
Fetullahcı Teror Orgutu'nun (FETO) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Astsubay Omer Halisdemir tarafından oldurulen darbeci general Semih Terzi'nin eşi Nazire Terzi, hakkındaki hukmun Yargıtayca bozulmasının ardından yeniden hakim karşısına cıktı.
Nazire Terzi, Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Goruntu Bilişim Sistemi (SEGBİS) uzerinden katıldı. Terzi'nin avukatı ise duruşmada hazır bulundu.
[h=3]MAHKEME YARGITAY'IN BOZMA İLAMINA UYDU[/h]Yargıtay 16. Ceza Dairesinin bozma ilamının okunmasının ardından soz verilen Terzi, alt derece mahkemenin hakkındaki karara uymasını talep ettiğini, ancak bozma ilamındaki aleyhe hususları kabul etmediğini soyledi. İddia makamı ise mahkemeden kararında direnmesini istedi. Mahkeme heyeti, Yargıtay'ın bozma ilamına uyulmasına oy birliğiyle karar verip yargılamayı surdurdu.
[h=3]"DARBE GİRİŞİMİNDEN HABERİM YOKTU"[/h]Cumhuriyet savcısının sanık hakkındaki mutalaasını tekrar ettiğini belirtmesi uzerine soz alan Nazire Terzi, "Anayasal duzeni ortadan kaldırmaya teşebbus sucuna yardım" sucundan 18 yıl hapis cezasına carptırıldığını fakat Yargıtay'ın eylemlerinin "silahlı teror orgutune uyelik" yonunde değerlendirmesini istediğini belirtti. Semih Terzi'nin Ankara'ya gelmesine yardımcı olmadığını one suren sanık Terzi, darbe girişiminden de haberdar olmadığını, bunun telefon kayıtları ve mesajlarla da delillendirdiğini savundu.
Eşinin telefonundan 13 Temmuz 2016'da kendisine bir mesaj geldiğini aktaran Terzi, savunmasını şoyle surdurdu:
"Mesajda şu yazıyordu; 'Nursel Aksakallı'yı ara. Annemin hasta olduğunu, Ankara'ya gelmek istediğimi soyle. Mesajı hemen sil.' Ben bu mesajdan şuphelendim. Aksakallı'yı aradım ancak eşimin Ankara'ya gelmek istediğini bildirmedim. Sonraki gun akşam saatlerinde eşimi tekrar aradım. Nursel Aksakallı'yı aradığımı soylemem uzerine bana neden aradığımı sordu. Bunun uzerine mesajın sahte olduğunu anladım. Bu olay masa başında planlanmış, Semih Terzi darbeye dahil edilmeye calışılmıştır."
Terzi'nin avukatı Ertuğrul Cem Cihan da mahkemede Semih Terzi'nin değil Nazire Terzi'nin yargılandığını, yargılamanın bu kapsamda yapılması gerektiğini belirtti.
[h=3]"MUVEKKİLİMİN, EŞİNİN PEŞİNDEN GİTMESİ İNSANİ BİR DURUM"[/h]Muvekkilinin olen eşinin peşinden gitmesi, neden olduğunu oğrenmeye calışmasının son derece insani olduğunu anlatan Cihan, "Muvekkilimin eşinin oldurulmesine ilişin bilgi almak istemesi orgutsel bir faaliyeti gostermez." dedi.
Avukat Cihan, muvekkilinin FETO uyesi de olmadığını savundu.
[h=3]TUTUKLU BULUNDUĞU SURE GOZ ONUNE ALINARAK TAHLİYE EDİLDİ[/h]Avukat beyanının ardından sanıktan son sozleri soruldu. Terzi, 4 yıl 3 aydır tutuklu olduğunu ifade ederek tahliyesine ve beraatine karar verilmesini talep etti. Muzakere arasından sonra mahkeme heyeti kararı acıkladı. "Silahlı teror orgutune uye olmak" sucundan 6 yıl 10 ay 15 gun hapis cezasına carptırılan Terzi'nin tutuklulukta gecen sure dikkate alınarak yurt dışı cıkış yasağıyla tahliyesine hukmedildi. Mahkeme heyetinin kararı oy birliği ile aldığı ifade edildi.
[h=3]DAVANIN GECMİŞİ[/h]Nazire Terzi, darbe girişimi oncesi eşi darbeci general Semih Terzi'nin Ankara'ya gelmesini sağlamaya calıştığı gerekcesiyle hakkında "Anayasal duzeni ortadan kaldırmaya teşebbus" ve "silahlı teror orgutune uye olmak" suclarından dava acılmıştı.
Yargılama sonucu Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi 12 Şubat 2018'de hukmunu acıklamış ve Terzi'yi, "Anayasal duzeni ortadan kaldırmaya teşebbus sucuna yardım"dan 18 yıl hapse mahkum etmişti.
Kararın temyiz edilmesi sonrası Yargıtay 16. Ceza Dairesi, sanığın olaydaki eylemi ile darbe girişimine katılan eşi Semih Terzi'nin Ankara'ya gelmesinde bir illiyet bağı bulunmadığını ifade etmişti.
Nazire Terzi'nin eyleminin amac suc yonunden etki eder nitelikte bulunmadığı belirtilen gerekcede, dosya kapsamına gore sanığın darbe girişiminde bulunulacağını onceden bilmesinin, "Anayasal duzeni ortadan kaldırmaya teşebbus sucuna yardım etme" olarak değil hazırlık hareketleri kapsamında "silahlı teror orgutune uye olma" sucu yonunden değerlendirme konusu edilebileceği belirtilmiş ve bu nedenle mahkemenin hukmunun bozulması kararlaştırılmıştı.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Serdar Acıl