Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "Turkiye, afet sonrası mudahalede dunyadaki en iyi ulkelerden biri." dedi.
Oktay, Kanal 7'de katıldığı programda gundeme ilişkin acıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
Deprem gercekleştikten sonra sıfırıncı dakikada mudahil olmanın oldukca onemli olduğunu vurgulayan Oktay, Turkiye'nin bu konuda ciddi yol kat ettiğini belirtti.
Oktay, İzmir'de meydana gelen depremin ardından anında arama kurtarma calışmalarına başlandığını hatırlatarak, "Turkiye, afet sonrası mudahalede dunyadaki en iyi ulkelerden biri." ifadesini kullandı.

Sıfırıncı dakikada mudahale etmenin oldukca onemli olduğunu yineleyen Oktay, "Butun sistemi bunun uzerine kurmuştuk. Cumhurbaşkanımızın bir arzusu vardı. Bir sistem olmadığı icin her defasında yeniden yaşıyormuşuz gibi gecmişteki tecrubelerin uzerine koyarak gitmiyoruz, mutlak bir sistem kuralım. Kurduğumuz sistemde de sıfırıncı dakikada hareket edelim, dedik. Dolayısıyla sıfırıncı dakikada biz mudahil olduk İzmir'de." dedi.
Oktay, şoyle devam etti:
"Sıfırıncı dakikada mudahil olmak demek şu: 6,6 buyukluğunde bir deprem olduğu anda depremin buyukluğune gore ihtiyaclar bellidir. Barınma, arama kurtarma ekipleri, sağlık ekipleri, ulaştırma ve enerji gibi tum alanlarda o ekipler anında harekete gecer. O refleks onlarda vardır. Hangi ilden hangi ekiplerin hareket edeceği, hangi lojistik depolardan hangi malzemelerin gideceği, hic kimseden talimat beklemeden, bizlerden de dahil anında hareket eder. Dolayısıyla siz afet bolgesine geldiğinizde hepsi oraya toplanmış olur."
"26 bolgede lojistik depolar var"
Oktay, hasar tespit calışmaları, sağlık ekipleri ile enerji ve ulaşımın ayağa kaldırılması noktasında 35 tane mobil istasyon kurularak değerlendirme yapıldığını kaydetti.
Turkiye'nin 26 bolgesinde lojistik depolar olduğunu belirten Oktay," Hem AFAD'ın hem de Kızılay'ın, yok diyorlar ya, Kızılay'ın 26, AFAD'ın 26 tane belirli merkezlerde ana lojistik depoları vardır. Diğer 55 ilde cep depoları diye ifade ettiğimiz her turlu malzeme, cadırından, yatağına, mutfak malzemelerine kadar her turlu malzeme vardır. Anında harekete gecer ve gider bunlar." dedi.
Depremlerde asıl can kaybının artcılar olduğunu ifade eden Oktay, bu noktada mudahale eden hasar tespit ekiplerinin hayati oneme sahip olduğunu vurguladı.
"Bizim sistemimizin cok guclu olduğuyla alakalı sonra derece iddialıyım"
Turkiye'deki afet ve kriz yonetimi konusunda yapılan calışmalara ilişkin soruyu da yanıtlayan Oktay, şoyle devam etti:
"Japonya mesela, bu konuda iyidir. Avrupa Birliği ulkeleri, Amerika, Rusya, Cin dahil. Bizim sistemimizin cok guclu olduğuyla alakalı son derece iddialıyım ben burada. Sadece arama kurtama değil, 27-28 tane bizim calışma grubumuz var. Biraz once soylediğimiz gibi. Başka neye ihtiyacınız olur beslenme, sağlık, enerji, ulaşıma, barınmaya, hasar tespit, kimyasal vesaire durumlar olur KBRN'ye ihtiyacınız olur. Bircok alanda hepsi anında hazır kıta bekliyor."
