
2. İsyÂn etmek, karşı gelmek.
Allahu teÂl Âyet-i kerîmede meÂlen buyurdu ki:
Ey îmÂn edenler! Allahu teÂlÂya ve Peygamberine ihÂnet etmeyin. Sonra bile bile kendi emÂnetlerinize ihÂnet etmiş olursunuz. (EnfÂl sûresi: 27)
Hukumete ihÂnet edene, Allahu teÂl ihÂnet eder. (Hadîs-i şerîf-Nebras)
3. Kucuk duşurmek, tahkîr etmek, hafife almak.
Bid'at sÂhibine ihÂnet edeni Allahu teÂl kıyÂmet gununun korkusundan korur. (Hadîs-i şerîf-FetÂvÂl-Haremeyn)
FÂsık (gunÂhkÂr) kimse, Âlim olsa da imÂm yapılması mekrûh olur. Cunku, İslÂmiyete uymakta gevşek davranır. Buna ihÂnet vÂcip olur. (TahtÂvî

__________________