kayıt cihazları)" ucak kazalarının en buyuk tanıklarıdır. Ucuş esnasındaki değişimleri algılayan sensorler sayesinde kazanın ardından aktif hale gelen bu vericiler, 30 gun boyunca sinyal yayar ve uluslararası arama-kurtarma uyduları tarafından algılanır; boylece ucağın yerinin belirlenmesini sağlar. Gucunu bataryadan alan kara kutular, suya duştuklerinde ise 6.000 metre derinliğe kadar 30 gun boyunca ses dalgası yayabilir.
İcinde bulunan cipler, kaydedilen butun verileri saklar. Bu bilgiler hassas olduğu icin kara kutular cok dayanıklı malzemelerden yapılır, ucak duşse dahi minimum hasar alarak icindeki bilgileri korumayı başarır.
[h=2]Oncelikle şunu belirtmek gerekir ki trajik ucak kazaları yaşanıyor olsa da hÂl acık ara en guvenli ulaşım aracı ucaklardır.[/h]
Anlık ucuşları gosteren bir internet sitesindeki bu gorselde de gorulduğu uzere sadece şu an bile gokyuzunde cok sayıda ucak bulunuyor. Bir de butun gun, hatta butun yıl boyunca yapılan ucuş miktarını duşunun. Bir pilotun, kariyeri boyunca 10.000 kadar ucuş yapıyor olmasını bilmek de ucaklara olan guveninizi artıracaktır. Yani ucak kazasında olme ihtimaliniz buyuk ikramiyeyi tutturma ihtimalinizden bile duşuktur.
[h=2]Kara kutu, ismiyle ironik bir şekilde "kara" değildir.[/h]
Cunku kaza sonrasında kolay fark edilebilmesi icin kırmızı renk tercih edilmiştir. Ucak enkazının parcaları yuzlerce metre savrulabilir; genellikle de dağ, orman, okyanus gibi yerlerde arama yapılacağı icin kara kutuların renginin gercekten kara olması buyuk bir dezavantaj olurdu.
[h=2]İcindeki hassas bilgiler, titanyumdan ya da celikten yapılmış kalın metal bloklarla korunur.[/h]
Bu cihazlar 2,25 tonluk basıncı kaldırabilecek kadar sağlamdır. Ayrıca ısı ve yangına karşı korunması icin de plastikle cevrili sıvı kopukle donatılmıştır. Isıya dayanıklılığı 1.100 santigrat dereceye kadar ulaşabilir.
Cok sağlam yapılır cunku kokpitte yapılan tum konuşmalar, ucağın yaptığı tum hareketler, motordan gelen veriler, irtifa, rota, yakıt durumu, kabin ısısı, hava basıncı ve daha pek cok veriyi kayıt altına alır.
[h=2]Gelelim asıl sorumuzun cevabına: Kara kutular madem bu kadar dayanıklıysa ucaklar neden aynı malzemelerden yapılmıyor?[/h]
Ucaklar kara kutuların yapıldığı malzemelerden yapılsaydı onları ucurmak cok daha maliyetli olurdu. Ucakların yapıldığı aluminyum, kara kutuların yapıldığı titanyumdan iki kat daha hafiftir. Aslında titanyum da hafif bir metaldir fakat ozgul ağırlığı 4.51'dir, aluminyumunki ise 2.71'dir. Havadayken kanatların esnemesi gibi faktorler de onemlidir; ucaklarda kullanılan aluminyum, cam karışımlı olduğu icin hem sert hem yuksek esneme kabiliyetine sahiptir.
Daha da onemlisi, maliyeti onemsemeyip ucaklar titanyumdan yapılsaydı bile yine can kaybı yaşanırdı. Duşen ucak parcalanmazdı fakat o kadar yuksekten o hızla yere carpan sert bir ucağın icinden kurtulabilmek cok mumkun olmazdı. Daha iyi anlamak adına duşen bir asansor orneği verilebilir, asansore bir şey olmaz fakat icindekiler yine de zarar gorur.
İcinde bulunan cipler, kaydedilen butun verileri saklar. Bu bilgiler hassas olduğu icin kara kutular cok dayanıklı malzemelerden yapılır, ucak duşse dahi minimum hasar alarak icindeki bilgileri korumayı başarır.
[h=2]Oncelikle şunu belirtmek gerekir ki trajik ucak kazaları yaşanıyor olsa da hÂl acık ara en guvenli ulaşım aracı ucaklardır.[/h]

Anlık ucuşları gosteren bir internet sitesindeki bu gorselde de gorulduğu uzere sadece şu an bile gokyuzunde cok sayıda ucak bulunuyor. Bir de butun gun, hatta butun yıl boyunca yapılan ucuş miktarını duşunun. Bir pilotun, kariyeri boyunca 10.000 kadar ucuş yapıyor olmasını bilmek de ucaklara olan guveninizi artıracaktır. Yani ucak kazasında olme ihtimaliniz buyuk ikramiyeyi tutturma ihtimalinizden bile duşuktur.
[h=2]Kara kutu, ismiyle ironik bir şekilde "kara" değildir.[/h]

Cunku kaza sonrasında kolay fark edilebilmesi icin kırmızı renk tercih edilmiştir. Ucak enkazının parcaları yuzlerce metre savrulabilir; genellikle de dağ, orman, okyanus gibi yerlerde arama yapılacağı icin kara kutuların renginin gercekten kara olması buyuk bir dezavantaj olurdu.
[h=2]İcindeki hassas bilgiler, titanyumdan ya da celikten yapılmış kalın metal bloklarla korunur.[/h]

Bu cihazlar 2,25 tonluk basıncı kaldırabilecek kadar sağlamdır. Ayrıca ısı ve yangına karşı korunması icin de plastikle cevrili sıvı kopukle donatılmıştır. Isıya dayanıklılığı 1.100 santigrat dereceye kadar ulaşabilir.
Cok sağlam yapılır cunku kokpitte yapılan tum konuşmalar, ucağın yaptığı tum hareketler, motordan gelen veriler, irtifa, rota, yakıt durumu, kabin ısısı, hava basıncı ve daha pek cok veriyi kayıt altına alır.
[h=2]Gelelim asıl sorumuzun cevabına: Kara kutular madem bu kadar dayanıklıysa ucaklar neden aynı malzemelerden yapılmıyor?[/h]

Ucaklar kara kutuların yapıldığı malzemelerden yapılsaydı onları ucurmak cok daha maliyetli olurdu. Ucakların yapıldığı aluminyum, kara kutuların yapıldığı titanyumdan iki kat daha hafiftir. Aslında titanyum da hafif bir metaldir fakat ozgul ağırlığı 4.51'dir, aluminyumunki ise 2.71'dir. Havadayken kanatların esnemesi gibi faktorler de onemlidir; ucaklarda kullanılan aluminyum, cam karışımlı olduğu icin hem sert hem yuksek esneme kabiliyetine sahiptir.
Daha da onemlisi, maliyeti onemsemeyip ucaklar titanyumdan yapılsaydı bile yine can kaybı yaşanırdı. Duşen ucak parcalanmazdı fakat o kadar yuksekten o hızla yere carpan sert bir ucağın icinden kurtulabilmek cok mumkun olmazdı. Daha iyi anlamak adına duşen bir asansor orneği verilebilir, asansore bir şey olmaz fakat icindekiler yine de zarar gorur.