Bilim dışında bilgi kaynağı olduğunu iddia edenler yanılmaktadır, ki bunun tarihte sayısız orneği mevcuttur. Ne mitolojiler ve dinler ne buyu ne de falcılık bilgi kaynağıdır. Tarih boyunca bilim adı altında “yalancı bilimler” (psodobilim) diyebileceğimiz; kehanet, astroloji, sihirbazlık, “gizli” (okult) bilimler gibi konular insanlara bilim diye sunulmuştur. Ama bunların hicbiri bilim değildir; arkalarında ya safdil inanış ya da dupeduz sahtekÂrlık vardır.

İnsan, duşunmeye başladığı andan itibaren merak ederek oğrenmek, cevresinde olan biteni anlamak istemiştir. Bu biyolojik evrimin insana verdiği bir durtudur. İnsan, fiziksel olarak zayıf bir varlıktır. Ne kendini koruyabilecek doğal silahları (boynuz, tırnak, zehir vb.) ne de hız, ucmak gibi duşmanlarından kacışını kolaylaştıracak becerileri vardır. Tek silahı aklıdır.

“Sorgulamanın cezalandırıldığı bir toplumda gelişme nasıl oldu?” diye duşunebilirsiniz. Bunun cevabı basittir: Her toplumda asi kafalar, her turlu ceza ve zorlamaya karşı duyduğunu, gorduğunu sorgulayan zeki bireyler turer. İşte yenilik ve gelişme bu nadir kişilerin sorgulamaları ve yeni duşunceler uretmeleri sayesinde olmuştur.
(Tanıtım Bulteninden)


Kitap Adı: Bilimin Buyusu Yazar: A. M. Celal Şengor Yayınevi: İnkılap Kitabevi Hamur Tipi: 2. Hamur Ebat: 13,5 x 21,5 İlk Baskı Yılı: 2019 Barkod: 9789751039422