[IMG]http://img39.**************/img39/7513/9123652.jpg[/IMG]

Şahan Gokbakar, “Recep İvedik-3”un cekimlerine onumuzdeki hafta start veriyor. Filmin 12 şubat’ta vizyona gireceğini, her sezon olduğu gibi bu sezon da gişede ipi kendisinin goğusleyeceğini soyleyen Gokbakar, “Benim Cem Yılmaz’la bir sorunum yok, onun da benimle olmasın. Cem, hakkımda sinir dolu cumleler kuracağına beni guldursun” dedi.

Onumuzdeki hafta “Recep İvedik-3”un cekimlerine başlayacaksınız. Film, 12 Şubat’ta da vizyona girecek. Ucuncusunde nasıl bir maceranın icinde Recep?

- Bu bolumde biraz daha kendiyle meşgul bir Recep İvedik goreceksiniz. Yani Recep, biraz daha icsel dunyasıyla ilgilenecek. Yine cok komik ama daha naif bir karakter goreceksiniz.

* Yani Recep bu bolumde “Ben neden boyleyim?” sorusuna yanıt arayıp ozeleştiri mi yapacak?

- Evet, kendiyle ilgili dertleri olacak.

* O yanıtı bulduktan sonra Recep değişecek mi? Yani karakter anlamında...

- Hayır. Sorunu cozumledikten sonra, aslında bunun herkesin sorunu olduğunu fark ediyor. Ve “ıyi ki ben boyleyim” diyor.

* Recep kendini sorgularken, ona yol gosteren var mı?

- Evet, universite oğrencisi bir kız... Ama bu kez aşk yok filmde. Kız, Recep’in kendi icindeki sıkıntıları cozmesine yardımcı olacak. Recep, kızın onerdiği fiziksel, davranışsal değişimleri yaşayacak ama sonradan bunların uzerinde cok sakil durduğunu gorecek. Aslında o değişimi izleyici de sevmeyecek. Herkes “Nerede eski Recep?” diyecek... Aslında bu bolumde, tamamen sevgiye ac bir adamın hikayesini goreceğiz. Ve izleyici de aslında her şeyin sebebinin sevgisizlik olduğunu fark edecek. Zaten film, hayattaki en yakınını, babaannesini kaybetmiş, mutsuz bir Recep’le başlayacak. Sonra yapması gerekenleri keşfedince yavaş yavaş mutlu olacak. En sonunda butun bu mutsuzluğun sebebini bulup rahatlayacak.

* Bu filmde de yoruma acık bir final mi olacak?

- Evet... ıstersek devamını da yapabiliriz yani... Ben yazarken cok eğlendim, inşallah izleyenler de yine cok gulerler.

* Ucuncusune dair nedir gişe beklentiniz?

- ılk seri 4 milyon 300 bin yapmıştı, ikincisi 4 milyon 350 bin yaptı, bu serinin ise 4-4,5 milyon arası bir yerde olacağını tahmin ediyorum. ınsanlar gercekten Recep’i sevdi. Sektordeki bazı insanlar “Biz de boyle bir film yapalım, voleyi vuralım” edasıyla bu tarz filmler cekmeye başladılar, ama cuvalladılar. Bir sezonda 100 film falan vizyona girmeye başladı. Bu bir yandan iyi, diğer yandan kotu... Kotu, cunku sektore katkısı yok. Bir filmin 20-30 bin gişe yapması, sektore katkı sağlamaz. Cunku coğu duşuk butceli filmler. Duşuk butceli olduğu icin de oyuncusuna, set ekibine para veremiyor. 100 filmin cıkması değil, gişe yapan 10 filmin olması bu sektoru buyutur. Altın Portakal’ı duzenleyenler ya da sinema emekcileri, biraz bu sektoru gişe yapan filmlere itmeli biraz... Sanatsal filmlerin dışında, gişe yapan filmleri de desteklemeleri gerek. Bir film 1 milyon gişe yaparsa, sektor para kazanır, yapımcı kazanır, calışan kazanır.

İYİ GİŞE YAPAMAZSAM AĞLAMAM

* “Recep İvedik” serilerinin her biri gişede ne kadar bıraktı?


- 24 milyon dolar. Bunun yarısı sektore kaldı. Ama kazananlar cok fazla. Taksi, yemek, mısır falan işin icine girerse bu 48 milyon dolar kadar eder. Cunku bir kişinin sinemaya gitme maliyeti yaklaşık 100-110 YTL... Kultur Bakanı’nın da kabul ettiği gibi “Recep İvedik” sektore muthiş bir hareketlilik getirdi.

* 2010 sezonunda butun komedyenler sahada... Siz, Ata Demirer, Cem Yılmaz, şafak Sezer, Yılmaz Erdoğan, Engin Gunaydın, Okan Bayulgen... 2008 ve 2009’da ipi gişede siz goğuslemiştiniz. Bu sezon icin ne dersiniz?

- Ben şubat ayında yine ipi goğuslerim, sonra millet 11 ay onu gecmeye uğraşır. Her yılın şubatında ben cıtayı koyuyorum, diğerleri onu gecmeye calışıyor. Hayal kırıklığı olursa da sorun değil. Diyelim ki “Recep İvedik-3”e 1 milyon insan gitti. Oturup da ağlamam. “Bu hikaye miadını doldurdu” der, yeni bir şey yapmaya calışırım. Hayatın sonu değil yani.

CEM YILMAZ ONCE BENİ GULDURSUN

Gecen yıl, Cem Yılmaz “Recep İvedik”i sert eleştirmişti. Sonrasında aranızda birebir diyalog yaşandı mı?

- Biz aslında her ayın 24’unde, herkesten habersiz gece saat 03.30’da buluşup, Bebek Parkı’nda el ele yuruyoruz... (Guluyor) Benim Cem’le hicbir derdim yok. Aslında yaptığı işlerin de takipcisiyim. ızliyorum da, mizah anlayışını da beğeniyorum. Karikaturist olmasından dolayı, Turkler uzayda, Turkler taş devrinde, Turkler Teksas’ta gibi bir matematiği takip ediyor. Bu, aşina olduğumuz bir mizah kalemi. Cunku genelde karikaturistlerin sağdığı en buyuk damardır. Turkler’in orada, burada, şurada olması...İnşallah yine guleriz. Benim Cem Yılmaz’dan tek beklentim, hakkımda sinir dolu cumleler kuracağına, ofke dolu acıklamalar yapacağına, beni ve benim gibi bircok insanı guldurmesi. Ben ondan onu bekliyorum, filmlerine de o beklentiyle gidiyorum. Ona kırgınlığım yok, ortak noktada sosyal bir cevremiz de yok. Sadece hayranı olarak takip ettiğim birisi...

Kaynak: Hurriyet.com



__________________