
AK Parti Sozcusu Omer Celik, "Butun değerlendirmeler tamamlandıktan sonra İnsan Hakları Eylem Planı, Cumhurbaşkanımız tarafından bizzat acıklanacak." dedi.
Celik, AK Parti Genel Merkezi'nde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Merkez Yurutme Kurulu (MYK) Toplantısı devam ederken basın toplantısı duzenledi.
Vali ve kaymakamlara yonelik "militan" suclamasının AK Parti MYK'de gundeme gelip gelmediği sorusu uzerine Celik, toplantıda değerlendirildiğini belirterek, "CHP yonetiminin kullandığı dilin sistematik bir şekilde mulki idaremizi, askeri unsurlarımızı, yargı mensuplarımızı baskı altına almaya calışan bir tavır ve Turk devlet ve mulki idare sistemi uzerinde paralel bir iktidar alanı oluşturmaya calışan bir faaliyet olduğunu goruyoruz." ifadesini kullandı.
MYK'nin buna karşı en guclu tepkinin verilmesi gerektiği konusunda hemfikir olduğunu vurgulayan Celik, "Hicbir valimizin, hicbir kaymakamımızın, hicbir silahlı kuvvetler mensubumuzun ve hicbir yargı mensubumuzun Kılıcdaroğlu'nun soylediklerini ciddiye alması gerekmez. Biz gereken cevabı veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz." dedi.
Bu donemde terorle mucadeleden salgına kadar buyuk bir mucadele veren mulki idarenin bu kapasitesini gormekten buyuk gurur duyduklarını ifade eden Celik, mulki idarenin bu kadar buyuk bir yukun altındayken bile hemen her yerde işlerin tıkır tıkır işlediği mekanizmaları anında kurduğunu ve faaliyetlerini bu cercevede surduğunu soyledi.
Celik, "Bir vali ya da kaymakam CHP Genel Merkezi'nden talimat almıyorsa ona 'militan' derler. Askeriyede CHP'nin kışkırtmasıyla bir vesayet girişimi soz konusu değilse ona 'militan' derler. Aynı şekilde yargı mensupları CHP'den talimat almıyorsa 'militan' derler, tehdit ederler. Yaptıkları bundan ibaret. Diyor ki 'Surekli tarihten bahsetmeyin.' Tarihte yaptığınızı dejavuyla bugun de yapmaya calışıyorsunuz. Siz bunu yapmayın. Mulki idaremizin arkasındayız. Hepsine selamlarımızı, sevgilerimizi iletiyoruz. Milletimize yaptıkları hizmetlerde hepsine başarılar diliyoruz."
Yargı ve ekonomi reformları
"Yargı ve ekonomi reformlarında hangi aşamaya gelindi? Ne zaman tamamlanması ongoruluyor?" sorusu uzerine Celik, ekonomi ve yargıyla ilgili reformlarda derinlemesine bir calışma yapıldığını soyledi.
Gecmişte yapılan reformların sahadan donuşlerini dikkatle değerlendirdiklerini aktaran Celik, "Şimdiye kadar gercekleştirdiğimiz seri muhakeme, basit yargılama, e-duruşma gibi uygulamalarla ilgili tepkiler nasıldır? Sahada bunlar iyi işlemekte midir? Vatandaş memnuniyeti nedir? Yargı mensuplarının bunun işleyişine donuk değerlendirmeleri ile avukatların değerlendirmeleri nedir? Bunlar değerlendiriliyor." diye konuştu.
Bu reform surecinin 2019-2023 arasını kapsadığını ve bunun yarısının şu anda tamamlandığını anlatan Celik, sozlerini şoyle surdurdu:
"Şimdi ise İnsan Hakları Eylem Planı tamamlanmak uzere. Bunların hepsi bugun kapsamlı bir şekilde MYK'mizde değerlendiriliyor. Arkadaşlarımızın destek verdiği ve eleştirdiği hususlar var. Bunlarla ilgili olarak belki birkac toplantı daha yapmak gerekecek. Ama suratli bir şekilde calışılıyor. Bu calışıldıktan, butun bu değerlendirmeler tamamlandıktan sonra İnsan Hakları Eylem Planı Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyuyla paylaşılacak. Bizzat Cumhurbaşkanımız acıklayacak bunu. Arkasından da bununla ilgili idari ve yasal duzenlemeler gercekleştirilecek."
Ekonomi alanında atılacak adımların da MYK tarafından değerlendirilmeye devam ettiğini belirten Celik, "Bunlar birkac toplantı daha alacak. Cunku yapılanlarla ilgili olarak farklı değerlendirmeler soz konusu olabiliyor. Butun bu goruşler alındıktan sonra sahadaki goruşler, ona gore bu calışma birkac toplantı sonrasında son halini almış olur. Sizlerle paylaşırım." dedi.
