Gardırobunuzu duzenlemenin zamanı geldi ama bir turlu neyi atacağınıza karar veremediniz. O halde aşağıdaki onerilere bir goz gezdirin isterseniz...



* Aldınız ama giymediniz... Vitrinde cok beğenip, dunyanın parasını verdiğimiz kıyafetler, gardırobun derinliklerinde kaybolup gider. Yapılacak en iyi şey onu birine hediye etmektir. Giyilmediği icin de yepyenidir zaten.

* Aldığınız kıyafet cok buyuk, kucuk ya da bicimsiz. Ondan hemen kurtulun. Cok yer kaplamasının yanı sıra ozguveninize de zarar verebilir.

* Birbirine benzer giysiler, gardıroptan ilk cıkarılması gereken parcalardır. En cok giydiklerinizi tespit edip tutun, gerisi zaten fazlalık.

* Her zaman giymek icin en iyi zamanı beklediğiniz 'fantezi' bir kıyafetiniz var mutlaka. Guvenli bir yerde gizlediğiniz ve ne yazık ki toz tutmuş ucuş ucuş bir elbise ya da... Listenin ilk atılacaklarından...

* Kirlenen, rengi solan ve sizi her seferinde terleten sentetik bir bluza da ihtiyacınız yok. Ya da bacaklarınızı kaşındıran yun bir pantolona...

* Ne zaman giyseniz harika hissettiğiniz birkac tane 'en iyi' giysiniz vardır mutlaka. İşte bunlar kesinlikle saklanacaklar!

* Size ozel bir kişiyi, yeri ya da zamanı hatırlatıyorsa giysinizi atmayın ama bunun da bir sınırı olmalı. "Bir cift kirli corap saklıyorum" da olmaz...

* Kalın yun kazak ya da bir parkadan bahar temizliğinde kurtulmak cok cazip gorunebilir. Yılda sadece bir kez giyseniz bile bunların gardırobunuzda her zaman bir yeri olması gerektiğini unutmayın.

* Bir modacının imzasını taşıyan bir parcaya sahip olmak harika bir duygudur. Yıllar gectikce değeri artar ve sıkıldığınızda, aldığınız fiyatın cok ustunde bir fiyata satabilirsiniz. En olmadı torunlarınıza saklarsınız.

* Modası gecti diye hemen bir kıyafetten kurtulmaya calışmayın. Bir terzi onu nefes kesen bir bluza donuşturebilir.