Butun dunyada ticaretin buyumesi ve buyuk olcekli işletmelerin elinde bulundurduğu avantajların farkına varılması ile butun dunyada olduğu gibi yurdumuzda da sayısını hızlı bir şekilde arttıran holding şirketler ile ilgili yazımızda holding şirketlerin yasal cerceveleri ile kurulma bicimlerinden bahsediyor olacağız. Butun dunyadaki ticaret ve uretimi elinde bulundurmaya calışan sermaye topluluklarının hızlı bir şekilde kucuk ve başarılı şirketleri bunyelerinde biriktirerek oluşturdukları holding şirketler ic yapı itibarı ile piramit şeklinde bir yapıya sahiptir. Bu piramit ile anlatılmak istenen butun şirketlerin ustunde bulunan bir baş mertebenin ve bu mertebenin altında yetkisi ve sermaye iştiraki giderek azalan şirketler topluluğunun bulunduğudur.
Holdingler ulkemizde yasalar acısından, kuruluş bakımından bir Anonim Şirket olsalar da, bu kuruluş bicimine gore farklılık gosterdikleri bir yanları da vardır. Bu farka gore ana sozleşmede bulunan “Amac ve Konu” ile “Karın Dağıtımı” maddelerinin Turk Ticaret Yasasının duzenlemesidir. Turk Ticaret Yasası ’nın 466/4 maddesi Holding Şirketlerin ana sozleşmelerinde bulunması gereken “Amac ve Konu” başlıklarını detaylı bir şekilde duzenlemektedir.
[h=3]Holding Şirketlerin Kurulması[/h]Kamuoyunda yaygın bir kanı olan Holding Şirket kurabilmek icin en az beş şirket gereklidir duşuncesi yanlıştır. Yazımızın ilerleyen kısımlarında Holding kurmak icin ne gibi gerekliliklerin olduğundan bahsediyor olacağız.
Turk Ticaret Kanunu holding şirketleri anonim, limited, kolektif, komandit ve paylı komandit şirketlerden farklı olarak yedek akce ile ilgili hukumlerin duzenlenmesi sırasında ele almış ve holding şirketlerden sadece dolaylı bir şekilde bahsetmiştir. Holding şirketler kuruluşları itibarı ile anonim şirketlere benzerlik gostererek ani ve tedrici kuruluşa ilişkin hukumler ile kurulmaktadırlar. Bu hukumlere gore holding şirketlerin kurulabilmesi icin beş gercek ya da tuzel kişinin ortaklık olarak bir araya gelmesi gerekmektedir. Holdinglerin kurulabilmesi icin yatırılması gereken sermaye tutarı ise en az 50.000 TL şeklinde belirtilmektedir.
Bilinmesi gereken bir diğer onemli husus ise normal anonim şirketlerin kuruluşlarında ya da sozleşme değişikliklerinde Bakanlıktan alınacak bir izne ihtiyac duymamalarına rağmen holding şirketlerin kurulumu ve ana sozleşme değişiklikleri icin bakanlıktan alınacak izin mecburidir. Yalnız bilinmesi gereken bir nokta vardır ki Sanayi ve Ticaret Bakanlığı İc Ticaret Genel Mudurluğu tarafından sadece saf holding ya da anonim şirket mertebesinde holding şirketlerin kurulmasına izin verilmektedir. Bu durumda anlamak gerekir ki normal bir anonim şirket kurmak icin bakanlıktan bir onay alınması gerekmezken holding kurulumunda gereken bakanlık izni holdingleri diğer şirket kurulumlarından ayıran en onemli ozelliktir.
28 Kasım 2012 tarih ve 28481 sayılı Resmi Gazete ’ye gore „Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarında aranan Usul ve Esas şartları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Gumruk ve Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yonetmelik ’le holding şirketlerin genel kurullarında Bakanlık temsilcisinin bulunması şarttır“ şeklinde acıklanmaktadır.
Holding kavramı ile birlikte cokca duyduğumuz bir diğer kavram ise "saf holding" kavramıdır. Saf Holding kavramı ile anlatılmak istenen sınai ve ticari faaliyetlerde bulunmadıkları halde genel gayeleri bunyelerinde bulundurdukları şirketlere iştirak etmek olan Holding şirketlerdir. Holding kavramı ile beraber duyduğumuz bir diğer kavram ise "karma holding" kavramıdır. Bu kavram ile anlatılmak istenen ise ismi gecen holdinglerin ticari faaliyetlere doğrudan katılmasıdır. Bu şirketler bunyelerinde bulundurdukları şirketlere iştirak etmenin yanı sıra kar amaclı ticari faaliyetlerde bulunmaktadırlar.
