Yatağınızdan bir turlu kalkamıyor, uyandıktan sonra uzun uzun tavana bakıyorsanız bu yazıyı mutlaka okuyun. Buyuk ihtimalle bunun iki sebebi var ve cozumsuz değiller!


Gune keyifli başlamak onemlidir. Bedenen ve ruhen guclu, moraliniz yuksek, mutlu bir başlangıcla sadece kendinizi daha iyi hissetmezsiniz, işiniz, sosyal yaşamınızdaki verimliliğiniz ve başarınız da artar. Gelin gorun ki bu iş pek cok nedenle her zaman mumkun olmaz, olamaz. Ozellikle sabah mutsuzluğu bana gore giderek yaygınlaşan bir sorun olma yolunda.
Sabah mutsuzluğu ya da keyifsizliğinin altında pek cok başlık var: Sabah yataktan yorgun ve bitkin uyanmak, her sabaha endişe ve vesvese ile başlamak, gune iyi ve guzel beklentilerle değil de can sıkıcı bir ruhla gunaydın demek ya da tam tersi her sabaha "tersinden uyanıp" her oneriye "negatif tavırlar" oluşturmak ve de her şeye olumsuz yaklaşmak, sabah mutsuzluğunun işaretleridir.
Sabah mutsuzluğunun pek cok nedeni var. Bana sorarsanız ikisi cok ama cok onemli olmalarına rağmen hep gozden kacıyor. Bunlardan biri hipoglisemi, diğeri de depresyon sorunu.


Tıpkı kaslarımızın fiziksel faaliyetleri icin bol şekere ihtiyac duymaları gibi beynimiz de duşunsel faaliyetlerini şekersiz yapamaz. Sabah mutsuzluğunun en onemli sebebi de bu olabilir...



HİPOGLİSEMİNİZ VAR MI?
Hipoglisemi yani kanda şekerin aşırı duşmesi, bir anlamıyla beynin hayati ihtiyacı olan şekerden mahrum kalması demektir. Oysa beynimiz en guclu şeker tuketicisi organlardan biri, hatta birincisidir. Kanımızdaki şekerin buyuk bir kısmını beynimiz kullanır. Tıpkı kaslarımızın fiziksel faaliyetleri icin bol şekere ihtiyac duymaları gibi beynimiz de duşunsel faaliyetlerini şekersiz yapamaz.
Bir ornek vermek gerekirse; vucut ağırlığının neredeyse 50’de biri kadar olan beyniniz, ağırlığına gore cok fazla miktarda şeker tuketir, kan şekerinizin neredeyse 5’te 1’i beynimiz tarafından kullanılır. Bunun bir anlamı da şudur: Beyin kanda şekerin noksanlığına yani kan şekeri duşmelerine (hipoglisemiye) en hassas organımızdır. Yeteri kadar şeker bulamadığında daha ofkeli, daha karamsar, daha endişeli, daha mutsuz bir duygu durumu icine girebilir. Bu nedenle sizde ya da evinizdeki, işyerinizdeki herhangi birinde yerleşik bir sabah mutsuzluğu/yorgunluğu durumu varsa bunun arkasında gozden kacmış bir hipoglisemi sorununun olabileceği aklınızda olsun.


EPRESYONUN BELİRTİLERİ

Gune mutsuz başlayanlara acilen duyurulur! İşte depresyonun işaretleri...

• Negatif olma durumu: Kotumserlik ve hicbir şeyin hayatı daha iyi yapamayacağı duygusu hakimdir.
• Uyku duzeninde değişme: Tipik olarak başlangıcta uykusuzluk hali vardır. Kişi gecenin ortasında uyanır ve bir daha uykuya dalamaz. Bunun tersine fazla uyuma da olabilir. Tum gece uymanın ardından sabah kişi yorgun uyanır.
• Yeme alışkanlıklarında değişme: İştahta değişiklikler oluşur. Kişi ya iştah azlığı nedeniyle cok az yer, hatta hic yemez ve kilo kaybeder yada cok fazla yiyerek kilo alır.
• Bitkinlik: Enerji yoksulluğu hissedilir. Bu yoksunluk ilgi alanında olan işlerin yapılmasında bile ortaya cıkar. Konsantrasyonda veya karar vermede zorluklar gorulur.
• İzolasyon: Sosyal cevreye ilgisizlik hissedilir ve sonunda insanlardan uzaklaşma gorulur.
• İnatcı, uzuntulu ve kendinden nefret etmek: Kendine guven azalır ve işe yaramazlık duygusu ortaya cıkar. Nedensiz ağlama krizleri olabilir.

K/Devamı

DEPRESYONDA MISINIZ?
Sabah mutsuzluğunun bir diğer nedeni de depresyondur. Depresif bir ruh hali sadece uyku sorunlarına, dikkat bozukluklarına, konsantrasyon gucluklerine, unutkanlık ve yorgunluklara değil, mutsuzluğa da yol acar, ozellikle sabah mutsuzluğu bunların başında gelir. Ne iyi ki "duşuk şeker/hipoglisemi" sorunu da, "depresyon" problemi de cozumlenebilir veya yonetilebilir sağlık problemleridir.
Araştırmalar, kişilerin hayatlarının belli donemlerinde depresyona daha meyilli olduğunu gostermiştir. Boşanma, cinsel problemler, iş yaşamında kısıtlanma, gecmişte yaşanmış kederler orta yaşlarda depresyona neden olabilir. Hormonal değişimler de depresyona zemin hazırlayabilir.
__________________