Deprem sonrası muhalefetin yaptığı eleştirilerin yersiz olduğunu soyleyen Oktay," Gecmiş ne kadar iyiydi demek noktasına bile getireceklerdi neredeyse. O gunun bakanları vesaire. Halbuki biz başka bir şey soyluyorduk. Biz burada devlet olarak, hem AK Parti hukumetleri olarak, aynı zamanda Turkiye olarak nereden nereye geldiğimizi anlatmaya calışıyoruz. Hicbir zaman da bunun yeterli olmadığını soyluyoruz. Bugun de kendimizi biz yeterli gormeyiz, daha ilerisinin hedeflerini kendimiz koyarız." değerlendirmesinde bulundu.
"Tum arkadaşlarımız yurekten calıştılar"
Fuat Oktay, konuşmasını şoyle surdurdu:
"İlginc bir şey yaşadık biz tabi. Bunun Turkiye'de yaşanmaması gerekiyordu aslında, 'neden enkazları kaldırmıyorsunuz' gibi garip sorular soruldu. Yani hele hele bunun muhalefet tarafından soruluyor olması, Cumhuriyet Halk Partisi tarafından soruluyor olması. Dedik biz herhalde dil surcmesi olması lazım. Yani enkazın altında canlı insanlar olma ihtimali cok yuksekken ilk 72 saat cok onemlidir. Ondan sonraki 1-2 gun de cok onemlidir. 72 saatten sonrasından bahsediyorum. Onun icin herhalde dil surcmesi diyorum. Ayda yavrumuzu duşunun, 65 saatte kurtarıldı. Dolayısıyla iğneyle kuyu kazarak cıkarırsınız onu oradan. Tum arkadaşlarımız yurekten calıştılar. Birini kurtardıkları zaman gozlerindeki yaşı goruyorsunuz. İş değil, herkes ağlıyor."
76 bin binanın, hasar tespit calışmaları cercevesinde incelendiğini belirten Oktay, "412 bin bağımsız birim var bunun icerisinde, konut... 345 bina, bunların icerisinde yıkık veya ağır hasarlı oda, 4 bin 353 bağımsız birime denk geliyor." dedi.
AFAD, Kızılay başta olmak uzere tum bakan ve bakanlıkların orada olduğunu aktaran Oktay, belirlenen yerler uzerinde bir aydan kısa bir sure icinde inşaatların başlayacağını ve muhteşem bir kentsel donuşum orneği şeklinde bir yıl icinde hak sahiplerine teslim edileceğini kaydetti.
"1999'daki deprem sonrası elde edilen tecrubeler iyileştirildi"
Malatya, Elazığ ve Giresun'da neler yapıldıysa aynı şekilde calışmaların yurutuleceğine vurgu yapan Oktay, şunları soyledi:
"Malatya ve Elazığ'da ne yaptıysak, Giresun'daki su taşkınlarına ne yaptıysak veya diğer afet bolgelerinde ne yaptıysak, İzmir icin muhteşem bir ornek teşkil edecek. Arzu ediyoruz ki bu, İzmir'de kendi icindeki kentsel donuşumu teşvik eder ve guzel bir ornek olur. Hem daha duşuk katlı binalar, zemin etutleri sağlam şekilde yapılmış ve sonrasında, biliyorsunuz en son cıkardığımız deprem yonetmeliğine gore sağlam şekilde yapılmış binalar. Depremden korkmanıza gerek yok."
1998'de binaların nasıl yapılacağı hakkında deprem yonetmeliği olduğunu hatırlatan Oktay, "99'daki depremden sonra elde edilen tecrubeler iyileştirildi, modifiye edildi. Ama 2007'de asıl yeni bir deprem yonetmeliği cıkardık, o daha da guclendirilmişti." dedi.
