Deprem ile İlgili Hadisler,
Deprem Hadisleri
Depremle hakkında Hadis


Depremle İlgili Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

Zina yayılınca depremler coğalır. [Deylemî]
Gunahlar acıktan işlenmeye başlanınca, iyi-kotu herkes genel bir azaba maruz kalır. [TaberÂnî]

Buharideki hadis-i şerifte, (Depremler coğalmadıkca kıyamet kopmaz.) buyurulmuştur. Kıyametin ne zaman kopacağı bildirilmedi. Fakat, Peygamberimiz, bircok alÂmetlerini haber verdi: Hz. Mehdî gelecek, Hz. İsa gokten inecek, DeccÂl cıkacak. Yecuc mecuc her yeri karıştıracak. Guneş batıdan doğacak. Buyuk depremler olacak. Din bilgileri unutulacak. Kotuluk coğalacak. Haramlar her yerde işlenecek, Yemenden bir ateş cıkacak. Gokler ve dağlar parcalanacak. Guneş ve Ay kararacak. Denizler birbirine karışacak ve kaynayıp kuruyacaktır.

Genel olarak haksızlıklar coğalınca, gunahlar işlenince depremler ve diğer belalar zuhur ettiğine gore, bu haksızlıklara ve gunahlara engel olmak gerekmez mi? Gucu yettiği hÂlde haram işleyene mani olmamak mudahene olur. Mudahene, dunyalık ele gecirmek icin, dinden vermektir. Haram işleyene veya yanında bulunanlara olan saygısı yahut dine olan bağlılığının gevşekliği, mudaheneye sebep olmaktadır. Fitne olmadığı, yani dinine veya dunyasına veya başkalarına zarar olmadığı zaman, haram ve mekruh işleyene mani olmak gerekir. Mani olmamak, susmak haram olur. Mudahene etmek, haram işlemeye razı olmayı gosterir. Susmak cok yerde iyidir. Fakat, hakkı, hayrı soyleyecek yerde susulmaz. (Ya Resulallah! Gecmiş ummetlerden bir kısmına deprem ile azap yapıldı. Toprak altında kaldılar. Bunların arasında salihler de vardı) denildiğinde (Evet, salihler de birlikte helak oldular. Cunku Allaha isyan olunurken susmuşlardı.) buyurdu. (TaberÂn&#238

Dunyadaki depremler birer ikazdır. Ahiretteki depremler ise daha buyuktur. Kuran-ı kerimde buyuruluyor ki: (O gunun depremi cok buyuk şeydir. O gun kadınlar memedeki cocuklarını unuturlar. HÂmile kadınlar cocuklarını duşururler. İnsanlar sarhoş olmuşlar sanılır. Onlar sarhoş değildir. Fakat, Allahu teÂlÂnın azÂbı cok şiddetlidir.)[Hac)


İnsanların isyandan vazgecmesi icin İlÂhî bir ikaz olan depremden ibret alınmalıdır. Sel, deprem, kuraklık gibi, İlÂhî musibetlerin ara sıra zuhur edişi, Allahu teÂlÂnın sonsuz nimetlerine, lutuf ve ihsanına karşı isyanda olanları ikaz mahiyetindedir. Hicbir nimet ve felaket sebepsiz değildir. Duşunebilenler icin nice hikmetleri vardır. Gunahların affına sebep olduğu gibi başka hikmetleri de vardır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Ummetim icin depremler gunahlarına kefaret olur). [HÂkim], (Ummetimde depremler olur, binlerce kişi olur. Allah, bunu iyilere oğut, muminlere rahmet, kÂfirlere ise azap kılar.) [İ.AsÂkir]

Alimler, (Tehlikelerden, gucunuz yettiği kadar sakınınız. Cunku, guc yetmeyen, dayanılamayan şeylerden uzaklaşmak, Peygamberlerin Âdetidir) buyurmaktadır. Kapalı yerde iken deprem olursa, oradan acık bir yere kacmak mustehabdır. (BezzÂziyye) Deprem olunca evden cıkıp acık yere gitmelidir. Resûlullah, yolda eğri duvarın onunden koşarak gecti. (Hindiyye)

Bu fetvalardan anlaşıldığına gore, depremden kacmayan intihar etmiş sayılmaz. Mustehabı terk etmiş olur. Depremden kacmayan mutlaka olur diye bir şey yoktur. Depremde olenin imanı varsa mutlaka şehittir. Hadis-i şerifte, (Suda boğulan, yangında olen, duvar ve enkaz altında kalarak olen, şehiddir.) buyuruldu (İbni Asakir)

Zaruret olmadıkca, bir kabre, iki kişi bile gomulmez. Ancak zaruretler haramları mubah kılar. Zaruret olunca toplu halde gomulebilir.

Alıntı