Bildirmek. Namaz vakitlerini bildirmek, muslumanları namaza dÂvet etmek (cağırmak) icin yuksek bir yerde belli olan Arabca kelimeleri sırası ile okumak.
Her kim yeni doğan cocuğun sağ kulağına ezÂn, sol kulağına da ikÂmet okursa, ummu sıbyan denilen havÂle hastalığından korunmuş olur. (Hadîs-i şerîf-İhyÂ)
EzÂn okumak, hicretin birinci senesinde Medîne'de başladı. EshÂb-ı kirÂmdan (Peygamber efendimizin mubÂrek arkadaşlarından) Abdullah bin Zeyd bin Sa'lebe ve hazret-i Omer ruyÂda ezÂn okunmasını gorup Peygamber efendimize bildirdiler. Peygamberimiz; "İnşÃ‚allah hak, gercek bir ruyÂdır. O kelimeleri BilÂl'e oğretin okusun" buyurdu. (Serahsî, İbn-i Âbidîn)
EzÂn sesini duyduğunuzda muezzinin (ezÂn okuyan kimsenin) dediği gibi siz de soyleyin. (Hadîs-i şerîf-BuhÂr&#238
EzÂnın tercemesini okumak, ezÂn olmaz. ManÂsı anlaşılsa da başka dillerle okunmaz. (İbn-i Âbidîn)
EzÂn, cÂmi, fıkıh kitapları gibi İslÂmiyet'in kıymet verdiği şeyleri aşağılamak kufurdur. (M. HÂdim&#238

__________________