Erkekler zayıf gorunmekten ya da incinmekten korktukları icin genellikle susmayı tercih ederler. Erkeğinizi konuşturmak icin neler yapmalısınız. Onunla bir turlu konuşamıyorsunuz. Belki tartışma cıkıyor veya sizi dinlemiyor. Hayır hemen uzulup ayrılığı duşunmeyin, bu konuda onerilerimizi okumalısınız.

Araştırmalara gore erkekler incinmekten ya da zayıf gorunmekten korktukları icin careyi susmakta veya umursamaz gorunmekte buluyorlar. Oyleyse sorun nerede, neden kaynaklanıyor? Sizlere sunduğumuz onerilerle siz de erkeğinizi konuşturmayı başarabilir ve evliliğinizi canlandırabilirsiniz.

Partnerinize bir arkadaşınızla aranızda gecen tartışmayı veya annenizin sağlık sorunlarını anlatmak istiyorsunuz ve o kısaca “telaşlanma, zamanla duzelir” diyerek konuyu kapatıyor. Erkekler, genellikle dert ortağı konumunda olmayı sevmezler. Kadın huzunlerinden, acılarından soz ederken, erkek o konuda duşuncesini soylemediği gibi hic dinlemez de. Oyleyse siz de icinizden gecenleri doğru sozcuklerle ve tam olarak anlatın. Yalnız temkinli yaklaşmalısınız. Mesela; “Hakemin yanlış kararı sayesinde doğru duzgun uyuyamadım. Bunun nasıl bir şey olduğunu sen bilir misin?” diyerek konuşmaya başlarsanız, o da kendi deneyimlerinden bahsetme fırsatı bulur.

Ciddiyetten kacının

Copu dışarı cıkarmasını istediğinizde, o bu duruma nukleer atık muamelesi yapar. Tuvalet temizliği, camaşır ve bulaşık gibi konulardan ise hic bahsetmeyelim. O yine kenara cekilir, kadın ise bu durumda dayanamayıp patlar. Siz ne kadar haklı olursanız olun, konuşmaya “hep” ya da “hic” gibi bir ifadelerle başlamamalısınız. Esprili bir girişle başlamak yerinde olur. “Hadi biraz da coplerden bahsedelim” gibi. Cocuk, temizlik ve ev işlerinin bir kişi icin fazla bir yuk olduğunu belirtin. Partnerinizi, o guclu omuzların yalnızca yaslanmak icin var olmadıklarına inandırmalısınız.

Sinirlendiğinizi gostermeyin

Zamanla kadının sinirleri bozulur ve haliyle durum dayanılmaz olmuştur. Erkek ise soğukkanlılığını korur. Sonunda olan olur ve kadın ağlamaya başlar. Erkek “Ağlamanın bir faydası yok” diyerek sesini yukseltir. Bakar ki değişen bir şey yok, “Ağlasın, bana ne” der ve bay umarsız kabuğuna cekilir. Sesinizi yukseltmek, tabakları duvarlara fırlatmak, kapıları carpmak belki size ağlamaktan daha rahatlatıcıymış gibi gorunebilir. Siz en iyisi dışarı cıkın ve derin nefesler alarak yuruyuş yapın da gelin. Eve donduğunuzde onun ne kadar sessiz ve cozulmeye hazır olduğunu gorebilirsiniz. Boyle sus pus olmasının size nasıl etki ettiğini uygun bir dille ona anlatın. “Sessizliğin beni fazlasıyla kırıyor. Bu durumda ne istediğini anlayamıyorum” diyebilirsiniz. Cevap vermeye başlarsa, “Bunu gercekten doğru mu anladım?” diye soze başlayıp soylediği cumleyi tekrarlayın.

İltifat etmiyorsa

Tum kadınların hoşuna gider iltifat edilmesi. Yalnız erkeğinizin ruhuna yapışan o suskunluk, icine kapanma inadı sizi iltifatlardan mahrum ediyor. Bu doğal olarak sizin ruh halinizi de etkiliyor. Erkeğinizin ağzından iltifat sozcukleri duymak istiyorsanız, tavırlarınızı gozden gecirmelisiniz. Erkekler, aynanın karşısına gecip “Bu bana cok yakıştı. Boyle cok guzel gorunuyorum” diye kendi kendisine konuşan kadınlar karşısında her zaman sessizliğini korur. Siz giysilerinizle sessizce yanından gecin. İşte o zaman cazibenize dayanamaz ve ağzından duymak istediğiniz kelimeler dokulur. Mutfaktaki marifetlerinizle de iltifat alabilirsiniz. Mesela ona uzun zamandır pişirmediğiniz en sevdiği yemeği yapın. Hangi erkek en sevdiği yemeği yapan kadını iltifatsız bırakır ki…


alıntı
__________________