Kutlu Doğum Haftası İle İlgili Tiyatro Oyunları



PEYGAMBER SEVGİSİ

Mekkeli Muşriklerin , İslamın yayılmasını engellemek icin her şeyi, hukuksuzca kanunsuzca yaptıkları donemde , Muslumanlar bu komploya canlarını ve mallarını feda ederek karşı koyuyorlardı.

ŞAHISLAR:

1- Hz.Hubeyb (r.a)

2- Huceyr b. Ebi İhab (Mekkeli)

3- Huceyrin Kolesi

4- 1.Fidyeci

5- 2.Fidyeci

Sahne: Hubeyb (r.a) elleri ve ayakları bağlı olarak sahneye getirilir.İkinci fidyeci Hubeyb(r.a)nın bağlı olduğu ipin ucunu tutmaktadır. Huceyr yerde oturmaktadır.Bir taraftan da onundeki sehpanın uzerindeki meyvelerden yemektedir. Huceyrin Kolesi elinde golgelik ile efendisini serinletmektedir. Hubeybin getirildiğini gorunce Huceyr aniden ayağa kalkar. Ayağa kalkarken kolenin elindeki golgeliğe carpar. Bu duruma kızar ve koleye elindeki kamcı ile yuzunu ekşiterek vurur.

1.FİDYECİ : Selam sana ey Huceyr ! Yuce putumuz Latın adına sana selam olsun. Bugun putlarımızın intikam gunu.

HUCEYR: Oooooo ! Hoş geldiniz .Demek Muhammedin adamı bu haa! Hıımm ! hıımm! Nerede yakaladınız bu miskin yobaz herifi.

1.FİDYECİ : Nerede olacak.Onlara tuzak kurduk. (Biraz bekler sağına soluna bakar) Muhammede haber gonderdik.Biz Musluman olacağız bize dini oğretecek birilerini gonder dedik.O da bize dini iyi bilen altı kişi gonderdi.

(Bunları anlatırken cok onemli bir iş yapmış gibi davranır)

Biz de onlara yolda tuzak kurduk.

HUCEYR : (Heyecanlı bir şekilde) eeee! Sonra ne oldu.

FİDYECİ : Altı kişiden uc tanesinin işini orada bitirdik.Birisi uyanık cıktı yakalayamadık.Diğeri hala elimizde.Bunu da size getirdik.

(Biraz sağına soluna bakar)

Duyduk ki bunlar size Bedir savaşında cok kayıp verdirmişler. İntikamınızı bu heriften alabilirsiniz diye duşunduk.

HUCEYR : Sorma bu adamlar atalarımızın dinine karşı geldiler. Yuce putlarımız ile alay ettiler.(Kızgın bir şekilde burnundan soluyarak devam eder.)

Cocuklarımızın aklını karıştırdılar.Cocuklarımız yuce putlarımıza tapmaz oldu. Kolelerimiz..Kolelerimiz bile onlara inanmaya başladı.

1.FİDYECİ : Koleler ne zamandan beri efendisinin izni ,,, haberi olmadan boyle şeyler yapıyor. (Şaşkın bir şekilde bakar )

HUBEYB (R.A) : Allah insanları eşit ve hur yaratmıştır.İnsanları siz koleleştiriyorsunuz.

HUCEYR : Şimdi şu kole ile ben eşit miyiz. Guldurme adamı. Benim malım , mulkum , servetim ( kendisini golgelendiren kolesini gostererek ) bu kole gibi binlercesini satın alır. Soyle bana, bu aşağılık , bana muhtac kole ile (gururlu bir şekilde) BEN eşit olabilir miyim.

HUBEYB (R.A) : Allah sizi mal , mulk , servet ile imtihan ediyor. Siz buna şukredecek yerde , gucunuzu adaletli olmaya değil , zulum yapmaya harcıyorsunuz . Duşun Mekkedeki kolelerin ne kadar kotu şartlar altında yaşadıklarını . Butun bu kotuluklerin zulumlerin sebebi sizsiniz.

HUCEYR : Sus ! Sus! Başına gelecekleri duşunmeden hala konuşuyorsun. Aman dileyip , af isteyecek yerde , şunun konuştuklarına bak.

(Seyirciye donerek , gururlu bir şekilde konuşmasına devam eder)

Hem ben bir dunya tanırım o da benim kurduğum dunya . Yani , sarayım , evim , putlarım mutlu olduğum yer.

