2020’nin başlarından itibaren binlerce İstanbul Bilişim muşterisi, satın aldıkları urunlerin ellerine ulaşmadığını, odedikleri bedelin de geri odenmediğini soyleyerek şirketi şikayet yağmuruna tutmuştu.
Artan şikayetlerden ve konunun her gecen gun gundemi daha cok meşgul etmeye başlamasından sonra ise şirket bir acıklama yaparak konkordato ilan etmişti. Ancak şirketin konkordato kararı gectiğimiz ay mahkeme kararınca reddedidi. Peki İstanbul Bilişim insanları nasıl dolandırdı, şimdiye kadar neler yaşandı?

[h=2]Adım adım İstanbul Bilişim olayında yaşananlar:[/h] İstanbul Bilişim hakkında cok sayıda muşteriden şikayetler gelmeye başladı. Şikayetlerin artması ve dolandırıcılık iddiaları sonrası şirket konkordato ilan etti. Mahkeme, şirketin konkordato ilan etmesinden sonra bir komiser atayarak 3 ay muhlet verdi. İstanbul Bilişim’in sahibi olarak gorunen Nurettin Yavuz hakkında nitelikli dolandırıcılık suclamasıyla dava acıldı. Şirketin paravan şirketler aracılığı ile vergi kacırdığı ortaya cıktı. Şirketin eski sahiplerinin de aralarında bulunduğu 5 kişinin dava detayları ortaya cıktı. Şirket hakkında iflas kararı verildi. Konkordato komiser heyeti raporu, paravan şirket organizasyonunun detaylarını ortaya cıkardı. [h=2]İstanbul Bilişim hakkında cok sayıda muşteriden şikayetler gelmeye başladı.[/h]
2002 senesinden bugune e-ticaret sektorunde hizmet veren İstanbul Bilişim, 2020’nin ilk aylarından itibaren surekli artan sayısıyla dikkat ceken şikayetler almaya başladı. Tuketiciler, odedikleri bedeller karşılığında urunlerini alamadıklarını fakat para iadesi de yapılmadığını belirterek tuketici hakem heyetine başvurmaya başladı.
[h=2]Şikayetlerin artması ve dolandırıcılık iddiaları sonrası şirket konkordato ilan etti.[/h]
Her gecen gun artan şikayetlere ve konunun surekli gundeme gelmesine rağmen sessizliğini koruyan şirket, gectiğimiz Temmuz ayında konkordato ilan ederek bir acıklama yaptı. Acıklamada İstanbul Bilişim tedarik sorunu yaşadıklarını belirtti ve haklarında konuşulan dolandırıcılık iddialarını reddederek, mali darboğazda olduğunu ve şirket aleyhine propaganda yapıldığını iddia etti.
[h=2]Mahkeme, şirketin konkordato ilan etmesinden sonra bir komiser atayarak 3 ay muhlet verdi.[/h]
Konkordato ilanının ardından mahkeme şirkete bir komiser atayarak 3 ay muhlet verdi. Bu sırada komiser heyeti raporu icin incelemeler devam ederken, yaşanan mağduriyetin detayları da ortaya cıkmaya başladı. İstanbul Bilişim’in 50 bin kişiyi mağdur ettiği ve bu mağduriyetten 150 milyon TL vurgun yaptığı bilgilerine ulaşıldı.
Mahkeme tarafından verilen tedbir kararı nedeniyle mağdur olan vatandaşlar, şirkete yonelik haciz işlemi de başlatamadıkları icin gozler konkordato davasının mahkeme kararına cevrildi.
[h=2]İstanbul Bilişim’in sahibi olarak gorunen Nurettin Yavuz hakkında nitelikli dolandırıcılık suclamasıyla dava acıldı.[/h]
Yurutulen soruşturma neticesinde konkordato davası devam ederken bir sure kendisine ulaşılamayan, şirketin son bir yıldır sahibi olarak gorunen Nurettin Yavuz hakkında nitelikli dolandırıcılık suclamasıyla dava acıldı.
Aynı zamanda Nurettin Yavuz hakkında 114 ayrı dolandırıcılık kaydı bulunduğu da biliniyordu ancak yapılan incelemeler sonucunda Yavuz’un herhangi bir mal varlığının bulunmadığı bilgisine ulaşıldı.
