O (Allahu teÂlÂ) sizi Mekke'nin batnında (hudûdu icinde), onlara (kÂfirlere) karşı muzaffer kıldıktan sonra onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan cekti. Allahu teal ne yaparsanız hakkıyla gorendir. (Feth sûresi: 24)
Şuphesiz Âlemler icin bereket ve hidÂyet kaynağı olarak insanlar icin kurulan ilk ev (mÂbed) Mekke'deki (KÂbe)dir. (Âl-i İmrÂn sûresi: 96)
Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem hicret esnÂsında Mekke-i mukerremeden ayrılırken Kusv adlı devesini harem-i şerîfe doğru dondurup mahzûn bir halde "(Ey Mekke!) Vallahi sen Allahu teÂlÂnın yarattığı yerlerin en hayırlı, Rabbim katında en sevgili olanısın. Senden cıkarılmamış olsaydım, cıkmazdım. Bana senden daha guzel, daha sevgili yurt yoktur. Kavmim beni senden cıkarmamış olsaydı cıkmaz, senden başka bir yerde yurt yuva kurmazdım" dedi. (Hadîs-i şerîf-Halebî, Abdulhak-ı Dehlevî

Yeryuzunun en kıymetli yeri kabr-i seÂdet (Peygamber efendimizin kabr-i şerîfi), bundan sonra Kabe-i muazzama ve bunun etrÂfındaki Mescid-i Haram denilen cÂmidir. Bundan sonra Medîne'deki Mescid-i Nebevî (Peygamberimizin mescidi) icindeki Ravda-i mukaddese denilen meydandır. Daha sonra Mekke-i mukerreme şehridir. Goruluyor ki; Ravda-i mutahhera (temiz Cennet bahcesi) Mekke'den daha ustundur demek doğrudur. (İmÂm-ı RabbÂnî

Yeryuzunde bir tÂne KÂbe vardır. O da Mekke-i mukerreme şehrindedir. Mu'minler hac etmek icin Mekke-i mukerreme şehrine gider ve orada Allahu teÂlÂnın emr ettiği şeyleri yaparak hacı olurlar. (Eyyûb Sabri Paşa)
MEKKÎ:
Mekkî ve Medenî (Medîne-i munevvereye nisbet edilen, yÂni hicretten sonra nÂzil olan) Âyet-i kerîmelerin kendilerine mahsus husûsiyetleri vardır. Mekkî Âyet-i kerîmeler, umûmiyetle; Allahu teÂlÂya, meleklerine, kitablarına, peygamberlere (aleyhimusselÂm) Âhiret gunune (oldukten sonraki hayÂta) îmÂn gibi İslÂmiyet'in esÂsı, temeli olan hususlar, ferdin ve milletin terbiyesi, şirkin (Allahu teÂlÂya eş, ortak koşmanın) putlara tapmanın bozukluğu, yanlışlığı, delillerle acıklanması v.s. gibi hususlardan bahseder. Mekkî Âyet-i kerîmeler kısadırlar. Medenî Âyet-i kerîmelerde ise, îmÂnla ilgili konuların yanında daha cok İslÂmiyet'in yaşanması, ibÂdetler, insanların birbirleri ile muÂmeleleri, Âile ve cemiyet icindeki durum ve vazîfeleri gibi hususlar bildirilir. (Zerkeşî

__________________