Başka dunya t a n ı m a m.

HUBEYB (R.A) : Malın mulkun gecek sahibi ALLAHtır . Senin gibi ; “Dunya benimdir diyenleri diriltsen Mekkeye sığmazlar.. Gaflet uykusundan uyan. Allaha iman ve ibadet et. Allah da sana sonsuz mutluluğu versin. Yoksa bu gidişle işin hem bu dunya da zor hemde ahrette.

(Bu arada Hz.Hubeybe (r.a) yapılan eziyetler artarak devam etmektedir.Fidyeciler onun karnına sırtına vurmaya devam ederler)

HUCEYR : Hala konuşuyor şuna bak ya . Sonunu duşunmeden bir de vaaz veriyor.

(Elindeki kamcı ile durter.sırtına vurur.Hz.Hubeyb (r.a) kıvranır.)

1.FİDYECİ : Beyler bırakın bu vaazları da asıl konuya gelelim.

HUCEYR : Ne konusu ?

1.FİDYECİ : Ne konusu olacak . Bu adamı yakalamak icin yaptığımız operasyonun maliyeti konusu. Malum şu sıralar maliyetler bayağı yukseldi.Hem bu işte iki tane adamımı da kaybettim.

HUCEYR : Bedirde olen akrabalarımın intikamını almak icin yuce putumuz Lat adına yemin etmiştim.Bu gun intikam gunu.

(Bu sırada fidyecilere birer kese altın verir.Fidyeciler de keseleri kuşaklarına sokarlar.) İşinizi bitirdikten sonra devamı gelecek. Bu gun intikam gunu.Bu gun , Bedir Savaşında yere akan kanlarımızın temizlenme gunu

(Hz.Hubeybe donerek.)

Hadi gelsin de kurtarsın bakalım senin Allahın ve Peygamberin.Seni benim elimden kimse alamaz.Bu gun intikam gunu.

HZ.HUBEYB (R.A) : Allahdan geldik yine Allaha doneceğiz . Şanı yuce Peygamber Hz. Muhammedin yolundan gidebilirsem ne mutlu bana.

(Bu sırada eziyetler devam eder.)Ne mutlu o yolda gidenlere.(Yuksek sesle devam eder). Allahım ! Bu insanları islah et.Bunlara iman nasip et.

HUCEYR : Hala konuşuyor şuna bak.Birazdan başına gelmedik kalmayacak. (Eziyetler devam eder)

HZ.HUBEYB (R.A) : (İnilti sesleri cıkararak kıvranır.) ZALİMLER İCİN YAŞASIN CEHENNEM.

HUCEYR : Bana bak . Beni tahrik etme. Bak hem sana bir fırsat veriyorum. Atalarımızın dinine geri donersen , Yuce putumuz Latın onunde eğilirsen seni affedeceğim.

HZ.HUBEYB (R.A) : Eşhedu en la ilahe illallah ve eşhedu enne Muhammeden abduhu ve rasuluh.Şehadet ederim ki Allahdan başka ilah yoktur ve yine şehadet ederim ki Hz.Muhammed Onun kulu ve elcisidir. (İşkence devam eder.)

HUCEYR : Bana bak . Peki Muhammedin burada şu anda senin yerinde olmasını istermiydin.

HZ.HUBEYB (R.A) : ( Cektiği işkence ve eziyetlerden başını kaldırarak net bir şekilde ) Bırak Hz.Muhammedin burada benim yerimde olmasını , Medinede ayağına bir diken batmasını bile istemem.

HUCEYR : Bu kadarı da fazla .Bitirin şunu işini.

( Ve Hz.Hubeyb (r.a) orada fidyecilerin kılıc darbeleri ile şehit edilir.)

Koro devreye girer :Canım Kurban olsun Senin yoluna.Adı guzel kendi guzel muhammed. Kutlu Doğum Haftası İle İlgili Tiyatrolar


Kutlu Doğum

KARAKTERLER

KARAKTER: Ağzında ciklet ve yırtık pırtık ustuye 2 tane kız ağızlarını yayarak konuşurlar

KARAKTER: Uzerinde Spor Takımı Ve Şortuyla Bir Delikanlı

KARAKTER: Gozlu Ve Elinde Kucak Dolusu Test Kitaplarıyla Derskolik

KARAKTER: Spiker elinde mikrofon

KARAKTER: Kameraman elinde kamera

KARAKTER: Elinde bastonuyla bir ihtiyar

KARAKTER: Elinde dergisi takım elbiseli iş adamı

Sahneye once spiker ve kameraman girerler ve sessizce aralarında konuşurlar. Arkalarından iki kız sahneye salına salına gelirler. Spiker kameramana işaret ederek...

