Toplumlar bazı cıkar cevreleri tarafından, her zaman kendi istedikleri doğrultuda yonlendirilmiş, hatta toplumların bazı gercekleri fark etmeleri onlenmiştir. Boylece insanlar istedikleri gibi yonetilmiş, haksız ve adaletsiz yonetimlere de itiraz etmeleri bu şekilde onlenmiştir. Toplumları bu şekilde yonetmeye caba harcayanlar, toplumun inanc değerleri ile oynamış ve Kur’an ın uyardığı gibi, ALLAH İLE ALDATMIŞLARDIR. Bir ornek vermek gerekirse, insanların cok kalabalık olduğu, doğru yonetilmeyen, fakirliğin kol gezdiği Asya toplumlarında, Budizm adı altında oyle bir inanc yaratılmıştır ki, BU DUNYADA NE KADAR FAKİR VE YOKSUL İSEN, BİR SONRAKİ DUNYAYA GELİŞİNDE, COK DAHA ZENGİN OLARAK GELECEĞİNE TOPLUM İNANDIRILMIŞ VE BOYLECE İNSANLARIN, TOPLUMU YANLIŞ YONETENLERE İTİRAZI, KARŞI CIKIŞLARI ENGELLENMİŞTİR.

Bu inanca benzer bir inancın, aslında Kur’an da bu şekliyle asla bahsedilmemesine rağmen, Allah ın ayetlerinde gecen kelimelerle ve anlamları ile oynayarak, toplum aldatılmaya ve oyalanmaya calışıldığını fıkıh inancında da goruyoruz. Kur’an ı adeta terk eden, batıl ve rivayetlerle Allah ın dinini rayından cıkartan, dini bozmaya calışan Yahudi fitnesi, boş durmamış ve İslam inancına da ne yazık ki bu itikadı sokmuşlar ve bunun adına da İSTİDRAC demişlerdir. İstidrac kelime anlamı olarak, kademe kademe yukselmek anlamına gelir ki, bu anlamıyla doğru anlatılırsa, elbette ayetleri doğru anlamak adına faydası da olacaktır. İslam fıkıh inancında ise bu kelimeye oyle bir anlam verip saptırmışlardır ki, Allah ın Kur’an da bizlere bahsettiği adaletine, tamamen ters duşmektedir. Bakın aslında cok masum ve yerinde kullanıldığında, doğru olabilecek bu kelimeye nasıl bir anlam verilmiş.

“İSTİDRAC: ALLAH IN İMANLARINDAN UMİT KESMİŞ OLAN KULLARINI TUZAĞA DUŞURMESİDİR. Batı medeniyetinin zenginliği, teknolojik gelişmeleri Allah ın istidracı dır diye tarif edilir. İSTİDRAC ALLAH IN SEVMEDİĞİ KULUNA, DAHA FAZLA İMKÂN VE OLAĞAN USTU GUCLER VERMESİ DİYEDE ANLATILIR FIKIH, MESHEP VE CEMATLER TARAFINDAN. Bu konunun doğruluğuna, kendilerince ornekler verenler ise şoyle konuyu savunurlar. İman eden bir Musluman, calıştığı işinde cok fazla bir kazanc elde edemezken, Allah a iman etmeyen, ya da imanın gereklerini yerine getirmeyenlerin kazanclarının cok fazla olmasının anlamının istidrac olduğunu, yani Allah boyle insanlara cok daha fazla kazanc, nimet sağlatıp, servetlerini artırarak onları tuzağa duşurduğunu ornek vermektedirler.“

Bu zihniyet, insanların kendilerini sorgulamasını ve hatalarını gorebilmesini de engellemektedir. BU SOZLER VE DUŞUNCELER, KUR’AN OĞRETİSİNE, BİZLERİN BU DUNYADA İMTİHAN OLDUĞU GERCEĞİNE VE ALLAH IN ADALET ANLAYIŞINA ASLA UYGUN DEĞİLDİR. Allah her zaman kullarına muhlet verir, uyarır ondan sonra gereken cezayı ya da mukÂfatı verir. HATTA AYETLERİNDE SİZLERİ MALLARINIZLA, ZENGİNLİĞİNİZLE, YOKLUKLA İMTİHAN EDERİZ DİYE UYARIR. ALLAH ZENGİNLİKLE ŞIMARTIR, İMTİHAN EDER. FAKİRLİKLEDE SABRIMIZI OLCER. AMA İMAN EDENE HAKKINI VERMEYİP, ONU FAKİR BIRAKIR, İNKÂRCIYA SINIRSIZ MALK MULK VERİR DUŞUNCESİNE İNANMAK, KUR’AN A TAMAMEN AYKIRIDIR. Hatta Bakara suresi 216. ayette, sizin icin şer gibi gorunen, belki sizin icin hayırdır, sizin icin hayırlı gorunen belki de sizin icin şerdir, siz bilmezsiniz Allah bilir diyerek bizleri uyarır. Tam tersine iman etmeyen kullarının gonul gozlerini muhurlediğin orneklerini verir.

