
Cumhuriyet donemi Turk edebiyatı, 1923 yılından başlayarak gunumuze kadar gelen edebiyattır. Bu edebiyatı anlamak icin oncelikle bu edebiyatın oluşumunu, safhalarını bilmek gerekiyor. Nitekim bu edebiyatın kaynağı Ataturk ve devrimleri kabul edilmektedir.
[h=3]Cumhuriyet Donemi Turk Edebiyatının Oluşumu[/h]Cumhuriyet devri Turk edebiyatını meydana getiren asıl unsur, yedi iklimin yok etmek icin saldırdığı Turk milletinin var olma mucadelesidir. Bir imparatorluğun yıkılıp yerine konan ulus – devlet anlayışının hayatta kalma ve buyume mucadelesidir. Bu bakımdan da edebiyatımızda ozel bir oneme sahiptir.
Milli Mucadele ’nin başarıya ulaşmasından sonra ulus egemenliğine dayalı, laik bir hukuk devleti kurulması amaclandı ve tum halk – sanatcılar – aydınlar bunun icin uğraştı. Bu uğraş, her alanda koklu değişiklikler, devrimler gerektiriyordu. Oncelikle yonetim bicimi değişti ve Cumhuriyet ilan edildi. Daha sonra Halifelik kaldırıldı ve yerine Diyanet İşleri kuruldu. Başkent Ankara oldu ve dil ile tarih alanında calışmalar yapılmaya başlandı. Bu calışmalar kurumsallaştırıldı 1931 yılında Turk Tarih Kurumu, 1932 yılında Turk Dil Kurumu oluşturuldu. Bu alanlardan sonra eğitim, ticaret, sosyal, hukuk, ekonomik, sanayi alanlarında atılımlar gercekleştirildi. Mustafa Kemal Ataturk onderliğinde bir millet uyanıyor ve gelişiyordu.
Yukarıda gelişmeler, edebiyata da on ayak oldu. Turk edebiyatında hareketlenmeler başladı. Aslen Turk edebiyatı, Milli Mucadele doneminde Kurtuluş Savaşı ’nın heyecanıyla Anadolu ’yu merkez alan bir edebiyat kurmuştu ve buna “Memleket Edebiyatı” deniliyordu. İşte bu memleket edebiyatı, Cumhuriyet ’in ilk yıllarında devam etti. Bu akımla birlikte Turk şiirinde “Beş Hececiler” donemi başladı. Bu şair topluluğu Anadolu ’yu yucelten, onu merkeze alan bir yonelim icinde yani Anadolu aşkıyla eserler verdiler. Bu bakımdan şiirlerinde halk şiirinin bicim ve ozellikleri de goruluyordu.
Beş Hececiler gibi Anadolu ’yu konu alanlar olduğu kadar bağımsızlar da vardı. Bağımsızlar, Beş Hececiler yanında Saf Şiir anlayışında olan ve Milli Mucadele doneminin şiir ozelliklerini takip eden şairlerimiz de vardı. Bu bakımdan bu donemi yekpare bir anlayışta toplamak zordur.
Yukarıda bahsedilen durumdan dolayı edebiyat tarihcileri, Cumhuriyet donemi Turk edebiyatını 3 bolumde inceler :
1923 - 1950 arasında Milli Edebiyat donemi etkisindeki ve Ataturk ile kurulan devleti yucelten, Anadolu ’ya yer veren edebiyat
1950 - 1980 siyasi – ideolojik karmaşaların yaşandığı ve edebiyatımıza farklı bakış acılarının girdiği donem edebiyatı
1980 askeri darbesiyle başlayan ve gunumuze kadar uzanan bireysel – felsefi edebiyat donemiCumhuriyet ’in kuruluşundaki gelişmeler, ondan sonraki siyasal ve sosyal değişmeler, darbeler, asker – egemen kultur, toplumsal yapıdaki değişmeler edebiyatımızı iyice hareketlendirmiş ve Cumhuriyet doneminin oldukca hareketli ve renkli gecmesini sağlamıştır. Boylece hem şiir hem roman hem de hikayede konu ve bicim yelpazesi fazlaca genişlemiştir.