SPİKER: Evet sayın seyirciler şimdi bu iki kardeşimize soruyoruz. (kızlara donerek) Arkadaşlar Kutlu doğum haftası ile ilgili duşuncelerinizi alabilir miyim?

1.KIZ: (Arkadan soruyu duymadığını her haliyle belli ederek arkadaşının omzunun ustunden bağırır)Yihuuuu benim favorim Arman (opucukler atar)

2.KIZ: (donerek arkadaşına) Ay filoş hangi artiz kac takla atar yarışması diiil bu. Başka bi şiiii soruyoooo

SPİKER: Kutlu doğum arkadaşlar. Kutlu doğum haftası ile ilgili duşuncelerinizi almak istiyorum.

2 KIZ: Doğum falan erken yaniii. Anlıyomusun. Daha boyle hayatı kanıksamak falan yaniii.

1. KIZ: Armağan opuyorum seni. Doğum gunun happy olsun. Favorimsin okey.

(Spiker sorduklarının anlaşılmasını hayretle izler Kekeleyerek)

SPİKER: Kutlu doğum dedim ben

2.KIZ: Ayy bak hala doğmak falan. Relax ol yani. Michelin remixi gibi falan ben sana life diyorum hayat biraz power yani anladın mı ok (okey)

1.KIZ: Ermanın remixi cıkmış daha Konyaya gelmemiş. Ben burdan bu işte kimin parmağı varsa kınıyorum. Ayy yok bole bi şiii Hayret bişi yaaa

SPİKER: Arkadaşlar biz sohbeti bir turlu Kutlu doğuma getiremedik.

1. KIZ: Ayy ne banalsin sen Kız bu sapık falan yani. Ucmuş yaniii ille doğum falan yani

2. KIZ: Yuru gidelim Aysoş tribulance yani

1.KIZ: Herıld falan yani ba bay tatlı cocuk, bize daral falan yani ucuyoruz biz.( sahneden cıkarlar bu arada )

SPİKER: (kendi kendine) Ucun ucun. Ucurtma falan yani (kameramana doner) Şu işe bak Remzi bizi de kendilerine benzettiler 2 dakikada (Bu arada ustu eşofmanlı cocuk gelir.)

SPİKER: Evet seyircilerimiz şimdi de bu sportmen arkadaşımıza soralım bakalım Kardeşim bir saniye

COCUK: Buyrun

SPİKER: Kutlu doğum haftasıyla ilgili neler duşunuyorsunuz acaba

COCUK: Şimdi abicim bu hafta Kutlu bi doğu seferimiz var. Dış saha tabi zor. Ama 3 puanla donmemiz lazım

SPİKER: Hayda bu da ligle karıştırdı.

COCUK: Evet abi aynen dediğiniz gibi lig karıştı şimdi.

SPİKER: Karışan sensin kardeş

COCUK: Evet abi aynen karşı cıkan benim. Bence 4lu forvet bu takımı acmaz.

SPİKER: Kardeş biz kutlu doğum dedik sen forvet dedin

COCUK: Sende haklısın abi tek sorun forvet değil. Defansın da zaafları var

SPİKER: Anladım kardeş sen bi koşu şurdan bi fixtur getir daha detaylı konuşuruz hadi sen bi depara kalk bakim

SPİKER: Tovbe tore kendi sahasında hukmen basacaksın sopayı. Şu işe bak Remzi biz de ona uyduk iyi mi? (Bu arada elinde kitapları olan bir inek oğrenci) yaklaşır

SPİKER: Evet sevgili izleyenlerimiz şimdi de bu genc arkadaşıma soruyorum.

OĞRENCİ: Yorumlu sorulara cevap veremem. Ben sayısaldan giriyorum.

SPİKER: Nasıl sayı

OĞRENCİ: Asal sayılar kendilerinde başka bir sayıya bolunmeyen sayılardır.

SPİKER: Ne diyorsun kardeşim bu ne sayısı ki

OĞRENCİ: Pi sayısı abi 3.14 olup sabit sayıdır.

SPİKER: Alo kendine gel şeker kardeşim

OĞRENCİ: Şeker enzimleri endoplazmik redikulum mitokondrik asitler salgılayarak hucrelerin iğ iplikleriyle bolunmesi.....