Dunyada Allah hic kimseye olağan ustu gucler vermemiştir. Gunumuzde illuzyonistlerin, sihirbazların yaptıkları goz yanılmalarıdır. Allah elcilerine bile vermediği bir gucu, nasıl olurda inkÂrcılara verir. Allah Enam 109. ayetinde şoyle der.”, DE Kİ: “MUCİZELER ANCAK ALLAH KATINDADIR.” Kur’an da Resullerin yaptığı olağan ustu mucizeleri yapanlar, Resulleri değil Allah tır. Bu inanc İslam toplumunun gercekleri gorememesi ve inandıkları batıl inancı fark edip, kendilerine gelmemesi adına topluma din duşmanlarının kurduğu TUZAKTIR, ALDATMACADIR. İstidrac kelimesine yanlış anlamlar verirsek, toplumu da yanlış yonlendiririz. Doğru anlam verirde, Kur’an adaletini ALLAH IN BİZLERİ NASIL İMTİHAN ETTİĞİ GERCEĞİNİ DOĞRU ANLATIRSAK, amaca yani Kur’an a hizmet etmiş oluruz, yoksa batılın tuzağına duşeriz.Bu inanclarına ornek verdikleri ama asla bu duşunceleri onaylamayıp, tam tersini Allah ın bahsettiği ayeti iki farklı mealden yazmak istiyorum ki, inanclarının ne derece Kur’an dan onay almadığını gorebilelim.

Zuhruf 33–34–35: İnsanların (kÂfirlikte birleşen) tek bir toplum olmaları (tehlikesi) olmasaydı, RAHMAN’I GORMEZLİKTEN GELENLERİN EVLERİNE GUMUŞTEN TAVANLAR VE UZERİNDE YUKSELECEKLERİ ASANSORLER YAPARDIK. Evlerinin kapılarını, uzerine kuruldukları koltukları (sedirleri)... Altın işlemeli yapardık. Butun bunlar dunya hayatının menfaatleridir. Rabbinin katında Ahiret, Allah’tan cekinerek kendini korumuş olanlar icindir. (Suleymaniye vakfı meali)


Zuhruf 33–34–35: EĞER BUTUN İNSANLAR (KÂFİRLERE VERDİĞİMİZ NİMETLERE BAKIP KUFURDE BİRLEŞEN) BİR TEK UMMET OLACAK OLMASALARDI, RahmÂn’ı inkÂr edenlerin evlerine gumuşten tavanlar ve uzerine cıkacakları merdivenler yapardık. Evlerine (gumuşten) kapılar ve uzerine yaslanacakları koltuklar ve altın suslemeler yapardık. Butun bunlar, sadece dunya hayatının gecimliğidir. Rabbinin katında ahiret ise, O’na karşı gelmekten sakınanlarındır. (Diyanet meali)

İlginctir bu ayeti ornek verenler, kendi batıl inanclarına delil olsun diye, ayette iman eden Musluman demiyor, bakın ayette İNSANLAR diye geciyor diyerek, farklı anlam vermeye calışıyorlar. Bakın Allah ayetinde cok acık ve net bir bilgi veriyor bizlere ve diyor ki, BUTUN İNSANLAR İMAN EDEN VE ETMEYEN TUM KULLARIM, BİRLİKTE YAŞAYAN TEK BİR UMMET OLMASALARDI, İŞTE O ZAMAN İNKÂRCILARI İMANSIZLIKLARINDAN AZDIRDIKCA AZDIRMAK İCİN, ONLARI VARLIĞIN, BOLLUĞUN İCİNDE YAŞATIR BOYLECE AZDIRIRDIK DİYOR. ALLAH BU KONUDA UYARIYOR VE TUM BU ZENGİNLİK BU DUNYA GECİMLİĞİDİR DİYOR. DEMEK Kİ İMAN EDEN, ALLAH IN SALİH KULLARI ETKİLENMESİN, NEFİSLERİNİN ETKİSİNDE KALIP, BAKIN BU DUNYADA İNKÂRCILAR YALNIZ ZENGİN OLUP, RAHAT YAŞIYORLAR DİYEREK YANILIP İSYAN ETMESİNLER DİYE, ALLAH BU ŞEKİLDE BİR AZGINLIĞI YALNIZ İNKÂRCILARA REVA GORMEMİŞ. BURADANDA ŞUNU ANLIYORUZ. ALLAH BU KONUDA SINIRLAMA KOYMAMIŞ. İNKÂRCILARDA CABALARI NİSPETİNDE ZENGİN OLABİLİYOR AMA YA SONUC NE OLUYOR? İŞTE O KISMI ONEMLİ. İMTİHANINDA GEREĞİ BU DEĞİL MİDİR ZATEN. İMTİHANIN SONUCU ONEMLİ. Bizler bu dunyada yaşantımızda zenginliği, varlığı kıstas alıyoruz kendimize. Bu dunyada her şey, yalnız zenginlikle mi olculur? Nice zenginler vardır, o zenginliklerinden Allah, onlara yemeyi nasip etmez. Seyreder dururlar. Kendi batıl inanclarına, ayetlerde gecen kelimelerle oynayıp, Kur’an dan şu ayetleri inanclarına delil gosteriyorlar.