[h=2]Şirketin paravan şirketler aracılığı ile vergi kacırdığı ortaya cıktı.[/h]
Devam eden dava dosyalarında yer alan bilgilere gore şirketin 40’tan fazla paravan şirket kurarak vergi kacırdığı ortaya cıktı. Ekonomik durumu iyi olmayan kişilerin uzerine, aylık 1000-2000 TL odemeler yaparak paravan şirketler kuran İstanbul Bilişim, bu şirketleri vergi yukunden kurtulmak icin kullandı.
İstanbul Bilişim, parasını aldığı ancak alıcılara gondermediği urunlerin parasını kendilerine aktarırken, vergi borcunu paravan şirketlerin sahiplerinin uzerine bıraktı. Bu paravan şirketlerin sahibi olarak gorunen kişiler ise şu an toplamda milyonlarca liralık vergi borcu yuzunden davalık olmuş durumda. Kimi şirket sahiplerinin ise konu ile ilgili ceşitli cezalar aldıkları biliniyor.
Gercekleştirilen bu paravan şirket organizasyonu nedeniyle oluşan vergi kaybının 1 milyar TL seviyesinde olduğu gelen ilk bilgiler arasında. Normal şartlarda TRT’ye odenmesi gereken bandrol ucretinin odenmemesi sonucunda oluşan kaybın ise 500 milyon euro (yaklaşık 4.9 milyar TL) seviyesinde olduğu soyleniyor.
[h=2]Şirketin eski sahiplerinin de aralarında bulunduğu 5 kişinin dava detayları ortaya cıktı.[/h]
Paravan şirket ile vergi kacırma ve dolandırıcılık konuları hakkında gelişmeler yaşanırken bir yandan da İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gorulen davada şirketin kurucusu Ozgur Gulec ve eski sahibi Kenan Bilgi’nin de aralarında bulunduğu 5 kişinin ‘nitelikli yağma’ ve ‘kişiyi hurriyetinden alıkoyma’ suclamasıyla yargılandıkları bilgisi geldi.
Sanıklar Abdullah Ungur, Osman Ungur ve Celal Altun, silah kullanarak kişiyi hurriyetinden alıkoyma sucundan 5 yıl hapis cezası aldı. Yağma suclaması ile verilen 10 yıllık hapis cezası ise Yargıtay’a taşındı.
[h=2]İstanbul Bilişim hakkında iflas kararı verildi.[/h]
İstanbul Bilişim’in Temmuz ayında konkordato ilan etmesinden sonra, Ekim ayında mahkeme kararı acıklandı. İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi, şirketin konkordato talebini reddetti ve iflasına karar verdi.
Bu karar sonrası, şirketin mağdurlarının da haklarını alabilmek icin şirkete haciz davası acabilmelerinin onundeki engel kalkmış oldu ve İstanbul Bilişim battı mı sorusu da cevap bulmuş oldu.. Tuketiciler, iflas kararından once tedbir kararı nedeniyle şirket hakkında haciz davası acamıyorlardı.
[h=2]Konkordato komiser heyeti raporu, paravan şirket organizasyonunun detaylarını ortaya cıkardı.[/h]
İflas kararı sonrası, konkordato komiser heyeti raporu, paravan şirket organizasyonuna dair pek cok detayı ortaya cıkardı. İstanbul Bilişim’in pek cok farklı kişinin hesabına turlu yollarla gercekleştirdiği para transferlerini ortaya koyan raporda, şirketin CEO’su Onder Yeşiloba’nın eşine 1 milyon 172 bin, kardeşine 10 milyon, annesine ise 650 bin TL para transferi gercekleştirdiği bilgisi de yer aldı.
Paravan şirketlere dair bir diğer dikkat ceken bilgi ise konkordato komiser heyeti raporu yazılmadan yalnızca 4 gun once, dava sureci devam ederken de bir paravan şirket kurulmuş olması oldu. Paravan şirketler ve para transferleri hakkında raporla birlikte ortaya cıkan detaylara buradaki haberimizden de ulaşabilirsiniz.