
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıcdaroğlu, "Kim adaletten, haktan ve hukuktan yana bir eşitsizlikle karşılaşıyorsa bana haber vermesi yeterlidir. Bunun mucadelesini yapacağım. Bu mucadeleyi yaptığımız zaman siyasetci olarak gorevimizi yapmış oluruz. Eğer ben gozlerime bant cekip sadece tepedekileri gorur, aşağıda milyonları gormezsem, onların yoksulluğunu gormezsem ben siyasetci olarak gorevimi yapmamış olurum." dedi.
CHP lideri Kemal Kılıcdaroğlu, Sefakoy Kultur Merkezi'nde İstanbul 3. Bolge apartman gorevlileri ile buluştu. Kılıcdaroğlu, burada yaptığı konuşmada bu tur toplantılarda sorunu yaşayan kişilerin duşuncelerini acıklamalarını onemsediklerini anlattı.
"Sorunu yaşayanlar sizlersiniz, sorunu cozecek olanlarsa bizleriz." diyen Kılıcdaroğlu, el birliği yapıldığında cozulmeyecek hicbir sorunun bulunmadığını dile getirdi.
Bu ulkede hicbir coğunun yatağa ac girmesini, hicbir insanın cop konteynerlerinden yiyecek toplayarak beslenmesini, hicbir kadının pazar artıklarından bir şeyler toplayıp cocuklarına goturmesini istemediğini belirten Kılıcdaroğlu, bu ulkede herkesin huzur icinde yaşamasını istediğini vurguladı.
Hangi goruş, inanc ya da kimlikten olursa olsun, ortak payda olan bayrak ve vatan konusunda bir sorun yoksa herkesin sorununu cozmeye talip olduğunu aktaran Kılıcdaroğlu, "Benim faizcilerle bir işim yok. Benim rantiyecilerle bir işim yok, onlar beni sevmezler. Benim fakirin fukaranın sorunuyla ilgilenmeyenlerle bir ilgim yok. Bu ulkede yaşıyorsak bu ulkede huzur olmalı. Her evde bereket olmalı, her evde huzur olmalı. Birlikte yaşıyorsak herkesin karnı doymalı. Herkesin işi, aşı olmalı, herkesin sosyal guvencesi olmalı. Hic kimsenin bir gelecek endişesi olmamalı. Kendisi icin değil, ailesi ve cocukları icin de gelecek endişesi olmamalı. Bunu sağlayacak kurumun adı sosyal devlettir. Sosyal devlet fakirin fukaranın yanında duran devlettir. Sosyal devlet rantiyecinin, tefecinin yanında duran devlet değildir." değerlendirmesinde bulundu.
Garip gurebanın, hak arayanların sozcusu olduğunu ifade eden CHP Lideri Kılıcdaroğlu, "Kim adaletten, haktan ve hukuktan yana bir eşitsizlikle karşılaşıyorsa bana haber vermesi yeterlidir. Bunun mucadelesini yapacağım. Bu mucadeleyi yaptığımız zaman siyasetci olarak gorevimizi yapmış oluruz. Eğer ben gozlerime bant cekip sadece tepedekileri gorur, aşağıda milyonları gormezsem, onların yoksulluğunu gormezsem ben siyasetci olarak gorevimi yapmamış olurum." diye konuştu.
"Yeni bir siyaset anlayışı bu"
Sorunların cozumu icin hizmet etmek istediğine dikkati ceken Kılıcdaroğlu, "Ben sizden oy istemiyorum. Altını cizeyim, oy sizin vicdanınıza aittir. Gidersiniz beğenirsiniz verirsiniz ya da vermezsiniz ama ben politikacı olarak oy veren vermeyen herkesin sorununa talip olmak ve cozmek zorundayım. Yeni bir siyaset anlayışı bu. Yeni bir siyaset anlayışı, ahlaklı bir siyaset anlayışı. Siyasetin temelinde ahlak olmazsa hicbir şey olmaz, ulkenin sorunlarını cozemez. Siyasetin temelinde ahlak olması lazım." ifadelerini kullandı.
Kılıcdaroğlu, apartman gorevlilerine "orgutlenin" cağrısında bulunarak, "Siz orgutlendiğiniz zaman guclu olursunuz. Bakın sayınıza, Turkiye genelinde en az 1 milyon kişisiniz. 1 milyon kişi bir araya gelip ses cıkardığınızda Turkiye'yi sallarsınız." dedi.