"Cok uzucu bir durum"
"Diyarbakır annelerinin evlat nobeti esnasında HDP'li bir milletvekilinin zafer işareti yapmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Celik, şu yanıtı verdi:
"Cok uzucu bir durum. Bir insanın zafer işareti yapacağı kesimin Diyarbakır anneleri olması son derece dramatik ve ahlaki olmayan bir tutum. Annelere karşı zafer işareti yapılmaz, annelerin eli opulur, annelere hurmet edilir. Cunku anneler evlatlarını kaybetmişler ve vicdan nobeti tutuyorlar. Daha sonra da 'Bizim bu işaretimiz bizi suclayan AK Parti'ye karşıydı' falan gibisinden acıklamalar yapılıyor. Bu sadece bizim kendi kendimize urettiğimiz bir suclama değil. Her şey ayan beyan ortada. Bu anneler evlatlarını, goz bebeklerini istiyorlar. Gunlerdir bunlara donuk olarak burada ifade ediyoruz, ne buyuk ajanslar bunların sesini duyuyor ne de o bahsettiğiniz parti olmak uzere muhalefetteki partiler bu konuda bir duyarlılık sergiliyor. Bunlar anne, bunlar evlatlarını kaybetmiş. Sırf teroru lanetlememek icin annelerin duygularına sahip cıkmamak kadar zalimane bir şey olabilir mi? Bir insanın hayatında asla duşmemesi gereken bir durum, annelere karşı zafer işareti yapmaktır. 'Allah kimseyi boyle bir duruma duşurmesin' diyeceğimiz bir durumdadır. Bir zafer kazanmak istiyorsanız gidin terore karşı kazanın. Annelerin elini opun."
"Umarız pozitif bir atmosferde gecer"
Yunanistan ile istikşafi goruşmelere ilişkin bir soru uzerine de Celik, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Turkiye her zaman bu istikşafi goruşmelerden yana olduğunu soyledi. Ege'deki sorunlar, kıta sahanlığı sorunları, havada ve denizde soz konusu olan sorunlar... Şimdi buna hidrokarbon kaynaklarıyla ilgili konular eklendi. Butun bunlar cercevesinde yine bu kapsamlı bir dosya olarak ele alınacaktır. Dosyaların parcalarının birbirinden ayrılıp ayrı bir istikşafi goruşme yapılması soz konusu değildir. Başlangıc olarak iyidir. Turkiye tabii ki masaya pozitif bir gundemle oturmuştur. Turkiye bir diplomasi devleti olarak diplomatik yeteneğini, diplomatlarının bu konudaki yeteneklerini gosterebilecek, herkes icin 'kazan kazan' formulu gercekleştirebilecek bir kapasiteye sahiptir. Turk diplomatları her zaman gerek Akdeniz'de gerek Ege'de gerek bolgede barışı destekleyecek, catışmaları cozecek, onleyecek formuller uretme konusunda dunyada one cıkan bir diplomatik yeteneğe sahiptirler. Bu yetenekleriyle şimdi masadadırlar."
Yunanistan tarafının da olumlu yaklaşması gerektiğini duşunduklerini dile getiren Celik, şunları soyledi:
"Ama neredeyse Akdeniz'in buyuk bir kesimini kapsayacak şekilde NOTAM ilan etmek, silahsızlandırılmış adalarda silahlı birtakım aktiviteler icerisinde olmak bu sureci tabii ki sıkıntıya sokar. Beklentimiz şudur, diplomatik yolla siyasi aklı calıştırarak, bolgedeki tarihi derinliğimizi calıştırarak cozulemeyecek bir sorun yoktur. Yunanistan'ın bolgesel istikrara katkı sağlayacak bu diplomatik goruşmelere katkı vermesini bekliyoruz. Yoksa Fransa'nın ya da başka ulkelerin ortaya koyduğu tavırlarla silah alımını artırmak, Turkiye'ye karşı Mısır, İsrail gibi ulkelerle iş birliği yapmak ya da Turkiye'nin Libya'daki pozisyonunu sabote etmeye calışmak gibisinden yaklaşımlar hicbir sonuc almaz. Biz komşuyuz, Yunanistan dara duştuğu zaman yanında butun bu bahsettiğim ulkeleri değil, her zaman Turkiye'yi bulmuştur. Dolayısıyla 'Konuşulacak, cozulecek bir mesele soz konusudur' diyenler varsa bu istikşafi goruşmelerin kıymetini bilip, bu şekilde değerlendirmeleri gerekiyor. Biz kesinlikle bunların olumlu sonuclanması gerektiğini değerlendiriyoruz ve bu istikşafi goruşmelere guclu bir destek veriyoruz. Umarız pozitif bir atmosferde gecer."
"O sektorlerdeki kardeşlerimizle cok yakın temas halindeyiz"
Celik, maske, mesafe, temizlik kuralına devam ettiklerini belirterek, yeni tip koronavirus (Kovid-19) vaka sayılarının duştuğunu ve bu kazanımı korumanın yolunun, bu tedbirleri almaktan gectiğini soyledi.
Omer Celik, "Bugun de bazı konularda kışkırtıcı bazı beyanlar gorduk, ceşitli sektorlerde alınan Kovid-19 tedbirlerinin eleştirilmesiyle ilgili. Emin olun o sektorlerdeki kardeşlerimizle cok yakın temas halindeyiz. Onların rahatlaması icin en kısa zamanda nasıl adımlar atacağımızı her zaman tartışıyoruz. Onun otesinde onemli olan şu anda bu surecin devam ettirilmesi ve rakamların giderek sıfıra doğru yaklaşmasıdır." diye konuştu.
Aşı olanların rahat hareket etmemesi gerektiğine dikkati ceken Celik, "Antikorları cıkana kadar hatta daha sonrasında da maske, mesafe, temizlik kuralına uymaya devam edeceğiz. Ne zaman ki bilim adamlarımız 'Dunya normale dondu' der, o zaman normal hayatımıza doneceğiz." dedi.
(Bitti)
Kaynak: Anadolu Ajansı / Esin Işık