Turkiye Azerbaycan Dostluk Dernekleri Federasyonu Genel başkan yardımcısı Iğdır Azerbaycan evi derneği başkanı gazeteci Serdar Unsal," Ermenistan'da bulunan Medsamor nukleer santrali bir an once kapatılmalıdır.Cunku bolge icin saatli bir bombadır."dedi.
Iğdır ve Ermenistan bolgesinin ikinci derece deprem fay hattında olduğunu ifade eden Serdar Unsal, Ermenistan'da ki Olum bacalarının Turkiye Azerbaycan,Gurcistan ve İran'ı tehdit ettiğini ileri surdu.

Iğdır Merkeze 15 km sınır koylere 100-200 metre uzaklıkta bulunan Ermenistan'da bulunan Medzomor nukleer santralini pimi cekilmiş saatli bombaya benzeten Unsal, "Medzamor Nukleer santralı patlamaya hazır bir saatli bombadır fay hattında yapılmıştır bir depremde bolge yok olacaktır.1988 yılında Ermenistan da meydana gelen depremde nukleer santral zarar gormuştur. catlayarak etrafa radyasyon yaymıştır.Şiddetli bir depremde insanlar enkaz altından kurtulma derdine mi duşsunler yoksa radyasyondan korunma mı bunun icin hemen beton dokulerek kapatılmıştır. Avrupa birliği, insanlık,cevreci orgutler bu konuya eğilmeli santral kapatılmalıdır. Azerbaycan'ı İran'ı,Gurcistan'ı ve Turkiye'yi tehdit ediyor. Uranyum ucakla Rusya'dan getiriliyor.Ucak duştuğunde neler olur duşunemiyorum" dedi.
Unsal,"Iğdır da kanserden olumler artarken kanserli hasta sayısı artarken Ermenistan devlet başkanının 2040 yılına kadar medsamor nukleer santralını calıştıralım demesi olumlere ve 2. Cernobile davetiyedir. Avrupa birliği bu konuda gereken girişimi yaparak bolge icin tehlike arz eden bu santrali kapatmalıdır. Ermenistan'da bulunan Medsamor nukleer santrali 1988 yılında yaşadığı 6.9 şiddetinde bir depremde hasar gorduğu icin derhal kapatılıyor. 1990 yıllarında Iğdır'da kanser vakası 15-20, ilerleyen yıllarda hasar goren Medsamor 1995 yılında tekrar faaliyete sokulmuştur. 1970'li yıllarda Sovyetler Birliği doneminde ilkel teknolojiyle inşa edilen, Iğdır'a 16, Kars merkeze 60 ve Erivan'a 40 km mesafede bulunan Medsamor Nukluer Santrali, Kafkas Bolgesini tehdit ediyor."şeklinde konuştu.
Olası bir depremde nukleer santralden sızıntı yaşanacağını belirten Serdar Unsal, Santralin tehlike değerlendirmesini yapmak icin coğrafi konumunu ve santralin işletildiği suredeki tarihini iyi araştırmak gerekiyor. Metsamor santrali acılışının yapıldığı 1977 Cernobil'le aynı teknoloji ile reaktor soğutması sağlayacak yeterli su bulunmadan ve nukleer yakıtını koruyacak bir havzası olmadan devreye sokuldu. Mimari tasarımının da hatalı olduğu da o donemde rapor edilmiş olsa da, sonrasına bu raporlar ortadan kaybolmuştur. Bu santralin bir diğer ozelliği de Ağrı Dağı Fay Hattı'nın uzerinde inşa edilmiş olmasıdır. 1980 yılında 2. unitesi de devreye sokulan tesis, 1988 yılında Spitak-Gumru Depremi'nde hasar gorduğunden dolayı 1989 yılında kapatılsa da; SSCB'nin dağılması sonrasında 1993 yılında Ermenistan'da yaşanan enerji krizi sonrası o donemin hukumetince 1995 yılında yeniden devreye sokulmasına karar verildi. 2005 yılında teknik kullanım omrunu tamamlayan santral, yine hukumet kararıyla once 2016 yılına, daha sonra da 2026 yılına kadar kullanılması kararı alınarak bolgede tehlike sacmaya devam etmektedir.. 1986 yılında Cernobil'de meydana gelen kazanın ardıl etkilerinin 1400 kilometre uzaktaki Doğu Karadeniz illerini nasıl etkilediğini, bolgede kanserin artış hızını, doğum anomalilerindeki artışı hesap ettiğimizde; Doğu Karadeniz, Doğu Anadolu ve Kafkaslar'da bircok şehrin ilk etapta boşaltılmak zorunda kalacağını, daha sonra ise bu bolgelerde tum tarım alanlarının, yeraltı ve yerustu su kaynaklarının kontamine olarak kullanılmaz duruma geleceğini ongormek mumkun oluyor."dedi.
Unsal,Turkiye Atom Enerjisi Kurumu bolgeye 14 adet Radyasyon Erken Uyarı Sistemi Ağı kurmuş bulunuyor. Ancak tabi ki olası bir felakette erken uyarı olsa dahi, insanların ne yapacağını bilmesi ve insanların toplanabileceği sığınakların olması da buyuk onem arz ediyor. Gurcistan ve Ermenistan soğuk savaş doneminde hazırladığı nukleer santralleri revize ederken; Turkiye'de ilk etapta etkilenecek bolgelerde nukleer sığınak sayısının ne olduğu, bu sığınakların kullanılabilir durumda olup olmadığı ile ilgili yeterli bilgi bulunmamakta. Bunun dışında eğitim kurumlarında, koylerde, iş yerlerinde, mahallerde de olası bir nukleer kaza durumunda nasıl davranılacağı ile ilgili eğitim calışmaları yapılıp yapılmadığı ile de bir bilgi yok. Oncelikli olarak etkilenecek bolgelerde her mahallede nukleere dayanıklı sığınak yapılması, sonrasında da yore halkına bu sığınaklara nasıl ulaşması gerektiğinden başlayarak; olası bir kazada nasıl hareket edeceklerinin eğitimlerinin verilmesi mutlak onem arz ediyor. İstanbul'da deprem olacak mı olmayacak mı diye her gun tartışılırken,van ilinde son gunlerde aralıklarla deprem meydana gelmesi bizleri kaygılandırıyor.Buyuk Van depremi Iğdır da hissedilmiştir.Yanıbaşımızda yer alan Metsamor Saatli Bombası'nın unutulmaması ve acil onlemler alınması gerekmektedir.Cevre orgutleri Avrupa birliği Ermenistan'a baskı yaprak 2026 yılı beklemeden medsamor nukleer santralini kapattırmalıdır."şeklinde konuştu. - IĞDIR
Kaynak: İhlas Haber Ajansı