Butun bu gelişmeler ve Cumhuriyet donemine genel bakışın ardından bu donemdeki edebiyat, kafa karışıklığı daha iyi anlaşılacaktır. Hasta adam olarak nitelendirilen Osmanlı ’nın yıkılarak doğan bu Turk Ulus egemenliği kimi zaman bocalama ile kimi zaman duşe kalka buyumuştur. Unutulmamalıdır ki Osmanlı “Hasta Adam” ise Cumhuriyet yeni doğan bir bebektir.
[h=3]Cumhuriyet Donemi Turk Edebiyatı ’nın Genel Ozellikleri[/h]Mili edebiyat doneminde Genc Kalemler adlı dergide kıvılcımlanan “Yeni Lisan” hareketi, bu donemde de devam etmiştir. Ozellikle Turk Dil Kurumu calışmalarıyla dilde yenilenme hareketi hız kazanmıştır.
Bu donemde yeni kurulan bir ulus devletten bahsettiğimiz icin sanat anlayışımız “Toplum icin sanat” anlayışıdır. Topluma hitap eden bir sanatın dili de elbette halk ağzına yakın olmalıdır ki bu bakımdan da yukarıda bahsedilen dil calışmaları edebiyat tayfasınca desteklenmiştir. Aslında yapılan dil calışmalarına, halk da katılmıştır. Oyle ki yabancı sozcuklerin yerine kullanılacak sozcukler, gazeteler aracılığıyla halka sunulmuştur ve bu şekilde bazı kelimeler dilimize monte edilmiştir.
Turk şiiri, 1940 II. Dunya Savaşına kadar, Milli Edebiyat ve Milli Mucadele edebiyatı etkisindedir. Ama işler 190 ve 1980 sonrasında değişmiş, daha bireyselci ve felsefi yaklaşımlar ortaya cıkmıştır.
Etki babına da gelirsek de bu donemde de Turk edebiyatı, Fransız edebiyatını ornek almış, Batı edebiyatı ve akımlarını yakında takip etmiştir. Takip ettiği ve sıkca kullandığı akımlar ise: Pozitivizm, Romantizm ve Realizm ’dir.
Cumhuriyet edebiyatının temelinin Kurtuluş Savaşına, Ataturk ’e ve onun devrimlerine dayandığını yukarıda soylemiştik. Bu bakımdan şiirde, romanda, hikÂyede, tiyatro ve bircok turde milli ve hamasi konuların işlenmesi zaruri hissedilmiş, bir nevi bir zafer coşkusu tum edebiyatımızı sarmıştır. Ayrıca bu donem edebiyatında bir modernleşme ve millet olma cabası da goze carpar; hak verilmesi gerekir ki Osmanlı bir imparatorluktu ve cok ulusluydu; ayrıca gerek din gerekse da yozlaşma yuzunden oldukca geri kalmış Cumhuriyet ’e adeta kultur harabesi bırakmıştı Osmanlı.
Milli edebiyat ile başlayan halka inme cabası, Cumhuriyet doneminin refah ve calışma ortamında hız kazanmıştır. Anadolu ’yu kalkındırma, sanatı ve edebiyatı geliştirme, edebiyatı halkla birleştirme gorevi elbette ki Cumhuriyet sanatcılarına verilmiştir. Anadolu insanını tanıma ve ulkeyi sanatsal olarak kaldırma bu donem sanatcılarının biricik emeli ve gorevi olmuştur. Bu donemde edebiyat, İstanbul dışına cıkarılan Mili Mucadele donemi edebiyatının tum Anadolu ’yu kapsaması şeklinde genişlemiştir.
Cumhuriyet donemi sanatcılarının bir gorevi de Cumhuriyet devrimlerini halka tanıtmak ve halk ile devlet arasında bir bağ kurmak olmuştur. Bu donemde Ziya Gokalp ustat kabul edilmiş ve onun “yerli olana ve halka doğru gidilmesi” ilkesi benimsenmiştir. Ulkenin hem siyasal hem ekonomik alanda kalkındırılmasının gereği olarak halkın eğitim ve refah seviyesinin yukseltilmesi gorulmuş ve bu gorev de Cumhuriyet sanatcısına layık gorulmuştur.