"2018'de neredeyse dunyanın en ileri sistemlerinden birini getirdik"
Fuat Oktay, şunları kaydetti:
"2018'de neredeyse dunyanın en ileri sistemlerinden birini getirdik. Yuksek katlı ahşap binalar vesaire dahil, kolonlar, kirişler, birleştiği yerler dahil cok ileri teknolojilerle hazırlanmış. Biz sadece bunları takip ediyor olsak, depremden korkmamıza gerek yok. Yetki nerede bakıyoruz, biz burada merkezi yonetim olarak yaptığımız şeye baktığımızda bu yonetmelikleri hazırlarız. Diğer tarafta deprem haritaları vardır, guncelleriz. Onceden sadece Kuzey Anadolu Fay Hattı, Guney Anadolu Fay Hattı veya Ege'deki kırık fay hatlarından ziyade bolgelere ayrılırdı. Şimdi farklı bir yaklaşım sergiliyoruz burada. Yeni yaptığımız calışma, yıllarımızı verdiğimiz ciddi bir calışma. Bunu şoyle soyluyoruz: Siz ev, konut, iş yeri yapacaksınız fark etmez. Bize diyorsunuz ki 'benim konutum şurada', koordinatlarını veriyorsunuz, şurada o noktanın depremselliği nedir, biz size onu veriyoruz."
Deprem haritasının yeni guncellendiğine işaret eden Oktay, "Koordinat bazında verdiğimiz deprem haritasına gore binanızı nasıl yapacağınız da deprem yonetmeliğinde var. Bunun ikisini takip ettiğinizde, diğer tarafa bakıyoruz, neye ihtiyacınız var sizin, izinlere. İzinlerle alakalı yerel yonetimler gundeme geliyor. Yerel yonetimler onemli. Hem inşaat ruhsatı hem de sonrasında alınan yapı kullanım, yani iskan ruhsatı diye ifade ettiğimiz, her ikisini de belediyeler verir. Yapı denetim firmaları vardır, bu surec icinde denetler ve raporlar ve yine belediyeye iletir. Yerel yonetimler son durumda bu izni verme veya vermeme, hem proje bazında hem de uygulama bazında yetkilidir." acıklamasında bulundu.
"6,7 milyon konutu yenilememiz gerekiyor"
"Deprem olunca bir İstanbul fotoğrafı ortaya cıkıyor ve bununla ilgili neler yapılmalı?" şeklindeki soru uzerine Oktay, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kentsel donuşumlerle ilgili surecin hızlandırılması yonunde talimat verdiğini hatırlattı.
Oktay, şoyle devam etti:
"2018'den sonraki guncellemelerle artık depreme cok daha dayanıklı binalar yapılıyor. Depreme hazırlık anlamında İstanbul ozelinde yola cıkarak, butun Turkiye ozelinde neler yapılıyor? İstanbul geneline baktığımızda, Turkiye geneli de dahil, aynı şekilde Cumhurbaşkanımız da bunu acıkladı zaten, 6,7 milyon konutu yenilememiz gerekiyor. Acil binalar da var. Yine İstanbul da bunun icerisinde. İstanbul'a baktığımızda bir mudahale boyutunda, ikincisi de afet oncesi bunun engellenmesiyle alakalı, risk yonetimi diye ifade edebileceğimiz boyutta. Bir TOKİ aracılığıyla yaptığımız calışmalar var. Onceden belki toplam yine acıklanan rakamlar bunlar, 40 bine kadar yapılırken sonrasında 1 milyona yaklaştı. Ama bu yeterli değil, sadece TOKİ aracılığıyla bunu gercekleştiremeyiz."
Kamu binalarının depreme dayanıklı hale getirilmesiyle ilgili cok uzun zamandan beri ciddi calışmaların devam ettiğini bildiren Oktay, "Asıl burada vatandaşlarımızın kendi binalarının sorumluluklarını ustlenmesi. Biz de bununla ilgili işi kolaylaştırma anlamında bir bina, eğer ki test yaptırdınız ve sonucta yenilemek istiyorsunuz binayı, guclendirmek ya da yeniden yıkıp yapmak istiyorsunuz. Ama 1, 2 veya 5 kişi karşı cıktığında yapamıyorsunuz. Dolayısıyla bu 3'te 2 coğunluk istediğinde geriye kalan istemiyor olsa bile bu 3'te 2 coğunlukla bu kararı alabilirsiniz ve diğerleri buna uymak zorunda. Tamamen buradan İzmir de dahil, dersler cıkararak bunu daha da iyileştirme yonunde surekli calışmalarımız mevcut zaten." ifadelerini kullandı.