Apartman gorevlilerinin hep yanında olacağının sozunu veren CHP Lideri Kemal Kılıcdaroğlu, şoyle konuştu:
"Benim ilkem şu; bu ulkede herkesin huzur icinde yaşayacağı guzel bir Turkiye'yi inşa etmek, demokrasi icinde. Demokrasi olmazsa bunların hicbiri olmaz. Demokrasi aynı zamanda hak isteme rejiminin adıdır. Haksızlığa uğradığım zaman hakkımı isteyebilmeliyim, yasalardan gucumu almalıyım, orgutlenmeden gucumu almalıyım. Bunun adı demokrasidir. Ben hak isterken biri enseme vurup 'hak isteyemezsin' derse orada demokrasi yoktur. Demokrasi o acıdan cok değerlidir, nefes gibidir, hava gibidir, teneffus ederiz. Dolayısıyla biz hak ararken de demokrasi icinde, kırmadan dokmeden hakkımızı aramalıyız.
Sizden bir isteğim daha var. Lutfen siyasi partilerin dunyaya ve insana bakış acısını gozden uzak tutmayın. Nasıl bakıyoruz dunyaya, insanımıza nasıl bakıyoruz, Turkiye'ye nasıl bakıyoruz, komşularımıza nasıl bakıyoruz? Memlekette huzur ama komşularımızda da huzur istiyoruz. İnsan kanının dokulduğu bir rejim, rejim değildir. Eğer insan, Allah'ın yarattığı en değerli varlıksa o varlığa hepimizin saygı gostermesi lazım. İslam coğrafyasını goruyorsunuz. Kan var mı var, gozyaşı var mı var, acı var mı var. Peki İslam coğrafyasında bu kan, bu acı, bu gozyaşı yaşanırken silahları kim veriyor bunların eline? Egemen gucler veriyor, 'beyler birbirinizi oldurun'. Nicin? 'Bana alttaki petrol lazım, siz değil' diyor.
Hepimiz nasıl kendi sorunumuza sahip cıkıyorsak komşularımızın sorununa da sahip cıkmak zorundayız. Bir apartmanda bir tane huzursuz insan varsa o apartmanda herkes huzursuzdur. Bunu en iyi siz bilirsiniz. Huzuru kendi ulkemizde, kendi apartmanımızda, komşuda, kendi mahallemizde ve Turkiye coğrafyasının butun komşularında sağlamak zorundayız. Onun icin Mustafa Kemal Ataturk 'Yurtta sulh, cihanda sulh' demiş. Barış kadar değerli bir şey yok."
Kılıcdaroğlu, "Bu memleketin asıl sahipleri sizlersiniz. Bu memleketin asıl sahibi sessiz coğunluktur. Bu memleketin sorununu asıl yaşayan sizlersiniz. Tasada ve kıvancta beraber olmak zorundayız, birlikte olmak zorundayız. Beraber uzuleceğiz, beraber sevineceğiz. O zaman millet oluruz. O zaman ayrımcılık, o zaman kavga biter. Sorunlarınıza hep birlikte sahip cıkarsak bunları cozeriz." şeklinde konuştu.
"Hepimize duşen bir gorev var, duşunmek. Yeni bir siyaset anlayışı, ahlaklı bir siyaset anlayışını bu ulkeye getirmek zorundayız." diyen Kılıcdaroğlu, "Adaletli olacak, devlet liyakatle yonetilecek. Liyakat ve adalet kardeş kelimelerdir. Bunları yaptığımız zaman Turkiye'nin onunde hicbir guc durmaz. Yeter ki ahlaklı bir siyaset olsun, yeter ki halkını-milletini duşunen bir siyaset anlayışı olsun. Yeter ki kibirden uzak, sade vatandaşla oturup konuşabilecek bir siyaset anlayışı olsun. Bunu yaptığımız zaman Turkiye'yi buyuturuz ve butun sorunlarımızı cozeriz." ifadelerini kullandı.
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu da İstanbul'da sayısı 19 bini bulan apartman gorevlilerinin sorunlarının, Kovid-19 salgını doneminde arttığını, buluşmaların bolgesel olarak devam edeceğini soyledi.
Beylikduzu Apartman Gorevlileri Derneği Başkanı Ahmet Uzun ise apartman gorevlilerinin sıkıntılarını anlatarak, apartman gorevlilerinin dikkate alınmasını istediklerini dile getirdi.
Konuşmaların ardından buluşma basına kapalı devam etti.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Kaan Bozdoğan