Cumhuriyet donemi Turk edebiyatının bir diğer kaynağı da halk bilimi yani folklordur. Turk Halk Sanatları ve Folkloru oldukca onemsenmiş ve bu bakımdan da Cumhuriyet donemi Turk edebiyatının ana kaynağı olarak belirlenmiştir. Karacaoğlan, Yunus Emre, Koroğlu başta olmak uzere Halk şairleri ornek alınmıştır. Aşık Veysel gibi halk ozanları unlenip halka tanıtılmıştır.
Cumhuriyet donemi Turk edebiyatının şiir devresinde yukarıda gorulen nedenlerin de etkisiyle şiirlerde olcu olarak hece olcusu benimsenmiştir. Dil de gunluk konuşma diline indirgenmiştir. Zaten Turk Dil Kurumu calışmaları ile dil, tam bir arınmaya gidiyordu, kullanılacak cok fazla eski sozcuk kalmamıştı.
Cumhuriyet donemi Turk edebiyatının şiir donemi, bicim acısından da değişmiştir. Garip akımıyla serbestleşen ( Aslında ilk serbestleşme Tevfik Fikret ile olmuş, Tevfik Fikret “Sis” şiirinde ozlenilen değişikliği yapmıştır ama Garip akımının tesiri kadar etki edememiştir.) şiir bu donem de daha da serbestleşerek duz yazıya yaklaştırılmıştır. Diğer donemlerde korka korka soyleyebileceğimiz tespiti direk bildirebiliriz: Bu donem serbest şiir donemidir.
Bir duşunursek Osmanlı doneminde yapılan saray edebiyatını anlayacak bir hanedan ve saray cevresi kalmamıştır. Ayrıca Cumhuriyet bir devrimdir ve devrimlerin en onemli ozelliği bir yıkım getirip yeni bir şey inşa etmek ve asla eskiye donmemektir. Cumhuriyet bir devrim olduğu gibi onunla beraber yaygınlaşan Cumhuriyet donemi Turk edebiyatı da devrimdir. Bu bakımdan ne Saray edebiyatına ne de bu edebiyattaki konulara, dile geri donulebilirdi. Yapılacak en kapsamlı iş, Halk edebiyatını temel alan bir edebiyat kurmaktı ki zaten Cumhuriyet de halk urunuydu. Cumhuriyet donemi sanatcıları da bu işi başarıyla yerine getirdi.
[h=3]Cumhuriyet Donemi Turk Edebiyatının Oluşumu[/h]Cumhuriyet devri Turk edebiyatını meydana getiren asıl unsur, yedi iklimin yok etmek icin saldırdığı Turk milletinin var olma mucadelesidir. Bir imparatorluğun yıkılıp yerine konan ulus – devlet anlayışının hayatta kalma ve buyume mucadelesidir. Bu bakımdan da edebiyatımızda ozel bir oneme sahiptir.
Milli Mucadele ’nin başarıya ulaşmasından sonra ulus egemenliğine dayalı, laik bir hukuk devleti kurulması amaclandı ve tum halk – sanatcılar – aydınlar bunun icin uğraştı. Bu uğraş, her alanda koklu değişiklikler, devrimler gerektiriyordu. Oncelikle yonetim bicimi değişti ve Cumhuriyet ilan edildi. Daha sonra Halifelik kaldırıldı ve yerine Diyanet İşleri kuruldu. Başkent Ankara oldu ve dil ile tarih alanında calışmalar yapılmaya başlandı. Bu calışmalar kurumsallaştırıldı 1931 yılında Turk Tarih Kurumu, 1932 yılında Turk Dil Kurumu oluşturuldu. Bu alanlardan sonra eğitim, ticaret, sosyal, hukuk, ekonomik, sanayi alanlarında atılımlar gercekleştirildi. Mustafa Kemal Ataturk onderliğinde bir millet uyanıyor ve gelişiyordu.
Yukarıda gelişmeler, edebiyata da on ayak oldu. Turk edebiyatında hareketlenmeler başladı. Aslen Turk edebiyatı, Milli Mucadele doneminde Kurtuluş Savaşı ’nın heyecanıyla Anadolu ’yu merkez alan bir edebiyat kurmuştu ve buna “Memleket Edebiyatı” deniliyordu. İşte bu memleket edebiyatı, Cumhuriyet ’in ilk yıllarında devam etti. Bu akımla birlikte Turk şiirinde “Beş Hececiler” donemi başladı. Bu şair topluluğu Anadolu ’yu yucelten, onu merkeze alan bir yonelim icinde yani Anadolu aşkıyla eserler verdiler. Bu bakımdan şiirlerinde halk şiirinin bicim ve ozellikleri de goruluyordu.