SPİKER: Şimdi seni ben bir bolerim

OĞRENCİ: Bolenin bolumuyle cıkanın cıkartımla olan ilişkisi determinant yardımıyla cozulebileceği gibi, 3 bilinmeyenli denklemde xin yerine yumuşak ğ konarak ....

SPİKER: Daralıyorum Remzi boğuluyorum (bu arada cocuk devam eder)

OĞRENCİ: Mendel kanunuyla mandallar, adalardan da molekuller yardımıyla modalara gecersek ve 3 musluk KOSKİDEN akarken Aruz veznini 1444 Varna savaşındaki Sekbanı ceditle carparsak

SPİKER: Carpma dedin de dur bak ornekleyelim( cocuğu dovecekmiş gibi yapar ama cocuk kendi halindedir. Gormez. Kendi kendine konuşarak uzaklaşır)

OĞRENCİ: Pastoru sut kıvamında tutar, Orhan Veliye 1 Ohm akımı verirsek si be mol la elde etmek (konuşarak sahneden cıkar)

SPİKER: Remzi biz konuşunca dilimizden anlayacak bir adem yok mu cihanda?

İŞ ADAMI: (Elinde exonomi dergisi olan bir genc iş adamı giyimlidir)

SPİKER: Evet sayın seyirciler şimdi de bu genc arkadaşımıza soruyoruz. Kardeşim Kutlu doğum haftasıyla ilgili duşuncelerinizi alabilir miyiz?

İŞ ADAMI: Şimdi tabi alabilirsiniz ama doviz cıpasının capraz kuruna orta vadede dikkat etmek lazım

SPİKER: Siz soruya dikkat etseniz. Nasıl olur?

İŞ ADAMI: Evet tabi tut şunu ucunu doşiyelim abi borularına da dikkat etmek lazım. Borsada borunun tavan yapması her an mumkun

SPİKER: (kameramana doner) bu da olmadı Remzi sepetleyelim

İŞ ADAMI: Pek tabii sepetlemek lazım 3 aylık Tahviller ve C tipi fonların sepetlenmesi spesifik zararları onleyecektir.

SPİKER: Cıldırmak işten değil

İŞ ADAMI: İcten değil bence dıştan

SPİKER: Ne ici ne dışı kardeşim ya

İŞ ADIMI: Dıştan beyefendi dış ticaret acığının kamusal yatırım acığını kapatamaması sorun bu

SPİKER: Ben şimdi senin iki gozunu bi kapatırım Tovbe yarabbim

Bu ulkede hic benim dilimi konuşacak kalmadı mı?

YAŞLI ADAM: Evladım sakin ol ne bu sinir bu telaş

SPİKER: Amca Kutlu doğum haftasıyla ilgili bir roportaj yapalım istedik.

YAŞLI ADAM: Maşallah ne guzel

SPİKER: Guzel ama bu konudan haberdar olan kimseye rastlayamadık henuz.

YAŞLI ADAM: Bulamazsın ya Her gun basınıyla televizyonuyla poplu toplu derken bak genclik hakikaten maneviyattan nasıl koptu.

SPİKER: Doğru Amca doğru

YAŞLI ADAM: Artisin topcunun ayakkabı numarasını bilen bu cocuklar ne yazık ki kendi peygamberinin doğumunu bilmez durumdalar

SPİKER: Evet gercekten

YAŞLI ADAM: Damarından kesilen adam olur. Kokunden kesilen ağac kurur. Ozunu arayan kurtulur. Cağları aşan bir muştudur İslam Mujdecimiz Efendimizin doğumu aleme rahmettir. Son mesajın taşıyıcısı yani insanlığın son davetinin sesidir. Onun doğumuyla karanlıklar boğuldu. Aydınlık bir cağ başladı. Onun peygamberliğiyle Allah (CC) insanlığa son mesajını sundu. Kurtuluş recetesini gonderdi.

NE MUTLU ONU OKUYUP YAŞAYANLARA

NE MUTLU ONU TANIYANLARA Kutlu Doğum Haftası İle İlgili Tiyatrolar

Alemlere Rahmet Geliyor

1.SAHNE

(Arka fonda akşam ezanı okunmaktadır.Ezanın bitimiyle birlikte sahne aydınlanır.Ayşe bir kenarda seccadesinin uzerinde namazının son rekatını kılmaktadır.Diğer tarafta,annesi bir koltuğun uzerinde elindeki Kuran-ı Kerimi dudaklarını kıpırtadarak sessizce okumaktadır.Namazını bitiren Ayşe seccadesini toplayarak bir kenara koyar ve annesinin yanına gelir,dizlerinin dibine oturur.)

