Gavs-ı Sani Şeyh Seyyid MevlÂna Abdulbaki el Huseyni Hazretleri K.S.A. - Şeyh Sultan Seyyid Seyda Muhammed Raşid el Huseyni Hazretleri K.S.A. - Şeyh Seyyid Muhammed Nurani Hazretleri K.S.A. - Şeyh Seyyid Şah-ı Bilvanis Fevzeddin el Huseyni Hazretleri K.S.A. - Şeyh Şah-ı Urfa Seyyid Abdulbaki Hazretleri K.S.A. - Seyyid Muhammed Said Hazretleri K.S.A.








ALLAH (C.C) ruhlarımızı yarattığı vakit bize sordu "Ben sizin Rabbiniz değil miyim? Bizde "evet Ya Rabbi sen bizim Rabbimizsin!"diyerek onu tasdik ettik.Arada nefis perdesi olmadan ALLAH'ın o guzel yuzunu gorduk, guzel sesini duyduk ve guzel kokusunu işittik.ALLAH(C.C.) nefis denilen su ve topraktan yaratılan bu kalıp icine bizleri dunyaya gonderdi."Gercekten de kulum beni tanıyıp bilecek mi beni gormeden, koklamadan, duymadan" diye...Yine de O'nu unutmayalım diye peygamberleri gonderdi.En son peygamber olarak da Fahri Alem efendimiz Hz.MUHAMMED (S.A.V.) gonderildi.
O en buyuk peygamberdi ve en buyuk evliyaydı.
O 1400 kusur yıl once yaşadı ve artık dunyaya peygamber gelmeyecek.

Peki şimdi bu inkarcılara soruyorum : - Peygamberimizin zamanından sonra dunyaya gelen insanlar uvey evlat mı? Onların ne sucu var? Başı boş mu olacaklar?

El-cevap : HAYIR !
ALLAH (C.C.) Peygamberimizden (S.A.V.) sonra insanların irşadı icin veli kullarını ve evliyalarını gorevlendirmiştir.Kıyamete kadar da ALLAH'ın dostları yeryuzunde bu gorevi surdureceklerdir...

Murşid-i Kamil (K.S.) oyle bir makamdadır ki, "insanları eğiteyim yola getireyim" deyip bir cemaat kurup başına gecerek bu makamı elde etmez. Bu bir silsiledir ve zincirin başı, bu yolu gosteren Peygamber Efendimize (S.A.V.) uzanmaktadır.

Ayet-i Kerime’de:
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve sÂdıklarla beraber olun.” (Tevbe: 119)

Hadis-i Şerif’te:
“Her asırda benim ummetimden sabikun onde gelenler vardır ki bunlara budela ve sıddıkun itlak olunur. Hakkında inayet ve merhameti o kadar boldur ki, sizler o sayede yer icersiniz. Yeryuzunun halkı icin vukuu tasavvur olunan bel ve musibetler onlarla kaldırılır.” ‘Estağuzubillah’ (Nevadirul Usul, Tirmiz&#238

Bir diğer Hadis-i Şerifte de buyurur ki: “Muhammedin (S.A.V.) canı elinde olan ALLAH (C.C.) Hz.leri’ne yemin ederim ki, ALLAH (C.C.) Hz.leri katında en değerli kişiler, insanları ALLAH’a (C.C.), ALLAH-U TEALÂ (C.C.) Hz.lerini de insanlara sevdirenler ve yeryuzunde dolaşanlardır.” Muzekkin Nufus S.379

Resulullah (S.A.V.) Efendimiz’in bu Hadis-i Şerif’lerinde Murşid-i Kamillerin ve insanları ALLAH (C.C.) Hz.leri’nin yoluna davet edenlerin mertebelerini belirtmiş ve herkesin kendisine bir Şeyh (Murşid-i KÂmil) bulması gerektiğine işaret etmiştir. Cunku kişiyi ALLAH (C.C.) Hz.leri’ne, ALLAH (C.C.) Hz.lerini de kişiye sevdirenler Murşidlerdir. Murşid-i Kamillerin vazifesi sadık muridlerini RESULALLAH (S.A.V.) Efendimiz’in yoluna bağlamaktır. Oyle olanları ALLAH-U TEAL (C.C.) Hz.leri’nin de sevdiği Ayet-i Kerime ile sabittir. Alemlerin Yaratıcısı (C.C.) buyuruyor: “Ey Muhammed! De ki: ‘Eğer gercekten ALLAH’ı (C.C.) seviyorsanız bana uyunuz. Boylece ALLAH’da (C.C.) sizi sevsin.” Al-i İmran Suresi – 31. Ayet

