Behzat C. tabir caizse ‘sessiz ve derinden’ ilerliyor. Mevzuya Emrah Serbes’in ‘Her Temas İz Bırakır’ ve ‘Son Hafriyat’ kitaplarıyla aşina olanlar icin, dizinin muptelalık yaratması beklenen sondu. Biskuvi yemeden sorguya girmeyen, platonik Âşık, babasına sık sık kızan, amiri Behzat C.’ye laf kondurmayan karakteri Harun’u canlandıran Fatih Artman henuz Hacettepe Universitesi Devlet Konservatuvarı’nda oğrenci. İlgiden memnun da, Topkek yemekten bıkmış usanmış...

Emrah Serbes’i daha once okumuş muydunuz, diziyle mi tanıştınız?
Daha once okumamıştım. Diziyle tanıdım.

Oğrenciyken, Harun karakterini canlandırmanız istenince ne hissettiniz?
Cok mutlu oldum. Harun’da dizideki butun karakterlerden farklı olarak her şey var, zaman zaman saflık, zaman zaman sinirlilik, mutluluk. Ben de Harun’un her şeyini en iyi şekilde gostermeye calışıyorum. Oğrenciyim hÂlÂ. Ama iyi tepkiler alıyorum. Aslında bazen kotu tepki almak ve kendimi sorgulamak da istiyorum ama izleyenler cok eğlendiğini soyluyor. Dizide okuldan bazı arkadaşlarımla karşılıklı calıştık, bu da cok keyifli oldu.

Ankara alışılmış bir dizi mekÂnı değil. Nasıl burada dizi cekmek?
Ankara’da cekim yapmak benim icin tadından yenmeyecek bir şey oldu. Ustelik ben dizinin cekimlerinin yapıldığı Gazi Mahallesi’nde doğdum buyudum. Hic bozulmamış bir semttir orası. Bircok anımın olduğu bir yerde cekim yapmak cok guzeldi. Gecenlerde konuşurken, Ege Aydan “Bir daha boyle bir fırsat yakalayamayabilirsin” dedi. O yuzden benim icin cok duygusal oluyor o sahneler. Ankaralı olup da burada calışınca daha guclu hissediyorum kendimi.

Dizide Genclerbirliği-Ankaragucu cekişmesi var. Sizin Ankara takımlarıyla gonul bağınız var mı?
Ankara’da iki kere maca gittim. Benim icin Ankaragucu ve Genclerbirliği gibi bir ikilem olmadı. Diziyle ben de onlardan biri gibi oldum. Behzat C., Genclerbirliği taraftarı, ben Ankaragucu. Gecenlerde stadyumda cekim oldu, sahnem olmadığı halde katıldım. Genclerbirliği’nden biri geldi heyecanla, cekindim kızacak diye, “Sen miydin o Ankaraguclu?” dedi, optu.

Harun’un dizideki platonik aşkı Eda, rakibi de Selim. Bu duruma bozulup size şikÂyet edenler olmuyor mu?
Harun kaba bir tip her şekilde. Kibar olmaya calışırken de başaramıyor. O yuzden Eda’yı fazla etkilemesi mumkun değil. Eda’yla ilişkisi cok başka. Behzat C.’yle kurduğu ilişki gibi değil. Cok duygusal ama beceriksiz. İnsanlar Selim’e cok kızıyor. Yolda “Uzulme” diyenler oluyor. Gecenlerde telefon edip biri “Nerede o Selim, biz arkadaşlarla iciyoruz, adresini ver, onu doveceğiz” dedi. Adamları dizi olduğuna zor ikna ettim. “Tatlı tatlı anlaşıyoruz normal hayatta” dedim.

Ankara kucuk bir kent. Burada şohret olmak nasıl bir his?
Coğu insan tanıyor. İstanbul’u bilmiyorum ama benim anladığım kadarıyla Ankara’da şohret olmak daha steril bir şey. İstanbul’daki unlu arkadaşlarımla konuşunca onların bu durumu daha farklı yaşadığını anlıyorum. Ankara’da insanlar yalnızca bakıp gulumseyip bir şeyler soyluyorlar. Bu sene mezun olduktan sonra İstanbul’a yerleşmeyi duşunuyorum. Tiyatro her şeyden onemli benim icin, tiyatro yapmak istiyorum. Daha sonrasında da televizyon dizileri, sinema belki. Cunku bu başka bir tatmin duygusu yaşatıyor insana. Dizi başladığında bir Ankara-İstanbul kıyaslaması oldu. Buraya İstanbul’dan gelenler biraz sıkılır. Ankara muazzam bir kent bence ama onu gormek icin Ankara’da olmak, Ankaralı olmak lazım.

‘Behzat C.’de kimi zaman şiddet oranı artıyor. Polisin orantısız şiddet kullanması tartışmalarından sonra tepki aldınız mı?
Eleştiri geliyor zaman zaman. Kurunun yanında yaş da yanıyor. Behzat C. daha şiddete dayalı şeyler yapıyor. Harun onun şık bir modeli. Bir keresinde bir taksici Harun icin “Psikopat” dedi. Biraz şaşırdım, azıcık bozuldum. Ne olursa olsun psikopat değil bence. Polis olmaktan cok memnun, biraz hava atmak icin de boyle yapıyor. Cok kufredip, cok dovduğumuz sahneler oldu ama biz kimseye “Polisler boyledir” demiyoruz. Son donemde şiddete karşı hassasiyetimiz biraz arttı. Ailenin izlediği bir dizide bazı şeyleri biraz kısmak, odun vermek gerekti. Gelip “Polisle aramız iyi değil” diyenler oldu. Ama benim karşılaştığım polisler diziyi cok seviyor. İlginc bir şekilde itiraz gelmedi. Belki vardır, ben tanık olmadım.

Yemekten gına geldi
Harun surekli bir şey yiyor...
Yalnızca biskuviden değil bir suru şeyi surekli yemekten bıkkınlık geldi. Bir bolumde yedi kez Topkek yemek zorunda kaldım. Bazen bir şeyi yirmi kez yiyorum. Yolda durumle fotoğraf cektirmek isteyenler, meyve tabağı gonderenler oldu. Bu ilgi benim de hoşuma gidiyor aslında.

Kaynak: Radikal Gazetesi
__________________