Duygusal gel-gitler yerini bir gol kadar durgun olan arkadaşlığa bırakmıştır. Peki gercekten bir kadın eşiyle arkadaş olamaz mı?
Hayır, erkeklerin barda aperatif alırken ligdeki son durum hakkında tartıştıkları ya da her cuma akşamı yaptıkları halı saha macından sonra meyhanede yeni cıkan cep telefonundan soz ettikleri arkadaşlarını kastetmiyoruz. Size inanılmaz gelebilir ama en azından bu araştırmaya gore Amerikalı erkekler en yakın arkadaşlarının eşleri olduğunu soyluyorlar. Onlar, en gizli duygu ve duşuncelerini eşleriyle paylaşıyor, başları sıkıştığında yine onlara koşuyorlar. Peki, kadınlar bu konuda ne diyorlar? Ya kadınlar? Kadınlar bu konuda erkeklerle aynı fikirdi değiller. Siz en yakın kız arkadaşınızla yaptığınız uzun telefon konuşmalarını, yeni acılan alışveriş merkezindeki mağazaları konu alan sohbetleri eşinizle de yapabilir misiniz? Tabii ki hayır, cunku bu onunla asla aynı olmayacaktır. İkili ilişkilerde sınırlar en baştan cizilmiştir ve onları korumak gerekir.

Zaten arkadaşlık aşkla uyuşamaz. Coğu zaman cift, arkadaşlığı ayrılık merasimine saklar ve iki taraf da birbirine arkadaş kalma sozu vererek ayrılır. Tabii ki bu soz karşılıklı olarak en baştan unutulacağı bilinerek verilmiş bir sozdur. Ozellikle kadınlar "Biz gercekten arkadaşız, o benim en iyi arkadaşım" dediklerinde aslında tutku ve erotizmi bitmiş ilişkilerinden kacmakta olduklarının farkına bile varmazlar. Artık baştan cıkarma, tartışma, barışma, bakışma ve sessizlikte tansiyon ve şefkat bitmiştir. Duygusal gel-gitler yerini bir gol kadar durgun olan arkadaşlığa bırakmıştır. Peki gercekten bir kadın eşiyle arkadaş olamaz mı?

Uzmanlar "hayır" diyorlar.

Evlilik danışmanları bunun pek mumkun olmadığını savunuyorlar. Cunku aşkı paylaşan insanlar birbirlerine daha yakındırlar ve dostluk bu yakınlığı kaldırmayabilir. Aynı zamanda arkadaşlık, erotizmi sulandıran bir unsurdur. Demokratik ve yatay eksenli dinamiklere sahiptir; karşılıklı saygıya ve guvene dayanır. Yani erotizmin tam tersidir. O ise dikey dinamiklere, efendi-kole ilişkisine, dengesi surekli değişen guc savaşlarına dayanır. Erotizm, surekli baştan cıkarmadır. Karşınızda sizin icin hep hazır olan biri varsa onunla oyun oynamaya devam etmek istemezsiniz oyle değil mi? Arkadaşlık ise onun orada olduğunu bilmek ve kendini guvende hissetmektir. İşte bu iki boyut birbiriyle asla uyuşmaz.

Erkeklerin sozunu ettiği arkadaşlık kavramı ise bundan farklıdır, bu "hayat arkadaşı" olmakla ilgilidir; iyi temellendirilmiş evliliklerde kadınların spontan olarak erkeklere sunduğu ve onların da icgudusel olarak kabul ettiği "samimiyet"tir. Bu ictenlik dış dunyaya kapalı olmalıdır. Bu nedenle bir cift arasındaki samimiyet ortamına giren bir ucuncu, onları asla anlayamaz, bu ona son derece tuhaf ve mantıksız gelir. Bu ictenlik bedensel ve sozel mesajlardan oluşur. Opucukler, sarılmalar ve bakışlar goze gorunur ya da şifreli olabilir ve sadece partner icin anlamlıdır.

Bunlar, tarafların birbirine arzu dolu ve guven verici mesajlar yollamasını sağlar. Sozcukler de bu ozel iliteşim dilinin bir parcasıdır. O banal ve komik cumleler ciftin kendi arasında dış dunyaya karşı sağlam ve sevgi dolu bir bağ oluşturmasını sağlar. İletişim, cift arasındaki birlik ve butunluğun guclenmesini sağlayan en onemli etmendir.

İletişim dili

Sanıldığının aksine, iyi iletişim, gundelik hayattaki konuşma diliyle sağlanır. Aile hakkında tartışmak, ilginc bir film ustune yorum yapmak ya da ortak bir arkadaşı cekiştirmek cifti yakınlaştırır. Bir cifti samimi kılan bir diğer unsur da mizahtır. Birlikte cocuklar gibi gulebilmek, her şeyi fazla ciddiye almayı bırakarak hayatla dalga gecmeyi bilmek, ilişkinin iyi yurumesi icin onemlidir. Sonuc olarak partnerinizi yalnızca arkadaşınız gibi gorerek onu kucumsemeyin cunku o bundan cok daha fazlasını hak ediyor.