Oktay, "Burada ne yapıyoruz, ciddi kredilerimiz var. Cok ciddi şekilde teşvik vatandaşlarımıza. Artı afet konutlarının yenilenmesiyle alakalı ciddi odemelerimiz var. Kredi boyutunda bunlar ama duşuk faizli ve uzun vadeli odemeler cercevesindeki krediler. Kira yardımları aynı şekilde konutu yapılana kadar. Vatandaşlarımızın burada bunlardan faydalanması artı yeni yapılan konutlarda ozellikle arzu ettiğimiz şey bu." dedi.
"Kentsel donuşum siyaset ustu tutulmalı"
Kentsel donuşumun siyaset ustu tutulması gerektiğini belirten Oktay, bu konuda negatif bir anlam yuklemeden pozitif algının olması gerektiğine işaret etti.
Oktay, şu acıklamalarda bulundu:
"Deprem dediğimizde sadece binalar, iş yerleri değil, ulaşım alt yapısı, viyadukleri, kopruleri duşunun son derece kritik, sağlık alt yapınız, ulaştırma, haberleşme alt yapınız... Butun bu ve benzeri alanda da bizim calışmalarımız devam ediyor. Sağlık alt yapımız hamdolsun cok guclu, bunun icin rahatız. Ulaşımda cok ciddi bir yol kat ettik. Yapısal anlamda risklerin yonetimi ile ilgili şu anda Cumhurbaşkanımız ve bizler buna odaklanmış durumdayız. Biliyorsunuz İstanbul, Cumhurbaşkanımızın sevdası zaten. Bunun icin buradaki tum yerel yoneticiler aynı şekilde valiliklerle birlikte tek bir ekip olarak bunun uzerine gidiyor olmak zorundayız ve burada bilinclendirmenin cok onemli olduğunu duşunuyoruz."
"Her bir kuruşuna kadar hesabını verebileceğimiz şeyler bunlar"
"İzmir depremi dolayısıyla deprem vergilerine ne olduğu konusunun gundeme geldiğinin" ifade edilmesi uzerine Oktay, bu sorunun deprem konusu gundeme geldiğinde surekli sorulduğunu soyledi.
Vergilerin 99 depremi sonrası koyulduğunu hatırlatan Oktay, sadece 99 depreminden sonra konulan vergilerin toplamına bakıldığında 66 milyar liraya yakın bir vergi toplandığını belirtti.
Sadece 99 depreminde, Bolu'dan başlayıp, Bursa ve İstanbul'a devam eden boyutta butun illerde 133 bine yakın binanın kullanılamaz hale geldiğini hatırlatan Oktay, sadece bu doneme ilişkin AK Parti oncesinde ve sonrasında 80 milyar liraya yakın bir harcama yapıldığını soyledi.
Marmara depremi sonrasında da Bingol, Elazığ, Van, Kutahya Simav depremleri olduğunu aktaran Oktay, "Deprem vergisi burada ayrı bir hesapta ve oradan sadece kullanacağız deseniz onun yetme şansı yok. Ben başka bir şey soyluyorum, onun cok otesinde bir rakama ihtiyacımız var. Biraz once bahsettiğimiz ulaşımdır, okulların sağlamlaştırılmasıdır, adliye binalarınıza kadar, haberleşme sistemlerine kadar sağlık alt yapınıza kadar yaptığınız tum calışmalar aslında bununla alakalı. Hepsine baktığınızda 2019 rakamlarıyla bile 1,2-1,3 trilyonu aşıyor harcamalar." diye konuştu.
Oktay, 2020 harcamalarının bu rakamlara eklenmediğine işaret ederek, "Bu bir algı yonetimi, sadece bir polemik konusu yapılmaya calışılan şeyler. Vatandaşımız bunu goruyor, bizim ne yaptığımızı cok net goruyor. Dolayısıyla bu da boyle klasik şeye donuştu 'şurdan aldınız ne yaptınız, obur taraftan aldınız ne yaptınız.' Her bir kuruşuna kadar hesabını verebileceğimiz şeyler bunlar." dedi.
(Bitti)
Kaynak: Anadolu Ajansı / Abdullah Yasin Guler