Beş Hececiler gibi Anadolu ’yu konu alanlar olduğu kadar bağımsızlar da vardı. Bağımsızlar, Beş Hececiler yanında Saf Şiir anlayışında olan ve Milli Mucadele doneminin şiir ozelliklerini takip eden şairlerimiz de vardı. Bu bakımdan bu donemi yekpare bir anlayışta toplamak zordur.
Yukarıda bahsedilen durumdan dolayı edebiyat tarihcileri, Cumhuriyet donemi Turk edebiyatını 3 bolumde inceler :
1923 - 1950 arasında Milli Edebiyat donemi etkisindeki ve Ataturk ile kurulan devleti yucelten, Anadolu ’ya yer veren edebiyat
1950 - 1980 siyasi – ideolojik karmaşaların yaşandığı ve edebiyatımıza farklı bakış acılarının girdiği donem edebiyatı
1980 askeri darbesiyle başlayan ve gunumuze kadar uzanan bireysel – felsefi edebiyat donemiCumhuriyet ’in kuruluşundaki gelişmeler, ondan sonraki siyasal ve sosyal değişmeler, darbeler, asker – egemen kultur, toplumsal yapıdaki değişmeler edebiyatımızı iyice hareketlendirmiş ve Cumhuriyet doneminin oldukca hareketli ve renkli gecmesini sağlamıştır. Boylece hem şiir hem roman hem de hikayede konu ve bicim yelpazesi fazlaca genişlemiştir.
Butun bu gelişmeler ve Cumhuriyet donemine genel bakışın ardından bu donemdeki edebiyat, kafa karışıklığı daha iyi anlaşılacaktır. Hasta adam olarak nitelendirilen Osmanlı ’nın yıkılarak doğan bu Turk Ulus egemenliği kimi zaman bocalama ile kimi zaman duşe kalka buyumuştur. Unutulmamalıdır ki Osmanlı “Hasta Adam” ise Cumhuriyet yeni doğan bir bebektir.
[h=3]Cumhuriyet Donemi Turk Edebiyatı ’nın Genel Ozellikleri[/h]Mili edebiyat doneminde Genc Kalemler adlı dergide kıvılcımlanan “Yeni Lisan” hareketi, bu donemde de devam etmiştir. Ozellikle Turk Dil Kurumu calışmalarıyla dilde yenilenme hareketi hız kazanmıştır.
Bu donemde yeni kurulan bir ulus devletten bahsettiğimiz icin sanat anlayışımız “Toplum icin sanat” anlayışıdır. Topluma hitap eden bir sanatın dili de elbette halk ağzına yakın olmalıdır ki bu bakımdan da yukarıda bahsedilen dil calışmaları edebiyat tayfasınca desteklenmiştir. Aslında yapılan dil calışmalarına, halk da katılmıştır. Oyle ki yabancı sozcuklerin yerine kullanılacak sozcukler, gazeteler aracılığıyla halka sunulmuştur ve bu şekilde bazı kelimeler dilimize monte edilmiştir.
Turk şiiri, 1940 II. Dunya Savaşına kadar, Milli Edebiyat ve Milli Mucadele edebiyatı etkisindedir. Ama işler 190 ve 1980 sonrasında değişmiş, daha bireyselci ve felsefi yaklaşımlar ortaya cıkmıştır.
Etki babına da gelirsek de bu donemde de Turk edebiyatı, Fransız edebiyatını ornek almış, Batı edebiyatı ve akımlarını yakında takip etmiştir. Takip ettiği ve sıkca kullandığı akımlar ise: Pozitivizm, Romantizm ve Realizm ’dir.