Araf 182: Ayetlerimizi yalanlayanlara gelince, BİZ ONLARI BİLEMEYECEKLERİ BİR YERDEN YAVAŞ YAVAŞ FELAKETE GOTURECEĞİZ. (Diyanet meali)

Kalem 44–45: (Ey Muhammed!) Bu sozu (Kur’an’ı) yalanlayanlarla beni baş başa bırak. BİZ ONLARI BİLEMEYECEKLERİ BİCİMDE ADIM ADIM HELÂKA YAKLAŞTIRACAĞIZ. Onlara muhlet veriyorum. Şuphesiz benim tuzağım sağlamdır. (Diyanet meali)

Ayetlerde dikkat ettiyseniz, inkÂrcıları daha cok zengin yaparak cezalandıracağız demenin tam tersine, onları yavaş yavaş felakete gotureceğiz, helake yok oluşa gotureceğiz diyor. Allah Kur’an da bircok ayetinde, kullarının calıştıklarının karşılığını vereceğini bizlere bildirmiştir. Adalette bu değil mi zaten. HANGİ ADALET ANLAYIŞI, HAKSIZA BOLCA NİMET VERİR? BU ANLAYIŞ, İNANC TOPLUMU YANILTIR, TAM TERSİNE İNSANLARA YANLIŞ ORNEK OLUR. BU ADALETİ ALLAH A NİSPET EDENLER, KUR’AN DAN NASİPLENMEYEN, TOPLUMU ALDATAN, HALLERİNDEN ŞİKAYETCİ OLMALARINI ENGELLEME CABASINDA OLAN, DİN SİMSARLARIDIR. Bu ayetlerin tam tersi bir duşunceye nasıl inanırız? Allah onlarca ayetinde, bu dunyada iman edenleri mukÂfatlandıracağını, inkÂrcıları da cezalandıracağı orneğini verir. Bizlerin yaptığı yanlış, kendimizi Allah ın yerine koyarak toplumları, insanları inanan ya da inanmayan diye kendi nefsimizde hukum vermemizden kaynaklanıyor. UNUTMAYALIM LUTFEN KARARI VERECEK YALNIZ ALLAH TIR.

Allah tum kullarını ozgur bırakmış ve yaptıklarının karşılıklarını alacağını bizlere bildirmiştir. Bu adaletin tam tersi bir duşunceyi, Kur’an a ilave etmeye calışan insanlara, lutfen itibar etmeyelim. Unutmayalım lutfen kimin takvaca ustun olduğunu, kimin Allah ın en doğru yolunda gittiğini yalnız ben bilirim diyor Allah. BU İNSANLAR, KENDİ İNANCINDA OLMAYANLARIN CABALARI SONUCU, KENDİLERİNDEN İLERİ SEVİYEDE, HUZURLU VE MUTLU YAŞAMALARINI HAZMEDEMEYEN, BOYLECE GERCEKLERİN ORTAYA CIKMASINI ENGELLEMEYE CALIŞANLARIN TUZAKLARIDIR. GUNEŞ BALCIKLA SIVANMAZ. HİC KİMSE, KARŞISINDAKİ TOPLUMLAR HAKKINDA KÂFİRLİK, İNKARCILIK HUKMUNDE BULUNAMAZ. Allah Tevbe suresi 115. ayetinde şoyle uyarır. “Allah, bir toplumu doğru yola ilettikten sonra, sakınmaları gereken şeyleri kendilerine acıklamadıkca, onları saptıracak değildir. Allah, her şeyi bilendir.”

