Kadınlar sık sık, eşlerinin ciddi bir ilişkiye girdikten ya da evlendikten sonra değiştiğinden şikayet eder.Kur yapma doneminde tam bir prens hatta Romeo gibi davranan erkek evlenince birden kurbağaya doner...

Aşk dolu sozler, romantik yemekler bitmiştir, TV başından kalkmaz, konuşmaz, eskiden gozunuzun icine bakan adam, sizi artık gormez olur. Peki ne yapmalı da onu tekrar prense cevirmeli. İşte formuller:

Bir araştırmaya gore, kadınların yuzde 22'si ilişkileriyle ilgili şoyle duşunuyor: "Gun gectikce birbirimizle daha az konuşur hale geldik. Artık benimle hic ilgilenmiyor..." Oysa erkekler, aşık oldukları ilk gunlerde genellikle gercek bir beyefendi gibi davranırlar. Aşkını ispatlayan kucuk surprizler yapar, eve ya bir cicek ya da sizi akşam yemeği icin restorana goturme teklifiyle gelirler. Bunlarla yetinmeyip, mutfakta bile size yardım ederler. Ancak evlilik ilerledikce her şey değişmeye başlar. Eşiniz her gecen gun eve biraz daha gec gelir ve akşamları, hatta hafta sonları surekli TV karşısında oturmayı tercih eder.

Neden değişiyorlar?
Eşinize, artık eskisi gibi olmadığını soylediğinizde, mutlaka "Ama benim de kafamı dinlemeye ihtiyacım var" der. Ustelik bir de sizden hizmet bekler: "Sevgilim, biraz fındık getirsene. Canım bir bardak su versene..." ve sonunda hayalinizdeki prens, yorgun bir kurbağaya donuşur. Alman psikolog Michael Thiel, buna hic şaşırmıyor:
"Kadınlar sık sık, erkeklerin ciddi bir ilişkiye girdikten sonra garip bir değişim yaşadıklarından yakınıyor. Cunku erkekler kur yapma doneminde tek bir hedefe kilitleniyor: Genlerini yeni kuşağa aktarabilmek icin dişiyi kazanmak! Bunun temelinde de biyolojik bir motivasyon yatıyor. Kadın ise bu davranışı, erkeğin duyduğu sevginin gostergesi olarak yorumluyor ve hep oyle kalmasını istiyor. Erkek ise kadına egemen olduktan sonra, başka bir program işlemeye başlıyor. Sadece 'sorumlu aile reisi' gorevini ustleniyor ve onun dışındaki her şeyi gormezden geliyor."

Bu taktikleri kullanın
Sevgili eşinizi o cok sevdiği koltuğundan uzaklaştırmak aslında hic de kolay değil. Ama Thiel, bu zor gorev icin 3 'harekete gecirme' taktiği oneriyor:
1) Televizyonunuzun arıza yapmasını sağlayabilirsiniz. Bunun icin bir televizyon tamircisinden yardım isteyin. Belki o zaman eşiniz, sizinle birlikte sinemaya gitmeyi ya da bir bisiklet turuna cıkmayı kabul eder.
2) Goğsune tabancayı dayayın, tabii ki mecazi anlamda. Ona, televizyonu kapatmasını yoksa tek başınıza dışarı cıkacağınızı soyleyin.
3) Cekici ic camaşırı ya da yaratıcı fantezilerle, o eski baştan cıkarma taktiğini uygulayın. Belki de bu şekilde oturduğu yerden kalkar.
Tabii butun bunların yanı sıra daha kalıcı cozumlere de başvurabilirsiniz. Ancak bunun icin kadının, erkeğe odaklı ilgisini başka alanlara yonlendirmesi gerekiyor.

Kendinizi ağırdan satın
Kadın, dişiyle tırnağıyla kendini eşine ve evliliğine adarsa, erkek haklı olarak, birliktelik icin hicbir caba gostermek zorunda olmadığını duşunur. Kendini cok guvende hisseder ve ilgisiz davranır. Kadınlar kendilerini biraz geri cekmeli ve arada sırada kız arkadaşlarıyla da vakit gecirmeli.

Onunla konuşun
Soğuk algınlığı geciren ilişkiler icin en iyi ilac, daha iyi bir 'iletişim'. Sadece bir şeylerin değişmesini umit ederek beklemeyin. Sizi rahatsız eden şeyleri ve isteklerinizi kesin ve net bir dille ona anlatın.

Asla soylenmeyin, erkekler bunu kaldıramaz Bu konuda onemli olan, vereceğiniz mesajların 'ben'li cumlelerden oluşmamasına dikkat etmek. "Hep televizyonun karşısında oturuyorsun" demek yerine, "Birlikte fazla vakit geciremediğimiz icin uzuluyorum. Seninle dansa gitmeyi cok ozledim" diyebilirsiniz. Sozlerinizi bu şekilde ifade ederseniz, eşiniz bunları 'soylenme' olarak algılamayacaktır. Ustelik kendine saldırılmış olarak da hissetmez ve davranışını yeniden gozden gecirmeyi kabul eder.

Onu bol bol ovun
Ne yazık ki kadın ve erkek, olayları hep farklı şekillerde yorumlar. Orneğin, sabahleyin ozenerek yatağını yapan bir erkek, bunun kendisi icin bir artı puan olduğunu duşunurken, bu arada alışverişe gidip gelmiş, evi temizlemiş ve bulaşığı yıkamış olan kadın "Nihayet o da bir şeyler yapıyor" diye aklından gecirir. Erkek, yaptığı şeyle gurur duyarken, kadın bunu zorunluluk olarak gorur. Bu durumda orta noktayı bulmak gerekiyor, orneğin; erkek spor programını izlemek yerine bulaşık yıkıyorsa, sıkı bir ovguyu hak ediyor demektir. Deneyin, etkisini mutlaka gosterecektir.

Annesi gibi davranmayın
Erkekler kendileriyle ilgilenilmesinden hoşlanırlar. Ancak, olayı abartmayın. Onu şımartmaktan vazgecin. Ne de olsa onun annesi değilsiniz. Atıştırmak icin istediği şeyi, mutfağa gidip kendisi de getirebilir. Hem de bu arada biraz hareket etmiş olur. Her dediğini yapmaya kalkmayın.