Veliler yeryuzunde ALLAH (C.C.) Hz.leri’nin erleridir. ALLAH (C.C.) Hz.leri onlar vasıtasıyla gercek muridleri irşad buyurur. Nebiler Nebisi (S.A.V.) Efendimiz buyurur ki: “İnsanlar uyumaktadırlar, onları uyandıracak birisi lazımdır.” ALLAH-U TEALÂ (C.C.) Hz.leri her yuz yılın başında bu ummete dinini yenileyecek bir kimse gonderir. Şu halde Murşid-i Kamiller ALLAH’ın (C.C.) yeryuzundeki kılavuzlarıdırlar. Onun icin onlara uymak gerekir. Şayet uyulmazsa din yolunda bir sapma olacaktır.

Bazı arifler demişlerdir ki: “Her kim Şeyh terbiyesi ile terbiyelenmezse, ALLAH (C.C.) Hz.leri ve Peygamber (S.A.V.) sozu ile edeblenmez.” Butun bunlardan da anlaşılmaktadır ki, evliyaya bağlanmak onların edebleri ile edeblenmek onları sevmek lazımdır. Cunku şeyhler bir noktada taliplerin (talep edenlerin) cobanı gibidirler. Siz de bilirsiniz ki cobansız suru kurdun inine duşer. Muzekkin Nufus S.380,381

Velileri gormek derhal ahireti, ahiret işlerini hatıra getirir. Bu bahtiyar kullar hakkında Yuce MEVLÂ (C.C.) şoyle buyurur: “Secde izinden (meydana gelen) nişanları yuzlerindedir.” El-Fetih Suresi – 29.Ayet

RESULALLAH (S.A.V.) şoyle buyurur:
"ALLAH (C.C.) kimin hakkında hayır dilerse, onu dinde fakih(derin anlayış sahibi) kılar ve ona doğru yolu ilham eder."

RESULALLAH (S.A.V.) buyurdular ki:
"Alimler Peygamberlerin varisleridir."

Bilindği gibi Peygamberlik rutbesinden ustun bir rutbe yoktur. Oyle ise bu rutbeye varis olmaktan daha buyuk bir şeref olamaz.

RESULALLAH (S.A.V.) şoyle buyurur:
"İnsanlar icinde Peygamberlik derecesine en yakın olanları Alimler ve Cihad edenlerdir."

Cunku Alimler, insanlara Peygamberlerin getirdikleri yolu gosterir ve ona davet ederler. Cihad edenler de, Peygamberlerin getirdikleri din uğruna kılıcları ile savaşırlar.

4072 - Ebu Umame Radıyallahu Anh anlatıyor: "RESULALLAH AleyhissalÂtu VesselÂm'a biri Âbid diğeri alim iki kişiden bahsedilmişti.
"Alimin Âbide ustunluğu, benim, sizden en basitinize olan ustunluğum gibidir" buyurdu."
Tirmizi, İlim 19, (2686).

”Buyuk Âlimlere tÂbi olunuz. Bid'at yoluna, dinde olmayıp, sonradan cıkarılan şeylere sapmayınız. İtaat ediniz, muhalefet etmeyiniz. Sabrediniz, sızlanmayınız. Sabit kalınız, ayrılıp dağılmayınız. Bekleyiniz, umit kesmeyiniz. Ozunuzu gunahdan temizleyiniz, kirletmeyiniz. Hele Rabbinizin kapısından hic ayrılmayınız.” (Seyyid Abdulkadir-i Geylani Hazretleri)
ALLAH (C.C.) isteyen kuluna, O'nun sevdiği veli kullarının sevgisini nasip etsin.
ALLAH'a (C.C.) emanet olun sevgili arkadaşlarım. ALLAH (C.C.) Yar ve Yardımcımız olsun. ALLAH (C.C.) icin sevenlere selam olsun.
__________________