Calışalım, caba gosterelim mutlaka mukÂfatını Allah dan alacağımızı unutmayalım. BİZLERİ KARAMSARLIĞA İTEN, HATTA YOKLUĞUN, ACININ ALLAH TARAFINDAN YALNIZ İMAN EDENLERE VERDİĞİ BİR NİMET GİBİ GOSTERİLMESİNE, LUTFEN KARŞI CIKALIM. CUNKU BU ADALET ALLAH IN DEĞİL, TOPLUMU KENDİ CIKARLARINDA YANLIŞ YONETMEYE CALIŞIP, BATIL VE HURAFE İNANCLARININ TOPLUMDA KOTU GORUNTUSUNU, YANSIMASINI ORTBAS ETMEK İCİN CIKARTIKLARI BİR MASKEDİR.

Allah Enam suresi 42–43–44. ayetlerinde, gecmiş ummetlerin topluca nasıl yoldan saptıkları orneğini verir. Bu toplumları hep birlikte cezalandırdığından bahseder. Uyarıları unutan bu toplumlara verdiğimiz cezadan sonra, onlara tum nimetlerimizi tekrar verdik. Bu nimetlerden sonra yine azdılar. Bizde yaptıklarına karşılık onları cezalandırınca umitlerini yitirdiler diyor. Boylece zulmeden toplumun koku kesildi diyerek ornek veriyor. Bu ayetleri batıl inancları olan İZTİDRAC a ornek gosteriyorlar ama bu ayette, toplum ummet olarak once uyarılmış, daha sonra yoldan sapmışların, nasıl cezalandırıldığı orneği veriliyor.

Bizler ne yazık ki Yahudilerin ve Hıristiyanların, Kur’an da yanlış soylemlerine ornek verdikleri ayetleri yaşıyoruz. Onlar Yahudi ya da Hıristiyan olmayan cennete giremez diyorlardı ve Allah onların bu sozlerindeki yanlışlığını bizlere bildiriyordu. Şimdide bizler aynı şeyi soyluyoruz. Musluman olmayan cennete giremez diyerek, rivayetlerle Kur’an dan uzaklaşarak kendimize yarattığımız bir İslam ın soylemleri ile onları cehennemlik goruyoruz, hic ayrım yapmadan. Unutmayalım lutfen, Peygamberimiz mahşer gunu şahit olarak cağrıldığında, ummeti olan bizlerin, KUR'AN I TERK ETTİĞİNİN ŞAHİTLİĞİNİ YAPACAK. İşin ilginci, onların başarılarını, yaşadıkları huzuru, mutluluğu, zenginliği golgelemek icin, kendi uydurduğumuz bir inanc ile onlar İstidrac durumundalar, yani Allah onları azdırmak icin zengin etmiş, onlara guc vermiş diyerek, toplumu ve kendimizi aldatıyoruz. SİZCE ADALET, EŞİTLİK, HAKKANİYET VE OZGURLUK HİC Mİ KISTAS DEĞİL ALLAH KATINDA? İSLAM ULKELERİNİ BİR DUŞUNUN, NE DEMEK İSTEDİĞİMİ ANLAYACAKSINIZ. HÂlbuki Allah bu konuda nasıl uyarmıştı bizleri hatırlayalım.

Bakara 62: Şuphesiz iman edenler; Yahudilerden, Hıristiyanlardan ve SÂbiîlerden de Allah'a ve ahiret gunune inanıp SALİH AMEL İŞLEYENLER İCİN RABLERİ KATINDA MUKÂFATLAR VARDIR. Onlar icin herhangi bir korku yoktur onlar uzuntu cekmeyeceklerdir. (Diyanet vakfı meali)


Sebe 4: Kİ ALLAH, İMAN EDİP HAYRA VE BARIŞA YONELİK İŞLER SERGİLEYENLERİ ODULLENDİRSİN. İşte bunlar icin bir bağışlanma ve kutlu-bereketli bir rızık vardır." (Yaşar Nuri meali)

Bizler ne yazık ki kendimizi temize cıkartıp, karşımızdaki insanları hakkımız olmadan alcaltmaya, suclamaya, kÂfir ilan etmeye devam ediyoruz. Karşılığını da Allah dan alıyoruz. İslam toplumlarında savaş, acı, keder kol geziyor. Allah Maide suresi 105. ayetinde bizleri uyarıyor ve bakın ne diyor. "Ey iman edenler! SİZ KENDİNİZİ DUZELTİN. Siz doğru yolda olursanız, yoldan sapan kimse size zarar veremez." Karar ve yorum sizlerin.

Saygılarımla
Haluk GUMUŞTABAK

https://hakyolkuran1.blogspot.com
http://halukgta.blogcu.com
http://kuranyolu.blogcu.com
http://hakyolkuran.com
https://www.facebook.com/Kuranadavet1
__________________