Zonguldak ’taki bir hastanede pansuman gorevlisi olarak gorev yapan Yusuf A. (42), gecen yıl şubat ayında polis merkezine giderek “Teslim oluyorum, oğlumu oldurdum.” dedi. İhbar uzerine harekete gecen polis ekipleri, Miyesser Mahallesi mevkisinde 16 yaşındaki A.A.'yı evine gitmeye calışırken buldu. Cağrılan 112 Acil Sağlık ekiplerinin ilk mudahalesinin ardından hastaneye kaldırılan A.A., tedavi altına alındı. Hastanede tedavisinin ardından iyileşip taburcu oldu. Sorgusunda oğlunu oldurmek amacıyla boş bir alana getirdiğini anlatan Yusuf A., olay gununden bir gun once kendisini Allah'a adamak icin kravat ile intihar girişiminde bulunduğunu, kravatın kopması uzerine olayı gercekleştiremediğini anlattı. Olay gunu sabahı ise uyandığında oğlu A.A.'yı, Allah'a adak olarak adaması ve oldurmesi gerektiği talimatını aldığını bunun uzerine oğluna Filyos'a su doldurmaya gitmeyi teklif ettiğini soyledi. Aracta giderken oğluna “Teslimiyetini goster.” deyince A.A.'nın da bu teklifi kabul ettiğini, aracı yol kenarına park ettiğini anlattı. Boynuna vurduğu bıcak darbeleriyle oğlunun yere yığıldığını soyleyen Yusuf A., uzerini montla orttukten sonra olduğunu duşunup Allah'a olan adağını tamamladığını duşunerek, olay yerinden ayrıldığını anlattı. Yaptıklarından pişman olmadığını soyleyen Yusuf A., kendisinin de bir hic olduğunu dile getirdi. Olay sonrası tutuklanan Yusuf A., bir sureliğine Adli Tıp Kurumu Gozlem İhtisas Dairesi'nde gozlem altına alındı. Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan iddianamede, babası ile ilişkilerinin cok iyi olduğunu anlatan A.A.'nın; son donemlerde babasının bazı değişik tavırları olduğunu ve onu kırmamak icin ona inandığını soylediği yer aldı. Kendisine “Oğlum ben bir hicim, her şey Allah'tan. Benim bıcağım seni kesmez, bana inanıyorsun değil mi?” dediğini ve bunun uzerine aractan inerek komutlara uyduğunu soyleyen A.A., babasına guvendiğini ancak bir anda ensesini kestiğini, gozleri kararınca yaralandığını anladığını anlattı. Babası Yusuf A.'nın olay yerinden ayrıldıktan sonra gucunu toplayarak yerden kalkarak evine gitmeye calıştığını soyleyen A.A., olay sonrası polis ekiplerinin kendisini bulması uzerine hastaneye kaldırıldığını anlattı. Yusuf A.'nın eşi Semra A. ise eşinde birtakım değişiklikler ve garip soylemler olduğunu, oğlu ile eşi arasında gecen olaydan dolayı şikayetci olmadığını soyledi. Adli Tıp Kurumu ise hazırladığı raporda, yaralanmanın kişinin yaşamını tehlikeye sokan duruma neden olduğuna yer verdi. İddianamede ‘tasarlayarak altsoya karşı kasten oldurmeye teşebbus ’ sucundan ağırlaştırılmış muebbet hapis cezası ile cezalandırılması istenen Yusuf A.'nın, 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yargılaması suruyor. Zanlının Adli Tıp Kurumunca yapılan muayenesinde, herhangi bir akıl hastalığı ve zeka geriliği saptanmadığı, işlediği sucun anlam ve sonuclarını idrak etme, herhangi bir akli arızanın icinde olduğunu gosterir tıbbi bulgu ve belgeye rastlanmadığı ifade edildi. Sanığın işlediği suca karşı cezai sorumluluğunun tam olduğu oy cokluğu ile beyan edildi. Polislerin ekip otosuna alarak olayın yaşandığı yere getirdiği baba Yusuf A., burada polislerin kendisine yonelten soruya, oğlunu Allah yolunda kurban etmek icin boyle bir şey yaptığını soyledi. Kendisi icin koc, oğlunu ise Allah icin kurban verdiğini anlatan baba, “Oğlumu buraya Rabbime kurban etmeye getirdim. Bildiğim bu. Burayı oylesine sectim. Olayı sabah planladım. Rabbim boyle uygun gordu bildiğim sadece bu. Bıcağı kasaptan bugun aldım. Kendime koc oğlumu Rabbime kurban ettim. Uyuşturucu madde falan kullanmıyorum. Rabbim boyle istedi. Ben bir şey bilmiyorum. En doğrusunu Rabbim bilir. Ben oldurdum diye karakola geldim. Ben oldu biliyorum. O yuzden karakola geldim.” dedi.