(Kuran okumasını bitiren anne “sadakallahulazim diyerek Kuranı oper ve yandaki masanın uzerine koyar ve kızına doner.)

Anne: Allah kabul etsin kızım

Ayşe: Amin anneciğim Allah Razı olsun

Anne: Kızım biliyorsun bu akşam Mevlid Kandili.Arkadaşlarınla ne yapacağınıza karar verdiniz mi?

Ayşe: Evet anneciğim İnşallah yatsı namazını kıldıktan sonra Haticelerin evinde toplanıp Kuran okuyacağız
Sonra Peygamberimiz(sav)e yuzlerce salatu selam getirip, Onun hakkında arkadaşlarımızla sohbet edeceğiz

Anne: Cok guzel kızım Allah gecenizi mubarek eylesin, Sevgili Peygamberimiz(sav) i sizin ve bizim hakkımızda şefaatci eylesin İnşallah

Ayşe: Amin

(Ayşe ayağa kalkar ve cantasından bir kitap cıkararak annesinin yanına gelir tekrar yanına oturur Annesi merakla kızına sorar)

Anne: Ne kitabı o kızım?

Ayşe: Bu bir şiir kitabı anneciğim İcinde Peygamberimiz hakkında cok guzel şiirler var Bugun okulda bir oğretmenimizin elinde gordum Kendisinden musaade isteyerek kitabı biraz inceledim İcinde o kadar guzel şiirler vardı ki anneciğim, kitaptan başımı kaldıramadım Oğretmenim kitaba ilgimi gorunce okumam icin bana verdi Ben de duşundum ki bu akşam arkadaşlarımızla yapacağımız sohbette bu kitaptan istifade edebiliriz

Anne: Cok guzel duşunmuşsun kızım Peki Ayşe o kitaptan benim icin bir şiir okur musun?

Ayşe: Elbette anneciğim Hatta bir iki tanesini ezberledim bile Sana onlardan birini okuyayım

(Ayşe kitabı annesine verir, oturduğu yerden ayağa kalkar, yuzu salona donuk bir şekilde şiiri okumaya başlar, aynı anda fon muziği calar-sultanım-)


Derdimendim y Rasûlallah, dev ol derdime,
Destgir ol, y Habiballah, bu asî mucrime!
Sen şefÂat kÂnı varken, yalvarayım ben kime?

Ben Rasûl-i KibriyÂnın, bulbul-u nÂlÂnıyım
Mucrimim gerci, cemÂl-i Mustaf hayrÂnıyım

Bûy-i vaslındır, muattar eyleyen sunbulleri,
Nur cemÂlinden eserdir, bağ-ı aşkın gulleri,
Gul cemÂlindir Habîbim, mesteden bulbulleri,

Ben Rasûl-i KibriyÂnın, bulbul-u nÂlÂnıyım
Mucrimim gerci, cemÂl-i Mustaf hayrÂnıyım

CÂnını cÂnÂne kurban eyliyor pervÂneler,
Bezm-i vaslın neşesinden, gaşyolur mestÂneler,
Aşıkın gozyaşlarından, doldu hep peymÂneler,

Ben Rasûl-i KibriyÂnın, bulbul-u nÂlÂnıyım
Mucrimim gerci, cemÂl-i Mustaf hayrÂnıyım

Ermek istersen, O şÃ‚hın himmet-u imdÂdına,
CÂnu dilden Âşık ol sen; “İsm-i zÂt evrÂdına,
Ses verir (Ulvî melekler Âteşin feryÂdına,

Ben Rasûl-i KibriyÂnın, bulbul-u nÂlÂnıyım
Mucrimim gerci, cemÂl-i Mustaf hayrÂnıyım

(Şiir bittikten sonra sahne kararır ve arka fonda Salat-ı Ummiye-Itri Tekbir- calmaya başlar)

2. SAHNE

(Fon muziği yavaşca kesilir Ayşe annesinin dizine başını yaslamış bir vaziyettedir Annesi elinde bir mendille gozlerini silmektedir Ayşe başını kaldırarak annesine sorar)

Ayşe: Anneciğim sana bir şey sorabilir miyim?

