13 Mayıs 2011 Cuma 13:57

Aycan Demirel - Adana'da Turkiye cilek uretiminin yaklaşık yarısını gercekleştiren firma, kurduğu doku kulturu laboratuvarı ve Ar-Ge faaliyetleriyle uluslararası pazarda Osmanlı cileğinin aromasıyla fark yaratmayı, Avrupa ve Rusya pazarını İspanya ile Yunanistan'ın elinden almayı hedefliyor.
Adana'da ''Yalex'' markasıyla uretim yapan Yaltır Tarım Urunleri yetkilisi Mehmet Ali Unlu, AA muhabirine yaptığı acıklamada, Turkiye'nin yıllık cilek uretiminin yaklaşık 23 bin ton olduğunu, firmalarının ise 3 bin dekar alanda yıllık 12 bin ton cilek uretimi gercekleştirdiğini ve 2010 yılında bunun 6 bin tonunu ihrac ettiklerini kaydetti.
İhracata yonelik dayanıklı ve lezzetli cilek ceşitleri geliştirmek icin Ar-Ge calışmalarına ağırlık verdiklerini ifade eden Unlu, şoyle devam etti:
''Bu faaliyetleri daha ileri noktaya taşımak icin gecen yıl sonunda Doku Kulturu Laboratuvarını faaliyete aldık. Cilek meyvesinin esası cilek fidesidir. Onun esası da, doku kulturu laboratuvarıdır. Artık dunyada eski usul yetiştiricilik kalmadı. Urunun sağlıklı olması gerekiyor. Laboratuvarda, hastalıktan temizlenmiş, viruslerden arınmış sağlıklı bitkiler elde ediliyor.
Ayrıca, bu laboratuvar, AR-GE faaliyetleri sonucunda elde ettiğimiz yeni ceşitlerin coğaltılması icin de gerekli. Cunku yeni ceşidi bir kez elde ettikten sonra coğaltmak, ancak, mikro kulturden doku kulturu tekniğiyle gercekleştirilebiliyor.''
Bu calışmalar sonucunda, Osmanlı cileğiyle, ABD ve İspanya cileklerini melezleyerek elde ettikleri ''Seyhun'' ve ''Ceyhun'' adlı iki ceşidin patentini aldıklarını belirten Unlu, şunları soyledi:
''Şimdi yeni birkac ceşidimiz daha var. Umuyorum onumuzdeki yıl bir veya iki ceşidi daha tescil ettirmek icin başvuru yapacağız. Araştırmalarımızda Osmanlı cileğini her zaman kullanıyoruz. Cunku aynı araştırmalar zaten ABD ve İspanya'da yapılıyor. Onemli olan, bizim kendimize ait bir şeyler katabilmemiz ve fark yaratabilmemiz.
Osmanlı cileğinin ozelliği, kendine has kokusu ve aroması. Dunyadaki cilek ceşitlerinin bircoğunda bu yok. O, kendimize ait bir koku. Yaşı ileri olanlar, 5-10 yaşlarında yediği cileği hatırlarlar. Şimdiki yeni nesil bilmiyor. Osmanlı cileğiyle melezlemeler sonunda, başarılı, yola dayanıklı, rengi kırmızı, şekli guzel ve iri ceşitleri alıp, tescil ediyoruz.''
-HEDEF AVRUPA VE RUSYA PAZARI-
İhracat gercekleştirdikleri Avrupa ve Rusya'da rakiplerinin Yunanistan ve İspanya olduğunu belirten Unlu, ''İspanya, Avrupa piyasasında İtalya'nın yerini aldı. Sonraki yıllarda Yunanistan gelişti ve Rusya pazarında bir marka olmaya başladı. Yunanistan'la biz Rusya pazarında rakibiz. Fiyatın oynak olduğu zamanlarda İspanya da geliyor'' dedi.
Soz konusu iki ulke ile rekabet edebilme şansları olduğunu ifade eden unlu, ''İspanya nasıl İtalya'nın yerini aldıysa, biz de İspanya'nın yerini rahatlıkla alabiliriz. Sadece İspanya'nın işciliğe odediği parayı kazansak, bize yetiyor. Orada işcilik ucretleri cok yuksek. İspanya'dan Moskova'ya cileği goturmek de cok kolay değil, mesafe cok uzak. Moskova pazarı bize cok daha yakın. Bu acıdan, zaman icinde tum hedefimiz İspanya'nın yerini almak. Cunku onlarda maliyetler giderek artarken, biz daha bakir yerlerde, geniş alanlarda uretim yapacağız. Umarız devletin de desteği ve modern sera teknikleri ile Avrupa ve Rusya'da pazara hakim olacağız.''
Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı - www.aa.com.tr
__________________