COCUK HAKLARININ TARİHCESİ
Cocuk hakları ile ilgili gelişmeler 1800’lu yılların başlarında yetiştirme yurtlarındaki uygulamalarla başlamıştır. 20. yy’nin başlarından itibaren cocuk haklarının yetişkin haklarından farklı olarak algılanması gerektiği duşuncesi yaygınlaşmaya başlamıştır.
Bu duşunceyle hazırlanan Cocuk Hakları Bildirgesi 1924 yılında Birleşmiş Milletler (League of Nations) tarafından kabul edilmiştir. Daha sonra 1959 ve 1989 yıllarında olmak uzere iki kez yenilenmiştir. Birleşmiş Milletler surekli yaptığı calışmalarla cocuk haklarını temel ilkeler ve standart kurallara bağlamaya calışmaktadır.
Birleşmiş Milletlerin cocuk hakları sozleşmesinin kokeni Cocukları Koruma derneğinin kurucusu Eglantyne Jebb’in cocuk haklarının beş temel ilkesini ortaya attığı 1923 yılına kadar dayanır. Daha sonra bu ilkeler Birleşmiş Milletler tarafından 1924 yılında kabul edilmiş ve Cenova Sozleşmesi olarak tanınmıştır.
II. Dunya Savaşını takiben Birleşmiş Milletler insan hakları uzerine daha cok yoğunlaşmış ve 1948 yılında İnsan Hakları Bildirgesi’ni yayınlamıştır. Bu bildirgede cocuk haklarına değinilmişse de bunlar yetersiz gorulmuş ve 1959 yılında BM bu sefer cocuk haklarına ozel bir bildirge yayınlamıştır. On temel maddeden oluşan bu sozleşme yalnızca cocuk haklarının genel bir cercevesini cizmekteydi.
Bundan tam 30 yıl sonra 1989 yılında, Birleşmiş Milletler onceki sozleşmeyi yenilemiş ve bunu 54 maddeye cıkararak genişletmiştir. Ayrıca uye ulkelerin sozleşmeyi imzalamasıyla bu sozleşme uluslararası bir yasa haline gelmiştir.
Cocuk Hakları
Cocukların erişkinden farklı fiziksel, fizyolojik, davranış ve psikolojik ozellikleri olduğu, surekli buyume ve gelişme gosterdiği bilincinin yerleşmesi, cocukların bakımının bir toplum sorunu olduğu ve bilimsel yaklaşımlarla herkesin bu sorumluluğu yuklenmesi gerektiği duşuncesi 20 Kasım 1959'da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda "Cocuk Hakları Bildirgesi" ile kabul edilmiştir. On ilkeden oluşan bu bildirge aşağıdaki gibidir:
1. İlke : Tum dunya cocukları bu bildirgedeki haklardan din, dil, ırk, renk, cinsiyet, milliyet, mulkiyet, siyasi, sosyal sınıf ayırımı yapılmaksızın yararlanmalıdır.
2. İlke : Cocuklar ozel olarak korunmalı, yasa ve gerekli kurumların yardımı ile fiziksel, zihinsel, ahlaki, ruhsal ve toplumsal olarak sağlıklı normal koşullar altında ozgur ve onurunun zedelenmeyecek şekilde yetişmesi sağlanmalıdır. Bu amacla cıkarılacak yasalarda cocuğun en yuksek cıkarları gozetilmelidir
3. İlke : Her cocuğun doğduğu anda bir adı ve bir devletin vatandaşı olma hakkı vardır.
4. İlke : Cocuklar sosyal guvenlikten yararlanmalı, sağlıklı bir bicimde buyumesi icin kendisine ve annesine doğum oncesi ve sonrası ozel bakım ve korunma sağlanmalıdır. Cocuklara yeterli beslenme, barınma, dinlenme, oyun olanakları ile gerekli tıbbi bakım sağlanmalıdır.
5. İlke : Fiziksel, zihinsel ya da sosyal bakımdan ozurlu cocuğa gerekli tedavi, eğitim ve bakım sağlanmalıdır.
6. İlke : Cocuğun kişiliğini geliştirmesi icin anlayış ve sevgiye gereksinimi vardır. Anne ve babasının bakımı ve sorumluluğu altında her durumda bir sevgi ve guvenlik ortamında yetişmelidir. Kucuk yaşlarda cocuğu annesinden ayırmamak icin butun olanaklar kullanılmalıdır. Ailesi ve yeterli maddi desteği olmayan cocuklara ozel bakım sağlamak toplumun ve kurumların gorevidir. Cocuk sayısı fazla olan ailelere devlet yardımı yapılmalıdır.
7. İlke : Genel kultur ve yeteneklerini, bireysel karar verme gucu, ahlaki ve toplumsal sorumluluğu geliştirecek ve topluma yararlı bir uye olmasını sağlayacak eğitim hakkı verilmelidir. Bu eğitimde sorumluluk once ailenin olmalıdır. Eğitimin ilk aşamaları parasız ve zorunlu olmalıdır.
8. İlke : Cocuk her koşulda koruma ve kurtarma olanaklarından ilk yararlananlar arasında olmalıdır.
9. İlke : Cocuklar her turlu istismar, ihmal, ve somuruye karşı korunmalı ve hicbir şekilde ticaret konusu olmamalıdır. Cocuk uygun bir asgari yaştan once calıştırılmayacak, sağlığını ve eğitimini tehlikeye sokacak fiziksel, zihinsel ve ahlaki gelişmesini engelleyecek bir işe girmeye zorlanmayacak ve izin verilmeyecektir.
10. İlke : Cocuk ırk, din ya da başka bir ayrımcılığı teşvik eden uygulamalardan korunacaktır. Anlayış, hoşgoru, insanlar arası dostluk, barış ve evrensel kardeşlik ortamında enerji ve yeteneklerini diğer insanların hizmetine sunulması gerektiği bilinciyle yetiştirilmelidir.
Dunya Cocuk Gunu (20 Kasım)
Cocuk Hakları Sozleşmesi 20 Kasım 1959’da kabul edilmiş ve bu gunun anısına Birleşmiş Milletler 20 Kasımı Dunya Cocuk Gunu olarak ilan etmiştir. Birleşmiş Milletler bu gunun cocuklar ile ilgili calışmalar yapılarak kutlanması gerektiğinin altını cizmiş ve dunya cocuklarının hayatını iyileştirecek araştırmalara onem verilmesi gerektiğini belirtmiştir.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Cocuk Bayramı
Turkiye Buyuk Millet Meclisi’nin 23 Nisan 1920 gunu kurulması onuruna Ataturk’un Turk ve Dunya cocuklarına armağan ettiği bir bayramdır. 1979’un UNESCO tarafından 'cocuk yılı' ilan edilmesiyle birlikte o yıla kadar ulusal olarak kutlanan bayram uluslararası nitelik kazanmıştır. 1979’dan bu yana her yıl 23 Nisan’da TRT tarafından geleneksel olarak 23 Nisan Cocuk Şenliği duzenlenmekte ve bir hafta suren etkinliklere 8 – 12 yaş arası dunya cocukları davet edilmektedir.








cocuk hakları.net