
AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, "Bu teror orgutu FETO sadece demokrasimizi yok etmeyi, Cumhurbaşkanımızı, Başbakanı oldurmeyi ve kirli emelleri adına ulkeyi bir kaosa suruklemeyi hedeflemedi, aynı zamanda da gayrimeşru yollarla elde ettikleri kaynaklarla ulkemizi de bir badireye suruklemek istediler." dedi.
Yıldırım, İl Afet Acil Durum Mudurluğu Konferans Salonunda gercekleştirilen, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna (TMSF) ait olan ve İl Ozel İdaresi işletmesindeki Er İdare AŞ tarafından alınan Girlevik-Cemişgezek-Bayburt Hidroelektrik Santrallerinin Devir Teslim Sozleşme Toreni'nde, yolları bolduklerini ancak ulkeyi teror orgutlerine boldurmediklerini soyledi.
15 Temmuz darbe girişimiyle Turkiye'nin bir kaosa suruklenmeye calışıldığını ifade eden Yıldırım, o gunlerin bir film şeridi gibi kafasından gectiğini belirtti.
FETO'nun kirli amaclarını konuşmasında aktaran Yıldırım, şoyle devam etti:
"Bu teror orgutu FETO sadece demokrasimizi yok etmeyi, Cumhurbaşkanımızı, Başbakanı oldurmeyi ve kirli emelleri adına ulkeyi bir kaosa suruklemeyi hedeflemedi, aynı zamanda da gayrimeşru yollarla elde ettikleri kaynaklarla ulkemizi de bir badireye suruklemek istediler. 15 Temmuz kalkışmasından sonra bir baktık ki her alanda devletin imkanlarını kabiliyetlerini bir şekilde elde etmişler. Uretim alanında, hizmet alanında, eğitim alanında ve aklınıza gelen butun sektorlerde maalesef boyleydi durum. Bine yakın şirket bunlarla bağlantılı ve bu orgute surekli kaynak aktaran muazzam bir parasal buyuklukten bahsediyoruz. Bunların bir şekilde alınması ve bu ulkenin kaynağının bu milletin dişiyle tırnağıyla derleyip toparladığı bu imkanların heder olmaması gerekiyor."
FETO'ye ait butun varlıkları TMSF'ye gecirdiklerini ifade eden Yıldırım, "İlk gunlerde mahkemeler gayret ediyor kararlar veriyor. Kararlar birbirinden cok farklı. Bir dağınıklık bir karışıklık soz konusu. Kayyumlar atanıyor kayyumlarla ilgili yetki cercevesi belli değil. Onların imkanları alacakları, kamu vicdanını rahatsız eden bir uygulamayla karşı karşıya kaldık." dedi.
Bu durumu Cumhurbaşkanıyla değerlendirerek "Bu iş boyle yurumez" dediklerine dikkati ceken Yıldırım, şoyle devam etti:
"Bunu tek elden yonetmek lazım. Gecmişte bu Uzanlar hadisesindeki tecrubemize dayanarak o TMSF modelini hayata gecirdik. Butun varlıkları TMSF'ye gecirdik. Yonetimiyle ve mali sorumluğuyla. Sonra işler daha duzene girdi. Bugun ortaya cıkan rakamları gorunce bu kararın ne kadar isabetli olduğunu gorduk."
Yıldırım, calışmalarından dolayı TMSF Başkanı ve ekibine teşekkur etti.
"Bu şirketler bir milli servet"
TMSF Başkanı Muhiddin Gulal ise 15 Temmuz darbe girişiminden sonra FETO ile aidiyeti tespit edilen bir kısım şahıslara ait varlıkların TMSF kayyumuna aktarıldığını hatırlattı.
15 Temmuz'dan sonra TMSF'de bir eksen kayması yaşandığını dile getiren Gulal, şunları kaydetti:
"Bugun 38 vilayetimizde 797 şirketimiz var. 40 bin 403 calışanımız var. Aktif olarak 70 milyar liranın uzerine cıktı bizdeki yatırım buyukluğu. Oz kaynak olarak 30 milyar liraya yaklaştık. Biz devraldığımız andan itibaren dedik ki bu şirketlerde irtifa kaybı olmayacak. Bu şirketler bir milli servet ve bize milletimizin emanetidir. Bu anlayışla basiretli tuccar felsefesi icerisinde biz bu şirketlere 15 Temmuz'dan bu tarafa vaziyet ediyoruz. Bugun itibarıyla bu şirketler ortalama yuzde 65 seviyesinde buyuduler. Gecen sene TMSF kayyumunda yonetilen Koza Altın, gecen hafta acıklanan kurumlar vergisi sıralamasında ilk 100 şirket icerisinde 13'uncu sırada yer aldı."
Torene, Erzincan Valisi Mehmet Makas, AK Parti Erzincan milletvekilleri Suleyman Karaman, Burhan Cakır, Erzincan Belediye Bekir Aksun, İl Genel Meclis Başkanı Bekir Yıldız ile kamu kurum yoneticileri ve vatandaşlar katıldı.
İmza toreninin ardından Binali Yıldırım ve TMSF Başkanı Muhiddin Gulal'a bakır tepsi hediye edildi.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Kemal Ozdemir