Gunumuzde holdingler var olan şirketlerin birleşmesi ile oluşmak yerine orneklerine baktığımızda ulkemizde genel olarak kurulduktan sonra bunyelerine ceşitli alanlarda ticari faaliyetlerini surduren irili ufaklı şirketler katarak buyumeye devam etmektedirler.
Holding şirketler kurulma aşamalarında en baştan direk olarak bir holding şirket olarak kurulmak yerine var olan anonim şirketlerin birleşerek, ticaret unvanı, amac ve konu maddelerinde yapılacak değişikliklerle holding şirketlere donuştuklerini gormekteyiz ancak bu durumda da Sanayi ve Ticaret Bakanlığından alınacak olan iznin şart olduğunu unutmamakta fayda vardır.
Turk Ticaret Kanunun 519. maddesine gore anonim şirketlerde yıllık karın %5 ’i, odenmiş sermayenin %20 ’sine ulaşıncaya kadar kanuni yedek akceye ayrılmalıdır. Soz konusu %20 ’lik sınıra ulaşıldıktan sonra şirketin kar payı dağıtması halinde; md. 519/2-c uyarınca kÂrdan pay alacak kişilere dağıtılacak toplam tutarın %10 ’u genel kanuni yedek akceye eklenmelidir. Turk Ticaret Kanunun 519/3. maddesine gore ise genel kanuni yedek akcenin, sermayenin ya da cıkarılmış sermayenin yarısını gecmediği durumda sadece zararların kapatılmasına, işlerin kotu gittiği zamanlarda işletmeyi devam ettirmeye veya işsizliği onlemeye, sonuclarını hafifletme odaklı onlemler alınması icin kullanılması şeklinde duzenlemektedir.
Kurucu Ortakların Rolu
Holdingler sozleşmelerinde bildirdikleri ana amacları doğrultusunda sınai, ticari, mali, zirai ve diğer butun konularda faaliyet gosteren her ceşitten sermaye şirketine kurucu ortak olarak katılma hakkına sahiptir. Bu durumda bahsi gecen kurulacak ya da hali hazırda kurulmuş olan şirketlerin hisselerini satın alması bu şirketlere yonetici ya da kurucu ortak olarak katılabilmesi icin yeterlidir.
Kurucu ortak olarak dahil oldukları şirketlerin, yatırım, finansman, organizasyon ve yonetim alanlarında kalkınmasına ve ilerlenmesine yardımcı olur. Ticaretin ve yatırımın guvenli bir şekilde devam etmesini sağlar. Bu şirketlerin girişmeyi planladığı yeni yatırımlar ile ilgili şirketin mali yapısını ve kapasitesini inceleyerek uygulama konusunda yol gosterir ve oncu olur. bu şirketleri mali acıdan idare ve işletmelerini gercekleştirir uzun ve kısa vadeli planlamalarını yapar. Alınacak bu kararların hemen hepsinde genel kurulun onayının gerektiği de unutulmamalıdır.
Ulkemizde var olan holding şirketler ile ilgili istatistiklere bakıldığında, Turkiye ’deki ilk holding şirket unvanını 20 Kasım 1963 senesinde kurulan ve 12 Aralık 1963 tarihli resmi gazetede bu kuruluşun resmiyet kazandığı Koc Holding olduğunu gormekteyiz. Holding şirketler ile ilgili istatistiklere daha yakından baktığımızda ise 1980 senesinde ortalama 100, 1996 senesinde ortalama 526, 2001 senesi itibarı ile 762, 2009 senesi itibarı ile de 1.400 ’den fazla holding şirketin kurulduğunu ve varlığını surdurduğunu gormekteyiz.
Gunumuzde ulkemizde faaliyetlerini surduren holding şirketlerin hizmet verdikleri alanlar şu şekilde sıralanabilir:
Araştırma ve geliştirme,
Muhasebe organizasyon ve kontrolu,
Hukuk muşavirliği,
Finansman temini Pazarlama ve dağıtım,
Yatırım projelerinin hazırlanması,
Hedeflerin tayini Planlama Orgutlendirme ve kararların uygulanması,
Bilgisayar hizmetleri,
Sevk ve idare,
Mali revizyon ve vergi muşavirliği,
Piyasa araştırmaları,
Halkla ilişkilerin tanzimi,
Personel temini ve eğitimi gibi…Holdingler hizmet verdikleri bu alanlarda bunyelerinde bulundurdukları şirketlerin hizmet giderlerin gider olarak gosterebilmektedirler. Ancak bu giderlerin yasal olarak gosterilebilmesi icin bazı şartlar gereklidir. Bunlardan en onemlisi bu hizmetlerin katı olarak verilmiş olması, kesilmiş olan faturalarda verilen hizmetlerin ayrıntılı olarak belirtilmiş olması ve eğer verilen hizmetlerin hepsi birden bir faturada belirtilmiş ise verilen her hizmet bedelinin ayrı ayrı belirtilmiş olması gereklidir.