Guney Afrikalı ayrımcılık karşıtı antiapartheid aktivisti ve eski Cumhurbaşkanı Nelson Mandela'nın torunu Ndaba Thembekile Mandela, dunyadaki catışmaları sona erdirmek icin farklılıklardan ziyade benzerliklere odaklanılması gerektiğini soyledi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından "Genclere İlham Veren İsimler" projesi kapsamında, Binbirdirek Sarnıcı'nda duzenlenen etkinlikte konuşan Thembekile Mandela, dedesinin dunyada farklılıkların zenginlik olarak gorulduğu bir anlayış icin yıllarca cezaevinde kaldığını anlattı.
Nelson Mandela'nın apartheid rejimine karşı omrunun sonuna kadar mucadele ettiğini belirten Thembekile Mandela, "Bu rejim ulkemizi yıllarca mahvetti ve bizi ayrıştırdı. Ben rejim yıkılmadan once doğdum. Rejim gercekten cok vahşiydi. Siyah ve beyaz bir anne babadan doğan cocuğu ailesinden alıyorlar ve ozel bir yerde yetiştiriyorlardı. Siyah, beyaz ve renkli ve Hindistan'dan gelenler olarak ayrıldılar. Bunlar arasında en kotu yere sahip siyahlardı." diye konuştu.

Dedesini cezaevinde gorduğunu, kendisinin de "cezaevi hayali kurduğunu" anlatan Mandela, "Diğer cocuklar polis, doktor ya da astronot olmak isterken ben hapishaneye girmek istiyordum." ifadelerini kullandı.
Nelson Mandela cezaevinden cıktıktan sonra ulkesi icin yeni bir surecin başladığını hatırlatan Mandela, dedesinin yıllarca suren mucadelesinin tum ulusa ve Afrika'ya ilham olduğunu vurguladı.
İnsanların onemli bir kısmının Afrika hakkında fazla bilgisi olmadığını ve hala bircok bolgede onyargıların hakim olduğunu aktaran Mandela, katılımcı genclere şunları tavsiye etti:
"Hayallerinizin peşinde koşun, asla vazgecmeyin. Buyuk hayaller kurun. Hayallerinizden korkmuyorsanız demek ki guclu hayalleriniz yoktur demektir. 'Ben liderim, ben liderim.' diyerek kendinizi motive edin ve buna inanın. Dunyayı guzelleştirmek icin hayallerinizden vazgecmeyin."
"Guney Afrika ve Turkiye arasında, iki tarafı da geliştirecek ilişkiler kurabiliriz.
Mandela, Turkiye'nin, Guney Afrika ve genel olarak tum Afrika'yla ilişkilerini geliştirebilecek bir durumda olduğunu kaydetti.
Turkiye'nin potansiyeli ve yeteneği olduğunu dile getiren Mandela, "Ticaret konusunda yetenekliler ve Afrika'yla iyi ticari ilişkileri sahip. Guney Afrika ve Turkiye arasında, iki tarafı da geliştirecek ilişkiler kurabiliriz. 2018'de Liderler Programı başlattık. Programın amacı Mandela'nın ilkeleri ve stiliyle nasıl lider olunabileceğiydi. Gencler bu programla Guney Afrika'ya gelebilir ve onun yolundan ilerleyebilir." diye konuştu.
Ulke ve toplumlar arasındaki sorunların cozumu icin barışcıl yollar aranması gerektiğini anlatan Mandela, şoyle devam etti:
"Duşmanını ve onun fikirlerini yenmek icin yollar aramalısın. Zamanla duşmanın bir partnerin hatta dostun olabilir. Farklılıklar uzerine odaklanma, bunun yerine ortak noktalar aramaya calış. İnsanların ortak yonleri, farklılıklarından daha fazla. Beyazlar ve siyahlar arasında binde 1'lik bir biyolojik farklılık var ama bunun aslında hicbir onemi yok. Farklılıklarımızı zenginlik olarak gormek hepimiz icin faydalı olur. Bazen acı ve nefretten dolayı bunu yapmakta zorlanıyoruz. Dedem hapishaneden cıkınca 'Bircok acımı ve nefreti hapishanede bıraktım yoksa cıksam bile hala hapishanede kalmış olurdum.' demişti. Bu bence cok onemli."
"Bu ziyaret beni cok mutlu etti"
Mandela, Turkiye ziyaretinden cok memnun kaldığını belirterek, duygularını şoyle dile getirdi:
"Turkiye'ye misafirperverliği icin teşekkur ederim. Bu ziyaret beni cok mutlu etti. Yemekler cok guzeldi. 29 Ekim kutlamaları gercekten cok guzeldi. Bizim ulkemizde bu kadar sevincle kutlamalar olmuyor. Bayrakları, ışıkları gordum, Ataturk'un resimleri her yerdeydi. Ulkemde bu sevinci gormuyorum. Bu gercekten ilham verici. Yakın zamanda bir darbe girişimi vardı. Sizin zihninizde taze bir durum. Bu yuzden kutlamalar da cok onemli."
Kaynak: Anadolu Ajansı / Mehmet Kara