Anne: Tabi ki evladım

Ayşe: Din Kulturu dersinde oğretmenimiz, Yuce Allahın Kuran-ı Kerimde peygamberimizin alemlere rahmet olarak gonderildiğini belirten ayeti okuyarak bunun ne anlama geldiğini araştırmamızı istemişti Bana biraz bundan bahseder misin?

Anne: Elbette kızım Sana bildiğim kadarıyla Onun nicin alemlere rahmet olarak gonderildiğini anlatmaya calışayım Oncelikle bilmelisin ki ayet-i kerimede gecen “alemler ifadesi cok ama cok onemlidir Bu ifade Onun gonderilişinin sadece insanlar icin değil butun canlılar, hayvanlar, bitkiler, hatta cansızlar icin yani butun mevcudat/varlık alemi icin bir rahmet olduğuna işarettir

Sevgili kızım;

O gelmeden once butun dunya karanlıklar icindeydi Adı cahiliyye olan kapkaranlık bir donem Buradaki cehalet ilmin karşılığı olan cehalet değildi Kuran-ı Kerimin ifadesiyle; iman ve inancın zıddı olan kufrun yani inkarın adı olan cehalet Yani karanlık yani zulum

(Sahne kararır Fonda muzik calmaya başlar-Cağrı- Anne ve Ayşe sahneden cekilirler Sahneye karaltılar icinde insanlar doluşurlar Gurultuler icerisinde sağa sola koşuşturup dururlar Anne bir koşeden anlatmaya devam eder )

Peygamberimiz AleyhisselÂm İslÂm Dinini insanlara bildirmek vazifesiyle gelmezden once, insanlık Âlemi iki buyuk devletin tesiri altında yaşıyordu Bunlar Peygamberimizin memleketi olan Arabistan Yarımadasına komşu bulunan Bizans ve İran Devletleri idi

İnsanların inandıkları, yolunda gittikleri dinler arasında Hıristiyanlık, Musevîlik mecusîlik ve putperestlik hukum suruyordu Fakat Bizanslıların, Romalıların inandıkları din olan Hıristiyanlık, İncil'in eski devirlerden beri değiştirilip aslından uzaklaşılmasıyla İsa AleyhisselÂmın getirdiği dinle buyuk olcude ilgisini kesmişti

(Konuşma durur Arada “Lat, Menat, Uzza, Hubel, Ey goklerdeki babamız, Ey Zerduşt bizi koru, Tanrımız Yehova bize yardım et sozleri ve inleme sesleri duyulur )

(Sesler kesilir Koşuşturma ve konuşma devam eder)

Ustelik Roma medeniyetinin putperestliği, kotu ahlÂkı, her turlu perişanlığı da dinî inanclara karıştırılmış, iş cığırından cıkmıştı Papazların şahsî duşuncelerine gore, din hukumleri cıkarttıkları, para ile Cennet sattıkları, gunahkÂrları afvetme gibi hayÂllere daldıkları Hıristiyanlığın bir de uclu ilÂh sapıklığına bulaşmasıyla da hak dinle uzaktan yakından hic ilgisi kalmamıştı

Yahudilerin sahip cıktığı Musevîlik ise, yine bu milletin kendi sapıklıklarını din icine sokmalarıyla, Musa AleyhisselÂmın getirdiği şeriattan uzaklaşmıştı Yahudiler, kendi peygamberlerinden sonra yeni bir şeriatla gelen İsa AleyhisselÂma duşmanlık yapmakla da hak yoldan tamamiyle mahrum olmuşlardı


İranlılar da, Mecusîlik adı verilen ateşperestlik yani ateşe tapma gibi sapık bir dinin icindeydiler

(Konuşma durur Bir kişi koşarak ortaya icinde ateş yanan bir kap getirir ve yere bırakır İnsanlar bu ateşin etrafında secdeye kapanır kalkarlar, anlaşılmaz sesler cıkarırlar Kap daha sonra sahneden cıkarılır Koşuşturma ve konuşma devam eder )

Araplar icerisinde İbrahim AleyhisselÂmın şeriatı uzerine devam eden, Allahu TeÂlÂ'nın birliğine iman eden "Hanifler" de vardı Ancak bunlar adetleri belli olacak kadar az bir sayıdaydılar