Cumhuriyet edebiyatının temelinin Kurtuluş Savaşına, Ataturk ’e ve onun devrimlerine dayandığını yukarıda soylemiştik. Bu bakımdan şiirde, romanda, hikÂyede, tiyatro ve bircok turde milli ve hamasi konuların işlenmesi zaruri hissedilmiş, bir nevi bir zafer coşkusu tum edebiyatımızı sarmıştır. Ayrıca bu donem edebiyatında bir modernleşme ve millet olma cabası da goze carpar; hak verilmesi gerekir ki Osmanlı bir imparatorluktu ve cok ulusluydu; ayrıca gerek din gerekse da yozlaşma yuzunden oldukca geri kalmış Cumhuriyet ’e adeta kultur harabesi bırakmıştı Osmanlı.
Milli edebiyat ile başlayan halka inme cabası, Cumhuriyet doneminin refah ve calışma ortamında hız kazanmıştır. Anadolu ’yu kalkındırma, sanatı ve edebiyatı geliştirme, edebiyatı halkla birleştirme gorevi elbette ki Cumhuriyet sanatcılarına verilmiştir. Anadolu insanını tanıma ve ulkeyi sanatsal olarak kaldırma bu donem sanatcılarının biricik emeli ve gorevi olmuştur. Bu donemde edebiyat, İstanbul dışına cıkarılan Mili Mucadele donemi edebiyatının tum Anadolu ’yu kapsaması şeklinde genişlemiştir.
Cumhuriyet donemi sanatcılarının bir gorevi de Cumhuriyet devrimlerini halka tanıtmak ve halk ile devlet arasında bir bağ kurmak olmuştur. Bu donemde Ziya Gokalp ustat kabul edilmiş ve onun “yerli olana ve halka doğru gidilmesi” ilkesi benimsenmiştir. Ulkenin hem siyasal hem ekonomik alanda kalkındırılmasının gereği olarak halkın eğitim ve refah seviyesinin yukseltilmesi gorulmuş ve bu gorev de Cumhuriyet sanatcısına layık gorulmuştur.
Cumhuriyet donemi Turk edebiyatının bir diğer kaynağı da halk bilimi yani folklordur. Turk Halk Sanatları ve Folkloru oldukca onemsenmiş ve bu bakımdan da Cumhuriyet donemi Turk edebiyatının ana kaynağı olarak belirlenmiştir. Karacaoğlan, Yunus Emre, Koroğlu başta olmak uzere Halk şairleri ornek alınmıştır. Aşık Veysel gibi halk ozanları unlenip halka tanıtılmıştır.
Cumhuriyet donemi Turk edebiyatının şiir devresinde yukarıda gorulen nedenlerin de etkisiyle şiirlerde olcu olarak hece olcusu benimsenmiştir. Dil de gunluk konuşma diline indirgenmiştir. Zaten Turk Dil Kurumu calışmaları ile dil, tam bir arınmaya gidiyordu, kullanılacak cok fazla eski sozcuk kalmamıştı.
Cumhuriyet donemi Turk edebiyatının şiir donemi, bicim acısından da değişmiştir. Garip akımıyla serbestleşen ( Aslında ilk serbestleşme Tevfik Fikret ile olmuş, Tevfik Fikret “Sis” şiirinde ozlenilen değişikliği yapmıştır ama Garip akımının tesiri kadar etki edememiştir.) şiir bu donem de daha da serbestleşerek duz yazıya yaklaştırılmıştır. Diğer donemlerde korka korka soyleyebileceğimiz tespiti direk bildirebiliriz: Bu donem serbest şiir donemidir.
Bir duşunursek Osmanlı doneminde yapılan saray edebiyatını anlayacak bir hanedan ve saray cevresi kalmamıştır. Ayrıca Cumhuriyet bir devrimdir ve devrimlerin en onemli ozelliği bir yıkım getirip yeni bir şey inşa etmek ve asla eskiye donmemektir. Cumhuriyet bir devrim olduğu gibi onunla beraber yaygınlaşan Cumhuriyet donemi Turk edebiyatı da devrimdir. Bu bakımdan ne Saray edebiyatına ne de bu edebiyattaki konulara, dile geri donulebilirdi. Yapılacak en kapsamlı iş, Halk edebiyatını temel alan bir edebiyat kurmaktı ki zaten Cumhuriyet de halk urunuydu. Cumhuriyet donemi sanatcıları da bu işi başarıyla yerine getirdi.