Mevlana dervişleriyle yaptığı sohbeti bitirdikten sonra,bir derviş telaşla odaya girdi ve heyecanla,uzaklardan gelen genc birisinin kendisini ısrarla gormek istediğini haber verdi.
Mevlana , '' Buyursun bakalım '' diye izin verdi.
İceriye orta boylu,cubbesiz,kulahsız ve sakalsız,cok sade giyinimli bir delikanlı girdi.
Mevlana yerinden adeta bir ok gibi fırladı.Bu zatı mana aleminden tanıyordu.Bu,kendisi gibi cağlara damgasını vuracak yiğit bir HAKK aşığı olan Yunus Emre idi...
Heyecan ve hasretle kucaklaştılar.
Odadaki dervişler bu samimi karşılamaya bir anlam verememişti,ama ortamın manevi yukunun yoğunlaştığını anlamakta zorlanmadılar...

Daha sonra Mevlana ve Yunus Emre Karşılıklı Dini Şiirler Soylediler...Bir Mevlana Soyluyor...Bir Yunus Emre Soyluyor... Dervişlerde onları hayranlıkla izliyordu...

Yunus Emre ve Mevlana birbirini ozleyen iki kardeş gibi yan yana oturdular...Mevlana sordu ;
- Pek guzel, Pek Sade giyinmişsiniz.Uzerinizde hırkanız bile yok ,uşumezmisiniz ?
Yunus Emre şiirle karşılık verdi ;
Dervişlik dedikleri hırka ile tac değil
Gonlun derviş eyleyen,hırkaya muhtac değil

Mevlana beğendiğini belli eden bir hareket yaptı.Ve yine sordu ;
- Pek doğru soylersiniz.Nasılsınız iyimisiniz ? Nelerle meşgulsunuz ? Ne yapar ,ne eylersiniz ?
Yunus Emre yine şiirle karşılık verdi ;
Adımız miskindir bizim,duşmanımız kindir bizim
Biz kimseye kin tutmazuz,kamu alem birdir bize
Ben gelmedum dava icin,benim işum sevi icun
Dostun evi gonullerdir,gonuller yapmağa geldum !
Mevlana, Yunus Emre'ye Sordu;
-Biz dervişlerimize Tevhid'i oğretirken '' Bir elma iki ayna '' demiştik.Siz ne dersiniz ?
Yunus Emre cevap verdi;
Tevhid imiş cumle alem
Tevhidi bilendir adem
Bu tevhidi inkar eden
Oz canına duşman imiş.
Mevlana,Yunus Emre'nin bir sure dergahta kalmasını istiyordu.
-'' Evet,davetimizi kabul buyurursanız,cok memnun kalacağız.Hemde size yazdığımız 6 ciltlik Mesneviyi okurduk'' dedi.
Yunus Emre kalktı ,kapıya doğru yonelirken ilk kez şiirsiz konuştu;
-Ne kadar uzun yazmışsınız ! Cok emek ve gayret sarfetmişsiniz.Bize kalsaydı aynen şunu soylerdik ;
'' Ete Kemiğe Burundum,Yunus Diye Gorundum ''
Yunus Emre Kapıdan hızla cıkıp gozden kayboldu...

__________________