Arapların bir coğu ise putlara tapıyorlardı Dağdan getirdiği odun parcasını yontarak tanrı ediniyor, kendi eliyle yoğurup şekil verdiği helvayı put yaptıktan sonra acıkınca yiyordu Kabe 360 kadar putla doldurulmuştu İnsanlar Allahı bırakıp bu putlara tapınıyorlar, onlardan yardım istiyorlardı

(Konuşma durur Sahneye heykel şekli verilmiş bir karton getirilir, insanlar heykele doğru eğilerek, oper gibi yaparak etrafında donerler Ellerini yanlara acarak secdeye kapanır kalkarlar Anlaşılmaz seslerle “Lat , Menat, Uzza,Hubel bize yardım et, bizi koru şeklinde yalvarır gibi sesler cıkarırlar Sesler kesilir Heykelin etrafında donmeler ve secdeler surerken konuşma devam eder )

Yaratılış gayesi Allah'ı bilip tanımak ve O'na layıkı vechiyle kul olmak olan insanoğlu, tarihin bazı donemlerinde Peygamberlerin ustun gayretleri ve rehberliği sayesinde tevhid akidesine bağlı kalmış, bazan da zulum ve haksızlığa dalarak dalalete duşmuştur Bu gibi durumlarda Cenab-ı Hak Peygamberlerle insanların yardımına yetişmiştir İşte milÂdî 7 asırda da dunyanın her tarafı zulumler, karanlıklar ve sapıklıklar icindeydi Oyle ki, insan ya vahşi, zalim, merhametsiz ve kaba bir mahluk, yahut esir, mazlum ve mağdur bir varlıktı Dunyanın her tarafında kotulukler, ahlaksızlıklar zulumler insanlığı inim inim inletiyordu

O zamanın Arabistanında her şey aslî huviyetinden uzaklaştırılmış, icki korkunc bir alışkanlık haline gelmiş, yalancılık ve dolandırıcılık alabildiğine yayılmış, faiz alıp vermek servetleri somurme noktasına varmış, kabalık ve zulum, ahlaksızlıklar, yol kesmeler, adam oldurmeler, mazlumlara, fakirlere eziyetler tahammul edilemiyecek bir seviyeye ulaşmıştı Butun insanî değerler ters yuz edilmiş, fazîletler ayıp; ayıp ve kusurlar ise birer fazîlet gibi itibar gormeye başlamıştı Canavarlık alkışlanıyor ve insanlık horlanıyordu Kurtlar coban olmuş calım cakıyor; koyunlar bu merhametsiz cobanların elinde inim inim inliyordu Fuhuş, zina, ahlÂksızlık oyle yaygınlaşmıştı ki, coğu kimse babasını bilmiyor ve tanımıyordu Haseb ve nesep butun butun kuruyup gitmişti İcki ve kumar hic de ayıp sayılan şeyler değildi İhtikÂr normal bir hÂdise gibi değerlendiriliyor, ceşit ceşit kandırmacalarla insanlığın kanını emmek marifet ve akıllılık sayılıyordu

Hele bir zulum vardı ki İnsanın kanını donduracak dehşette oyle bir canavarlık vardı ki Allahım Bu ne korkunc, bu ne anlatılmaz bir zulumdu.

3.SAHNE

(Konuşma ve muzik durur Sahne bir anda boşalır Bir erkek ve kucağında cocuk olan bir kadın sahnede belirirler Sahne aydınlanır)

Erkek: Kadın! Sana ver diyorum o cocuğu

(Erkek bir taraftan cocuğu cekmeye calışır Kadın cocuğa sımsıkı sarılmıştır )

Kadın: Hayır, hayır Asla!

Erkek: Sana ver diyorum! İnsanlar arasında itibarım kalmadı Şerefim beş paralık oldu

Kadın: Hayır Bu canavarlığı yapamazsın Ne yaptı bu cocuk sana? Neden onun canına kıymak istiyorsun?Neden?

Erkek: Ondan kurtulmalıyım İnsanlar benimle “yine kız cocuğun mu oldu? diyerek alay ediyorlar Buna tahammul edemem Ver ver diyorum Yoksa seni de oldururum

Kadın: Sen nasıl bir insansın? Hangi insan evladına boyle bir kotuluk yapar? Allahtan hic mi korkmazsın? Nolur yapma Nolur Nolur

(Erkek cocuğu ceker alır Ve sahneden cıkar Kadın feryat ederek yere kapanır ve ağlamaya başlar)

Kadın: Allahım Allahım Ey Yuceler yucesi Rabbim Nolur yardım et Yardımını gonder Ey Rabbim Bizi bu zulumden kurtar Allahım Kurtar Allahım Kurtar Allahım

(Sahne kararır Fondan muzik sesi gelir-Cağrı- Anne yeniden konuşmaya başlar)

Butun bir beşeriyet canı dudağında ve herkesin umudu gelecek son kurtarıcıda İnsanlık, icinde bulunduğu bu zulumattan kurtulmak, kendilerini karanlıklardan aydınlığa cıkaracak, geleceği asırlar oncesinden mujdelenmiş O Kutlu nebinin gelmesini buyuk bir umutla bekliyorlardı O ki Hz Kuranın tebliğcisi, hakkı batıldan ayıracak Nur-u Furkanın habercisi, insanlığa, kaybettiği insanlığını yeniden oğretecek muallimdi O kainatı yoktan var eden Allahu Azimuş-Şanın Kutlu Elcisi, Alemlere Rahmet Olarak gonderdiği sevgili Habibiydi O, Hz İbrahimin duası, Hz İsanın muştusu olan iki cihan serveri Hz Muhammed Mustafa(sav)di

(Konuşma ve muzik durur Sahne aydınlanır)

4. SAHNE

(Fon Muziği calar-Itri Tekbir-Oyuncular birer birer sahneye cıkmaya başlarlar Her biri sahnedeki yerini alırken sozlerini soylerler)

1 oyuncu: Goz seni gormeli, ağız seni soylemeli
Hafıza seni anmak odevinde mi

2 oyuncu: Butun deniz kıyılarında seni beklemeli
Sen eskimoların ısınması, sevgililer mahşeri

3 oyuncu: Aklım yeni bir akıldır ciceklerden
Mantığım mantığın ustunde yeni
İcimde Nuh'un en yeni tufanı
Dunyaya ayak basıyorum yeniden

4 oyuncu: Goz seni gormeli ağız seni soylemeli
Butun deniz kıyılarında seni beklemeli

5 oyuncu: Yuzlerce yıl geciyor belki bir bulut geciyor
Ben yeni doğmus bir cocuk gibi
Herkesin konuştuğu dilden mahrum
Ama yepyeni bir dil konuşmanın sevinci

6 oyuncu: Butun deniz kıyılarında seni anmalı
Sen buzulların erimesi, eskimoların ısınması

(Butun oyuncular bir dizleri ustunde yere comelirler Başları onlerine eğiktir Sırası gelen oyuncu başını goğe cevirerek ve ellerini kaldırarak sırayla sozlerini soyler Sozlerini soyledikten sonra başları ve elleri aynı vaziyette beklemeye devam eder )

1 oyuncu: Gel ey Şah-ı Rusul! Gel ki şafaklar tutuşsun!

2 oyuncu: Gel ey Kutlu Nebi ! Gel ki nurunla karanlıklar boğulsun!

3 oyuncu: Gel ey Mazlumların Sığınağı ! Gel ki zulum artık yok olsun!

4 oyuncu: Gel ey Asırlardır Beklenilen! Gel ki guneş artık doğsun!

5 oyuncu: Gel ey Alemlere Rahmet Olan! Gel ki dunya rahmetinle dolsun!

6 oyuncu: Gel ey bir ismi Mustafa olan, Gel ey bir ismi Ahmed!

Butun oyuncular hep birlikte: Allhumme salli ala Muhammed!


(Sahne kararır Fonda muzik calmaya başlar-Taleal Bedru- İnsanlar ellerinde mumlarla sahneye doğru koşmaya başlarlar Sahnede sağa sola koşarlarken “O geliyor O geliyor Mujdeler olsun Mujdeler olsun! O geliyor Allahım sana şukurler olsun! Rabbimiz sana hamdolsun! O geliyor O geliyor Mujdeler olsun Mujdeler olsun! O geliyor diyerek koşuşturmaya devam ederler Sonra sahnenin ortasında toplanarak ve elleri havada, hep bir ağızdan “Alemlere Rahmet geliyor derler.. Muziğin sesi yukselir Perde kapanır ) Kutlu Doğum Haftası İle İlgili Tiyatrolar

cok guzel skecleriniz var secmekte zorlandım Cok guzeller hepsı bırını secmek zorunda kaldım ve sonuncuyu sectım ama dıgerlerını okumadım cunku zaten 1nı okuduktan sonra artık kararımı vermıstım demek ıstedıgım hepsı cok guzel ellerınıze sağlık